EVET… Demet Akalın ve Okan Kurt boşandı… Mutsuzluktan mutlu olanlar kına alıp yakmıştır sanırım. Bir evlilik bitti. İki yetişkin insan için bu günler gelip geçebilir; ama ortada bir çocuk var. Kimse o çocuğun psikolojisini düşünmüyor. Hira'nın annesi Demet Akalın'ın gördüğünüz o pırıltılı dünyada önemli bir yeri olabilir. Demet Akalın'ı da bir anne doğurdu. O da sizin, benim gibi üzülebiliyor, hasta olabiliyor, ağlayabiliyor.
Nasıl hayal ediliyor tam bilmiyorum; ama çimdiklediğinizde onun da canı yanıyor.
Unutmayın, onu bugünlere kimse getirmedi. Çalıştı, işine sarıldı, işine yatırım yaptı. Ve belki görmediğiniz ve bilmediğiniz öyle bir kalbi var ki... Bugüne kadar da o kalbinin ekmeğini yedi.
Şimdi eşyaları gitti. O eşyaların yerine yeni eşyalar gelebilir. Allah kızına ve sevdiklerine sağlık versin.
Mutsuzlukla mutlu olanlar evrenin bir döngüsü olduğunu unutmasınlar.
Demet Akalın'ı da, Okan Kurt 'u da çok seviyorum. Ama en çok da Hira'yı.
Umarım, bu kötü süreci o en az hasarla atlatırlar.
Güçlü kadın
GEÇTİĞİMİZ gün sağanak yağmurda Demet Akalın'ı evinde ziyaret etmeye giderken sosyal medyadan paylaşımını gördüm. Şöyle yazıyordu: "Şimdi size ne diyeyim! Gelen avukat ve icra müdürü hakkında suç duyurusunda bulunacağım.
Sökemediğiniz hortumlar yüzünden yağmurda evimi su bastı. Kurutma makinelerini de almışsınız. Çocuğumun eşyaları perişan.
Size o gün ellerimle çay servisi yaptım.
'Hira'nın okuldaki ilk günü. Odasına girmeyin' dedim. Derdiniz, borçlunuz ben değilim." Eve bir gittim her yer su… Evde kovalar. Herkesin elinde bir bez...
Klimaların hortumları yerinden sökülmüş. Hortumlar sökülünce de sular oluk oluk salona ve odalara dolmuş.
Odadaki halıların haline var��n siz düşünün.
Evde Hira da vardı.
Demet Akalın Hira'nın yanında güçlü durmaya çalışıyor. Ama gözleri hep dolu dolu. Çünkü o da insan… Demet Akalın; 20 yıllık dostum, arkadaşım, sırdaşım, yol arkadaşım. Çok şeyler gördük; ama onu ilk defa bu kadar üzgün görüyorum. O klimaları alırken hortumları yerinden sökmek nedir?
Buna hakları var mı? O dolu dolu gözleriyle kızına sarılan Demet Akalın'a bakarken hep bunları düşündüm.
Önce sağlık
GAZETELERDE annesinin rahatsızlığı nedeniyle zor günler geçiren Hande Erçel'in bu süreçte Murat Dalkılıç'tan gerekli manevi desteği göremediği gerekçesiyle ilişkiyi bitirdiği haberini gördüm.
Güzel oyuncunun yakın çevresi, "Hande, annesinin yanından bir an olsun ayrılmıyor. Murat'la ilişkisini bitirdi.
Yeniden barışmaları söz konusu değil" yorumunu yapıyormuş.
Hande Erçel, zor zamanlar geçiriyor.
Güzel oyuncunun annesi söz konusu olunca aşkla meşkle hiç alakasının olabileceğini düşünmüyorum. İçi yanıyordur, içindeki yangını kimse söndüremez.
Bir de sanırım kimse Murat Dalkılıç'ı yakından tanımıyor. Bırakın sevgilisini, yakın arkadaşını bile böyle bir durumda yalnız bırakmaz. Bir şekilde varlığını hissettirir.
Ne yapsın adam? Elinden gelen tek şey bir köşede beklemek. Bu durumda Hande'den ne bekleyebilir?
İyi günleri ve anneden güzel haberlerin gelmesini bekliyordur. Bir kez daha Hande Erçel'in annesi başta olmak üzere tüm hastalara Allah acil şifalar versin.
