FIRAT Çelik; Türkiye'de yıldızının parladığı dönemde doğup büyüdüğü ülkeye döndü, Paris'e yerleşti. Tam 4 yıl olmuş. Anne, babası ve kız kardeşlerinin yanında.
Paris'e döndükten 1 yıl sonra "Au Plaisir" adında şahane bir mutfağı olan restoran açtı. Türkiye'den gelen bi çok misafiri de oluyor, ünlü ziyaretçileri de.
Hatta Pazar günleri verdikleri Türk Kahvaltısı ile meşhurlar.
Oyunculuğu da bırakmış değil orada; hem Türk hem de yabancı yönetmenlerin kısa filmlerinde oynuyor.
Kısacası keyifle geçiyor günleri.
Fırat Çelik, Coron virüs nedeni ile bir süredir evinde yine ailesi ile vakit geçiriyor. O kadar şeker videolar paylaşıyor ki; sosyal medyasından yeğeni Ozi ile birlikte… Atiye'nin 'Salla' şarkısı ile kısa sürede sosyal medyanın çok konuştuğu isim haline gelen Fırat Çelik'i yeğeni Ozi ile birlikte çektiği dans videolarını görür görmez takibe aldım. Benim gibi herkesin beğenisi kazanan Fırat Çelik, karantina bitinceye kadar dans etmeye devam edeceklerini belirtti.
Oyunculuğu kadar dansa da yeteneği ile bizi büyüledi kendisi…
*****
BİRAZ SUSMALI…
Geçen haftalarda yazmıştım;
"Serdar Ortaç sanırım bunalımda" diye. Yazı üzerine günler geçti; izlediğim kadarıyla düşüncemde yanılmadığımı anladım.
Her gün bir konuşmasına denk geliyorum. Öyle oldu, böyle oldu, şöyle oldu diyor. Ertesi gün o açıklamaların tam tersini söylüyor.
Neden bu açıklamaları yapıyor anlamış değilim! Söylüyor, konuşuyor, sonra tabir yerindeyse geri vites yapıyor.
Üreten adamdır Serdar Ortaç; yıllarca Türk halkını eğlendirdi dans ettirdi. Ben gerçekten bu Serdar Ortaç'ı görmek istemiyorum… Yorulmuş yıpranmış hissediyorsa da kendini yıllar önce Zeki Müren'in yaptığı gibi inzivaya çeksin de biz onu hep güzel şarkıları ile hatırlayalım.
Kendini iyi hissettiğinde şarkılarıyla zaten kaldığı yerden devam eder.
*****
HOŞÇAKAL NURELLA
O amansız hastalığa Nur Yerlitaş da yenildi… Artık Nurella yok. O kadar üzgünüm ki. Sizler onu hep ekranda size yansıttığı kadarı ile gördünüz. Ben onu yakından tanıma fırsatı buldum; evine girip çıktım, çok özel anılarımız oldu… Çocuk kalpli, kırılgan, yardım sever bir kadındı Nur Yerlitaş.
En kötü zamanlarda yanınızda onu bulurdunuz.
Ben ona hep "Taş Taş Taş Nur Yerlitaş" diye hitap ederdim. Hep bakımlı, taşlı takılar, parıltılı kıyafetler.
Mis kokulu… Şahane misafir ağırlardı. Onun sofralarını unutmam mümkün değil. Domatesli pilavı, anne köftesi, salatası… Yardımcıları değil kendisi mutfağa girerek elleriyle hazırlardı.
Mekanın cennet olsun; adın gibi 'Nur' yağsın üzerin Nur Ablam.
Hakkını helal etmişsindir sen; benim de hakkım varsa helal olsun.