Şu fotoğrafını gördüğünüz geminin cüssesini, ihtişamını iyi gözleyin lütfen. Küçük bir Boğaziçi tur kaçamağı yaptığım sıra çektim o fotoğrafı.
Üsküdar açıklarında, Salacak kıyılarına doğru bir yere konuşlanıp bastım deklanşöre. Sonra Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara'nın benzer devasa gemilerle ilgili verdiği müjdeleri düşündüm.
Konuştuğumuzda şöyle diyordu Başkan Kara: " Yaklaşık 500 yıllık tarihe sahip olan Haydarpaşa Limanı, Gar ve Geri Sahası planlama çalışmalarına başlandı.
2007 yılından beri planlanan Haydarpaşa Port projesi ile Harem-Kadıköy arasında 1 milyon metrekarelik alanda yat limanı ve kulübü, kruvaziyer gemi limanı, 5 yıldızlı oteller, kongre merkezi, fuar alanları, ticaret alanları, alışveriş merkezleri, ofisler, inşa edilmesi planlanıyor.'' Yani doğup büyüdüğüm Üsküdar'ımda, ilk kez denizle tanışıp, yüzme öğrendiğim Salacak- Harem kıyılarının yanı başında bu dev anası gemilere kucak açacak limanlar yapılacak.
Haydi hayırlısı dedim bir kez daha, başka ne denir ki bu keyif verici havadise?
* * *
SAĞ HAF DEĞİL, SAHAF FESTİVALİ
Bu memlekette Sağ Haflar, sahaflardan daha ilgi çekici oldu bugüne dek. Futbola olan alakanın çeyreği kitaba sahafa olaydı, her şey çok farklı olurdu malum. Neyse ki güzel hirişimler de var. Mesela ben ilçe belediyesi tarafından düzenlenen Beyoğlu Sahaf Festivali'ne konuk oldum önceki gün. "20 gün boyunca kitabı ve okuru Tepebaşı'ndaki alanda buluşturacakmış" dediler sevindim. Çünkü AVM içlerinde, havası ağır duygusu gri 'seçkin' kitap satış mekanlarında dolaşmaktan ruhum sıkılmıştı nicelerimiz gibi.
RENKLİ DÜNYA
Beyoğlu Belediye Başkanı A.Misbah Demircan'ı kıl payı kaçırmışım, ol nedenle telefonda tebrik ettim bu etkinliğe kan can verişini. Sevindi ve dedi ki ''Savaş Abi; görmüşsündür her standın bir hazine sandığı olduğunu. Ben Türkiye'nin gelişmesine, güçlenmesine, yükselmesine giden yolun kitaplardan geçtiğine yürekten inanıyorum. Kitabın eksikliğini hissetmeseydik bu festivalin 6'ncısını yapmazdık. Festivalde afişler, fotoğraflar, el yazmaları, plaklarla dolu rengarenk bir dünyaya dalıyoruz yalan mı?''
DOĞAN HOCA ANLATTI
Zaten bir gün önceki açılışta konuşan Doğan Hızlan Ustamız da buna benzer şeyler söylemiş, ''Sahaflar insana bambaşka bir tat verir.
Bu, keşfetme tadıdır.
Sahaflar, kitabın başkanlığında kültürümüzün teşhir yeridir" demişti. En keskin gözlem notum şu. Sahaf festivalleri sayesinde okurların yaş ortalaması düşüyor ve bu hoş gelişme.
GEZİP GÖRÜNCE
İzlenimlerimin detayına gelince. Festivalde, 68 sahaf olduğunu gördüm. Kadıköy, Beyazıt, Sarıyer, Ortaköy ve Şişli başta olmak üzere İstanbul'un birçok bölgesinden sahaf katılıyor festivale. Dalya demiş kitapların da yer aldığı standlarda, Arapça, Osmanlıca, Farsça, Ermenice, Rumca, İbranice dillerinde basılmış kitaplar; berat, ferman, hüccet gibi önemli evraklar, eski pasolar, takvimler, ajandalar, kartvizitler, cüzdanlar, faturalar, antetli kağıtlar, mektuplar meraklıları tarafından incelenip satın alınabiliyor. Sadece kitaplar da değil, tarihe tanıklık eden dergiler, eskiye ait yazılar, eski fotoğraflar, film- tiyatro, afişleri, nadide levhalar ve özel koleksiyonlar geçmişten günümüze ışık tutuyor.