BEŞİKTAŞ ilk yarıda, şöhretli oyuncuların çoğunlukta olduğu, parça parça skeçlerden oluşan ama bütününe bakıldığında konu bütünlüğü olmayan kötü bir filme benziyordu.
Erzurumspor ise mütevazı oyuncuların sergilediği, konu ve anlam bütünlüğü olan bir film…. İki takım, "Dokuz Kere Leyla" ile "Dondurmam Gaymak" filmlerini temsil ediyordu adeta… Üstelik Beşiktaş'ta Rıdvan ve Souza dışında herkes sahadaki rolüne yabancı gibiydi. Beşiktaş'ın sorunu Oğuzhan ve Adem dışında orta sahada 10 numara oyuncusu olmaması.
ABOUBAKAR FARKI
Oyun akmayınca Wellington bile 10 numara rolüne soyundu.
Süper Lig'de devam eden penaltı çılgınlığıyla gelen gol sonrası, çok iyi dayanan bir kemerin kilit taşı sökülmüş gibi oldu. Erzurumspor hızla çöken bir yapı gibi maçı adeta bıraktı ve rakibine boş alan vermeye başladı. Beşiktaş da makarayı değiştirdi ve Aboubakar'ın baş rolde oynadığı Oscar ödüllü bir filmi izletmeye başladı.
Kısacası iki yarıda iki ayrı filmler izledik. Süper lige penaltılar, Beşiktaş'a da Aboubakar damgasını vurmaya devam ediyor.
MAÇIN EN İYİSİ: ABOUBAKAR
Bir santrforun önemini gösteriyor.
MAÇIN EN KÖTÜSÜ: ÖMER
Kötüydü, üstüne takımını yaktı.