FUTBOLUMUZDA ya da diğer spor branşlarında kısır tartışmalara sürekli tanık oluyoruz. Bunların neden ve niçin yapıldığının anlamsızlığının yanında sonuçları itibariyle de bizi bir yere götürmediği aşikar!
Mesela topyekün olarak spor branşlarımızın neden doğru yönetilemediği, yenilenemediği, değişim ve dönüşümün sağlanamadığı konuşulmaz.
Mesela Süper Lig'deki 20 takımda yer alan 590 oyuncunun 290'ının yabancı olması, Avrupa'daki liglerde oynayan Türk asıllı oyuncular sıralamasında Türkiye'nin ilk 20'ye dahi girememesi masaya yatırılmaz! Mesela kulüplerin altyapılarında gelişim antrenörlerinin çok az sayıda olması, bunların da genel anlamda liyakate göre değil ahbapçavuş ilişkileriyle işe başlatılması sorgulanmaz!
AKILLARA GELMEZ!
Yine altyapılarda antrenörlerin yerine beden eğitimi öğretmenlerinin neden yarı veya tam zamanlı çalıştırıldığı gündeme hiç getirilmez.
Türkiye tesisleşme anlamında Avrupa'nın birçok ülkesinin önünde olmasına rağmen, neden oyuncu yetiştiremediği merak edilmez! Mesela okullarımızda çocukların fiziksel gelişimine büyük katkı sağlayacak beden eğitimi derslerinin niçin haftada iki saat yaptırıldığı kimsenin aklına gelmez!
Örnekleri çoğaltabiliriz.
Futbol ve diğer spor branşlarındaki yapısal dünya kadar sorunu çözmek yerine ya başkanları, ya yöneticileri, ya oyuncuları ya da takımları yarıştırıyoruz.
Suni bir gündemin içerisinde asılı kaybediyoruz. Oysaki bugünden itibaren sporun bütün paydaşlarının bir araya gelerek çalıştaylar düzenlemesi kısa, orta ve uzun vadede projeleri ortaya koyması gerekmiyor mu? Diğer türlü gelecek nasıl iyi gelecek!