TRABZONSPOR'UN uzun yıllar sonra yakaladığı şampiyonluk havası öyle kolay yönetilebilecek bir süreç değildi elbette! Bir defa saha içini doğru organize etmeniz gerekiyor ki, Abdullah Avcı ile birlikte bu sağlandı!
İkinci olarak saha dışını da provokasyonlardan uzak tutmanız gerekiyor ki, bu da güzel bir şekilde ilerliyor.
Sahayı konuşan tek patron, saha dışında konuşmayarak konsantrasyonu dağıtmayan yönetim. Şu ana kadar her şey çok güzel gidiyor ve sezon sonuna kadar aynen devam etmeli!
Trabzonspor ile Karagümrük'ün oynadığı maç böylesi bir ortamın tezahürüydü aslında. Sezonun ilk üç haftasının dışında coşkulu futbol yerine oyunu elinde tutan ve tedbirli davranan Trabzonspor, bu maçta farklı bir formasyonla sahadaydı. Bordo Mavililer, Karagümrük'ün önemli eksiklerini fırsat bilerek stoperlerini öne çıkarttı, ileride basarak rakibinin geriden oyun kurmasını engelledi.
Karagümrük'ün alışılagelmiş toplu oyununa çokça pas arası yaparak karşılık veren Trabzonspor, geçiş oyunlarında dönem dönem sıkıntılar yaşarken, defans hattının arkasına yapılması gereken koşularda da yetersiz kaldı. Trabzonspor tüm bunlara rağmen maç boyunca oyunun kontrolünü elinde tutmayı başardı.
Bordo Mavililerin kendinden ve oyunundan emin tavrı kazanma alışkanlığının en önemli unsurları. Maçın başından sonuna ne yaptığını ve ne oynadığını bilen, oyununu da her geçen gün geliştiren bir Trabzonspor izliyoruz bu sene.
Karagümrük maçı da bunun örneği!
Son olarak. Maçın hakemi Cüneyt Çakır penaltıyı VAR ile verdi.
Tekrarını da VAR ile yaptı! İkisi de VAR'ın sayesinde. Peki ya VAR olmasaydı…
Oyuncular kendinden emin...
Maçın tek hakimi Trabzon'du