Beyoğlu'nun Galata bölgesinde, Serdar-ı Ekrem sokağında yani
Doğan Apartmanı'yla aynı yerde tarihi ve ilginç yapılardan birisi de
Kamondo Hanı'dır. Yapım tarihi kesin olarak bilinmeyen dört katlı bina, neo-klasik üslupta olup, devrin ünlü zenginlerinden
Abraham Behor de Camondo tarafından yaptırılmıştı.
Kamondo ya da orijinal haliyle
Camondo deyince, sadece
1492'de İspanya'da başlayan ve 1943'te Nazi toplama kampı
Auschwitz'de sona eren bir ailenin öyküsünden değil,
Avrupa ve Osmanlı tarihinin bir bölümünden bahsetmiş oluruz.
Kastilya, Galiçya, Bask ve Asturias'tan oluşan Kastilya Krallığı'nın Kraliçesi Isabel ile Aragon, Katalonya, Valensiya ve Balear Adaları'nı kapsayan
Aragon Krallığı'nın Kralı Ferdinand 1469'ta evlendi. Bu evlilikten
İspanya Krallığı doğdu ama ortak bir etnik temel
yoktu. Bunun için ortak payda
olarak Katoliklik seçildi. 31 Mart
1492'de yayınlanan
Elhamra Kararnamesi'yle ülkede yaşayan
Yahudiler'in dört ay içinde ülkeyi
terk etmesi veya Katolikliğe geçmesi
mecburi kılındı. Aksi takdirde
öldürüleceklerdi.
Böylece ülkeden kaçan
Yahudiler'e ait mülkler de yok pahasına satın alınarak sadece Katolikler'e mahsus bir sermaye birikimi sağlanmıştı. Bu insanlık dışı uygulama sonrası ülkeden kaçmak zorunda kalan Yahudiler;
Avrupa, Kuzey Afrika ve Asya'nın çeşitli bölgelerine
dağıldılar. Bu Yahudiler'e bugün
de
Sefarad yani İspanya Yahudisi denir. İşte o ailelerden
birisi de
Camondo Ailesi'ydi.
Önce Venedik'e yerleştiler, 18. yüzyılın ortalarında da İstanbul'a geldiler. Ailenin bilinen ilk üyesi
Haim Camondo'dur. 1782'de Padişah tarafından dalaverecilik suçu nedeniyle 24 saat içinde ülkeyi terk etmesi istenince ailesiyle birlikte
Trieste'ye gitti. 1784'te oğlu İsaac, İstanbul'a geri döndü ve babasının işlerini devraldı.
Abraham (Avram) Camondo (1781-1783) ve
ağabeyi
İsaac Camondo 1802'de Galata'da "Isaac Camondo & Cie" isminde bir banka kurdular.
İsaac, 1832'de vebadan ölünce çocuğu olmadığı için bütün serveti kardeşine kaldı.
Abraham Camondo, hem padişahlarla hem de başta
Sadrazam Mustafa Reşit Paşa ve onun ekibi olmak üzere bürokratlarla yakın ilişkiler geliştirdi.
Osmanlı'da mülk edinme izni alan tek kişiydi.
Bankasına borcunu ödeyemeyenlerin mallarına el koydukça anormal zenginleşti. Yüksek faizle de devletin sıcak para ihtiyacını karşılıyordu.
Bundan sonrası
Galata Bankerleri, Osmanlı'nın finansal
çöküşü ve İktisat Tarihi alanına
girer ve anlatmaya yerimiz yetmez.
Abraham Kamondo, tek oğlu
Salomon Raphael'in 1866'da ölümünden sonra Paris'e gitti.
1873'teki vefatı sonrası vasiyeti gereği cenazesi İstanbul'a getirildi ve buraya gömüldü. Bankanın ve işlerin başına, üç erkek kardeşin en büyüğü olan ve dedesiyle aynı ismi taşıyan
Abraham Behor Camondo (1833- 1905) geçti.
Kamondo Hanı ve Merdiveni'ni de yaptıran kişidir.
Abraham Behor'un kardeşi Nisim Camondo'nun torunu ve
onun iki çocuğu
Naziler tarafından
toplama kamplarında öldürüldü.