Türkiye son yıllarda yaptığı ekonomik hamlelerle büyüyen ekonomiler arasında yıldızlaştı. Güçlenen ve büyüyen Türkiye hava taşımacılığında da adından söz ettirdi. Başta THY olmak üzere Türk firmaları hava taşımacılığında Türkiye'yi başarıdan başarıya taşıdı. Dünyanın en büyük havalimanı olan yeni havalanının İstanbul'da açılmasıyla Türkiye havacılığa hepten damgasını vuracak. Geçmişte sektörün başarılı görülen firmaları Türk şirketleri ile rekabete dayanamayarak alt markalarını Türkiye piyasasına sürdü. Örneğin Air France, artık alt markası Joon adıyla Türkiye'ye yolcu taşıyacak. Türk firmalarının ucuz ve kaliteli hizmet vermesi sonucu müşteriler tarafından daha çok tercih edilmesi bu kararda etkili oldu.
Durum böyleyken bir takım medya organları Türk şirketlerinin bu başarısını karalar nitelikte haberlere imza attı. Yabancı havayolu şirketlerinin alt markalarıyla hizmet vermeye başlamasını "Dev havayolları Türk semalarını terk ediyor!" başlığıyla verip olayı saptıran Dünya gazetesinin haberini birçok haber sitesi de yayınladı. Dünya gazetesi bir süre sonra karalama haberini sitesinden kaldırdı.
Türkiye'nin havacılıktaki başarısı artık dünya tarafından kabul görürken, Dünya gazetesinin sanki havacılık sektöründe ve Türkiye'de kriz varmışcasına yaratmaya çalıştığı algı dikkat çekti. Haberde, başta THY olmak üzere Türk firmalarının rekabette daha iyi olmasının yerine, turizm sektöründe kriz ve siyasi söylemler gibi iddialarla gidişatın iyi olmadığı vurgulanıyor. Gerçekte ise daha ucuza daha kaliteli hizmet veren Türk firmaları daha çok tercih edildi, diğer havayolu şirketleri bu rekabete dayanamadı.
Dünya gazetesi bir süre sonra haberi sitesinden kaldırdı.
Yaratılmaya çalışılan bu algıya malum medya odakları da destek çıktı. Dünya gazetesinin bu algı yönetme haberine CNN TÜRK, Odatv, Diken gibi siteler de yer vererek Dünya gazetesi haberi kaldırmasına rağmen karalama kampanyasına devam etti.
