"MURDOCH'IN İSLAMOFOBİDEKİ YERİ"
Tepkilerin sosyal temelleri yerli yerine oturuyor mu? Batı'daki genel iradenin samimi olmadığı kanaatini taşıyorum. Terörün lanetlenmesi bir taraftan, provoke eden medya gücünün Müslümanları tahrik edecek eylemlere girişmesi önemli. "Dergiye saldırı oldu, teröristin Müslümanı Hristiyanı olmaz tabirinden bile rahatsız oluyorlar. Gerçekten Türkiye'deki Danıştay saldırısında olduğu gibi yani o saldırı Türkiye'ye nasıl tanıtılmıştı? "Allahuekber dedi, İşte İslami terörist şeklinde" algı için hemen girişime başlatılmıştı. Murdoch'ın tweeti bireysel bir tweet olsa zaten şu anda üzerinde durmamıza gerek yok. Tüm dünyada etkisi olan bir medya patronu. Bu durumda şunu da düşünmek lazım. Acaba bu terör saldırılarını arkasında Murdoch'ın rolü ne kadar var? Murdoch'ın emrindeki medyada yazıp çizenler İslam karşıtlığının, ötekileştirmede ne kadar rolü var? BBC'nin yayını tahrik edici. Esad destekçiliğiyle yorumlanması bunlar tesadüf değil. Patronların rolü azımsanamayacak kadar önemli. Terör saldırılarında amaçlanan Murdoch'ın ağzından mı mesaj dünyaya veriliyor? "Ne kadar Cumhuriyet yürüyüşleri yaparsak yapalım, asıl maksadımız Batı dünyasında İslam karşıtlığını yeniden alevlendirmek" gibi bir çıkış olarak yorumluyorum.
"NETANYAHU SOKAĞA ÇIKAMAYACAK"
Prof. Dr. Hasan Köni ise programda Paris yürüyüşüne davetsiz katılan İsrail Cumhurbaşkanı Netanyahu ile ilgili çarpıcı bir detay paylaştı: İsrail'in en çok korktuğu konu Nisan ayında Filistin, Uluslar arası Ceza Mahkemesi'nin üyesi oluyor. Bu alanlarda suç işleyen yöneticilerin mahkemeye gitmesi. Bu onları kilitler. Uluslar arası alanda sokağa çıkamazlar. Görüldükleri yerde tutuklanırlar. Bundan sonra herhangi bir ülke dava açtığı anda Netanyahu Paris'e gidemeyecek. ABD tekrar vetosunu kullanacaktır. Ama devamlı tehdit altında.