Suriye'de YPG işgali altındaki bölgede PKK'nın "gazeteci" maskeli propaganda elemanları Cihan Bilgin ve Nazım Daştan etkisiz hale getirildi.
Bilgin'in PKK/KCK-PYD/YPG silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan yakalama kararı olduğu Daştan'ın ise "PKK/KCK-YPG/YDG-H silahlı terör örgütüne üye olmak", "PKK/KCK terör örgütü propagandası yapmak" ve "PKK/KCK silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçlarından hüküm giydiği belirlendi.
İki PKK'lının etkisiz hale getirilmesi sonrası başta DEM Parti olmak üzere, birtakım barolar ve CHP medyasından tepki çeken açıklamalar geldi.
DEM Parti PKK'nın propaganda elemanlarını "Gazeteci" olarak akladı. CHP medyasının önde gelen simalarından Gerçek Gündem Genel Yayın Yönetmeni gazeteci Seyhan Avşar ise "Kime neye göre terörist" deyip PKK'lıları akladı. Türk Silahlı Kuvvetleri'ni katliamcılıkla suçladı.
İmamoğlu'na yakın İstanbul Barosu Türkiye'yi savaş suçu işlemekle suçladı (Takvim.com.tr)
ANAYASA İLK 4'LE HUSUMETLİ BARO YİNE SAHNEDE
CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun açıktan destek verdiği, anayasanın ilk dört maddesine husumetli olan İstanbul Barosu da Türkiye'yi savaş suçu işlemekle itham edip "Uluslararası hukuk uygulansın" başlıklı bir bildiri yayımladı.
Bahse konu skandal bildiride satır satır PKK'nın propaganda elemanları Cihan Bilgin ve Nazım Daştan'a destek verildi.
BAŞSAVCILIK HAREKETE GEÇTİ: SORUŞTURMA BAŞLATILDI
Skandal sonrası İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı harekete geçti.
İstanbul Baro Başkanı İbrahim Kaboğlu ve yönetim kurulu üyeleri hakkında, "Terör örgütü propagandası yapmak" ve "Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak" suçlarından resen soruşturma başlatıldı.
PKK'nın propaganda biriminde görevli Cihan Bilgin (Sağda) | (Takvim.com.tr)
Öte yandan Bilgin ve Daştan'ın YPG mevzilerinde teröristlerle boy boy görüntüleri ortaya çıktı.
Anayasa'nın ilk 4 maddesini hedef alan Kaboğlu ilk tebrik İmamoğlu'ndan (Takvim.com.tr ekran görütüsü)
Gelelim İstanbul Barosu'nun PKK ile olan iltisağına...
SEÇİM SONUÇLARINI PKK SLOGANLARI ATARAK KUTLADILAR
Geride bıraktığımız Ekim ayında yapılan baro seçimlerinde eski CHP'li İbrahim Kaboğlu, başkan seçildi. Seçim sonrası Kaboğlu'nun destekçileri, seçim zaferini terör örgütü PKK lehine sloganlar atarak kutladı. Kaboğlu'na ilk tebrik ise seçim sürecinde kesintisiz bir şekilde desteğini aldığı Ekrem İmamoğlu'ndan geldi.
İbrahim Kaboğlu'nun kaleme aldığı ve dokunulmaz maddeleri değiştiren metni (Takvim.com.tr)
TAKVİM.COM.TR ARŞİVİ AÇTI
Takvim.com.tr, CHP'li İbrahim Özden Kaboğlu'nun arşivini açtı. Hatırlanacağı üzere Kaboğlu geçmişte CHP ile HDP'nin Anayasa görüşmelerini yürüten kişiydi.
Kemal Kılıçdaroğlu'nun talimatı ile dokunulmaz maddeleri değiştiren metni kaleme almıştı.
TÜRKİYE BÖLÜNSÜN, EŞCİNSELLİK VE ATEİSTLİK GELSİN
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun talimatı ile İstanbul Milletvekili Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, "Demokratik muhalefetin anayasa değişikliği için izlenmesi gereken yol haritasını" yazdı. "Yasama Yetkisi Devredilemez" adlı bir kitapçık hazırlamıştı. Kitapçığın önsözünü de bizzat Kılıçdaroğlu yazmıştı.
ANAYASA'NIN 2. MADDESİ
Yedi bölümden oluşan kitapçıkta Anayasa'nın değiştirilemez olan maddelerinden ikincisinde değişiklik öngörülüyor. Bugünkü anayasanın 2. Madde'sinde, "Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk devletidir." yazarken, CHP'nin değişiklik önerisinde ise, "Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına ve başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir" ifadeleri kullanılıyor. Yani bugünkü anayasada yer alan "Atatürk Milliyetçiliği" ifadesini çıkarılmış ve yerine "İnsan haklarına dayanan laik ve demokratik sosyal hukuk devleti" ifadesi eklenmişti.
TÜRK, TÜRKİYE KAVRAMLARI YOK
Kitapçıkta başka değişiklik önerileri de yer almıştı. "Yeni anayasa" için yapılması gerekenlerin sıralandığı bölümde, "Türk Vatandaşlığı" kavramı yerine Anayasal Yurttaşlık anlamında "Anayasal Yurtseverlik", Türkiye yerine "Ülke", Türkiye Devleti yerine "Cumhuriyet", Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı yerine "Türkiye Cumhuriyeti insanı" kavramlarının kullanılması tavsiye edilmişti.
Kılıçdaroğlu'nun önsözünü yazdığı kitapçıktaki ifadeler aynen şöyle:
"Anayasal yurtseverlik gereği, en siyasal nitelik taşıyan söylemlerde bile kapsayıcı ve kucaklayıcı kavramlar öne çıkarılmalı: bir yandan, eşitlik/yurttaşlık/laiklik; öte yandan, insan hakları/demokrasi/hukuk devleti. Benzer şekilde; anayasal deyimlerin kullanılması sırasında kapsayıcı vurgular yeğlenmelidir: Türkiye (ülke), Türkiye Devleti/ Cumhuriyeti (devlet) ve Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı (insan)."
