Başbakan Davutoğlu'nun konuşmasından satırbaşları;
Bir kaç gün önce Van'daydım. Oradaki kardeşlerimle kucaklaştım. Çok kısa bir sürede Van'da 17 bin konut inşa ettik. Nerede bir mazlum varsa onun yanında olacağız. Ülkemiz hangi zorluklarla karşılaşırsa karşılaşsın, kardeşliğimizi koruyacağız.
TERÖR NE SURETLE OLURSA OLSUN BİTECEKTİR
Milli birliğimizi kardeşliğimizi koruyacağız. Allah birliğimizi beraberliğimizi daim etsin. Son aylarda kaybettiğimiz tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Son bir terörist kalana kadar buradan bir kez daha iletmek istiyorum. Türkiye'de son bir terörist kalana kadar, yok edilene kadar, terörle mücadelenin süreceğini buradan söylemek istiyorum. Terör her ne suretle olursa olsun, mutlaka bitecektir.
Emek ve sermayenin karşı karşıya getirildiği o yıllardan bu güne HAK-İŞ büyük işler ve değerler üretti. Adalet ve özgürlüklerden yana oldu. Kültürel hayatı doğrudan etkiledi.
HAK-İŞ YERLİ OLMANIN SAVAŞINI VERDİ
Sadece işçi haklarıyla sınırlı kalmayan HAK-İŞ hak ve özgürlüklerin yılmaz savunucusu oldu. HAK-İŞ tarihinde bir çok mücadele hikayesi var. Bunlar bir yana 28 Şubat'ta verdiği mücadele ble takdire şayandır. Tabelalarında sivil toplum kuruluşu yazan bir çok örgüt kapalı kapılar arasında çeteleşirken HAK-İŞ meydanlarda hakkını arıyordu. Yerli olmaya milli olmaya savaş açıldığı dönemde milli olmanın yerli olmanın savaşını verdi HAK-İŞ.
HAK-İŞ GİBİ YEPYENİ BİR ZİHNİYETLE ORTAYA ÇIKTIK
Ücret sendikacılığına pirim vermedi. Alın terinin karşılığını çetin pazarlıklarla elde etti. Her zaman yapıcı oldu hiçbir zaman kutuplaştırıcı olmadı. Kurumsal menfaati toplumsal menfaatin önüne koymadı. Biz AK Parti olarak siyaset sahnesine çıkınca aynen HAK-Ş gibi yepyeni bir zihniyetle ortaya çıktık. Yeni bir şey söyleme lazımdı söylemek yetmez gereğini yapmak lazımdı. IMF'den alınan parayla maaşların ödendiği bir türkiye vardı. İşçinn emeklnin süründüğü esnafın yazar kasa fırlattığı bir Türkiye vardı biz geldiğimizde.
2001'DE SOKAKLAR İŞSİZLERLE DOLUYDU
90'lı yıllarda dünya büyürken biz küçülüyorduk 2001'de sokaklar işsizlerle doluydu. Emeğe saygı duymayan bir iktidar vardı o zamanlar. Bu tablo sürdürülemez bir tabloydu. Milletimiz bulduğu ilk fırsatta bu insanları tarihe gömerek çalışkan AK Parti üyelerini iktidara getirdi. 3 bin dolardan aldığımız milli geliri 10 bin dolara çıkardık. Hayat biçimi üzerindeki yasakları elimizin tersiyle ittik. İşkenceyi telaffuz edilemez hale getirdik. Siyasi partilerin kapatılmasını zorlaştırdık. Bütün illerimizi üniversiteye kavuşturduk.