Sular Vadisi Ramazan etkinlik alanında Başakşehirlilerle bir araya gelen Dr. Ender Saraç ''16 saat 48 dakika aç kalıyoruz. Zorluk katsayısı artıkça bir bilgisayar oyununda olduğu gibi oruçlarımızın kazancıda kat ve kat artmaktadır." dedi. Saraç, iftar ve sahurda tüketilmesi ve sakınılması gereken gıdaları da şöyle sıraladı:
"Yanlış iftarlar ve sahurlar yapıyoruz. Gün boyu kan şekerim düşüyor diyorsanız özellikle tarçın tüketmelisiniz. İftar sofralarımızda pek çok zararlı gıdalar tüketiyoruz. Açlıkla bunlara yüklendiğimizde de kilo alarak Ramazan'ı tamamlıyoruz. Özellikle iftar ve sahurda beyaz unlu gıdalar tüketmek yerine bulgur, esmer pirinç, çavdar ya da tam buğday ekmeği tüketmeliyiz. Tükettiğimiz yanlış gıdalar romatizmaya ve erken yaşlanmaya yol açıyor. Şerbetli ve kızartılmış gıdalar yerine sütlü tatlılar tüketmeli ve tatlı tüketimini iftardan birkaç saat sonra yapmalıyız. İftarda, sahurda kaliteli proteinler olan yumurtanın beyazı, balıketi, soğuk et tüketirseniz sizi tok tutar."
Protein tüketen toplumların daha zeki ve ömrünün uzun olacağını belirten Dr. Saraç, "Sofralarımızda yemek yeme edebimizi kaybettik, doymayacak gibi yemek yiyoruz." dedi. Dr. Saraç, çocuklar beslenmesine dikkat çekerek, "Şekerli içecekler obez yapar bu nedenle çocuklarınıza şekerli içecekler vermeden 2 defa düşünün." tavsiyesinde bulundu. Söyleşinin sonunda Dr. Ender Saraç kitaplarını da imzaladı.
"RAMAZAN'IN MANASI İLE BESLENMELİYİZ"
Doğal kürlerle alternatif tedaviler öneren ünlü akademisyen Prof. Dr. İbrahim Saraçoğlu da Ramazan'ın manasıyla beslenmeliyiz diyerek, "Ramazan ayında çok uzun süre aç kalıyoruz ve iftar sofrasına oturduğumuz zaman abartılı beslenmeye karşı dikkatli olmalıyız. İftarda çok ağır yiyecekler yerine midemizi ağırlaştırmayacak, hafif yemekleri tüketmeliyiz. İftarla sahur arası zaman kısa olduğu için de bizi zinde ve güçlü hissettirecek yiyecekler tüketilmelidir." ifadelerini kullandı.