BELİRTİLERE DİKKAT!
MS hastalığında; kol ve bacaklarda güçsüzlük, çift görme ve/veya görme bulanıklığı, uyuşma, karıncalanma, hissizlik gibi duysal belirtiler, baş dönmesi ve denge bozukluğu, sık ve az idrar yapma, yorgunluk, halsizlik, konuşma bozukluğu, dikkat bozuklukları gibi bilişsel belirtiler, nadiren epileptik nöbet, baş ağrısı, ileri düzeyde kognitif yıkım gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bu belirtileri hissedenlerin nöroloji kliniğine başvurması gerekir. MS tanısı; klinik muayene bulguları, hastalığın gidişi ve laboratuvar yöntemleri kullanılarak konuluyor. Olası diğer hastalıklar dışlanmalı ve gerekli laboratuvar incelemeleri yapılmalıdır. Hastalık 4 farklı şekilde seyredebilir. En sık ataklarla seyreden MS tipi mevcuttur. Hastalığın ne şekilde seyredeceği, ne sıklıkla atak geçireceği gibi bilgiler net olarak verilemediğinden bu sorunu aşmanın en güzel yolu, hastahekim diyaloğunu sıkı tutmak ve yakın takiptir. Sigara içmek ve D vitamini eksikliği çok önemli iki risk faktörünü ortaya koymuştur. Kaslarda kasılma ve bazı mesane problemlerinin tedavisinde botoks kullanılabilir. İlaç tedavisinin yanı sıra gerekli durumlarda fizyoterapi yapılması faydalıdır. Hastaya özgü egzersizler düzenli ve programlı uygulanmalıdır. Tedavide MS ataklarının görülme sıklığını ve şiddetini azaltan, sinir sisteminde yeni hasarlı bölümler oluşmasını engelleyen ilaçlar kullanılır.FARKLI TEDAVİLER...
MS'in yol açtığı sorunları gidermeye çalışan terapiler de bulunmaktadır. MS klinik tipine göre, hekim tarafınca belirlenen sıklıkta yakın takibi önerilir. Atağın sıklığı ve şiddetine göre tedavi içerikleri değişir. Sadece belirtiler ortaya çıktığında kas gevşeticiler, nöropatik ağrı tedavisi, mesane problemleri için tedavi, antidepresanlar kullanılır. MS hastalığı ile beslenmenin yakın ilgisi olmasa da, ekmek, makarna, pilav tarzı besinler ve şekerli gıdaların mümkün olduğunca azaltılması gerekir. N-3 yağ asitlerinden zengin balık veya balık yağı kullanımı önemlidir.'ÖMRÜ KISALTMAZ'
MS'in insan ömrünü kısaltmadığını söyleyen Prof. Dr. Ali Kemal Erdemoğlu, "Çoğu hastanın normal veya normale yakın bir ömür yaşadığını unutmamak gerekir. Kronik bir süreç olsa da uygun tedavilerin zamanında yapılması, rehabilitasyon yaklaşımları ile maksimum düzeyde fayda sağlanır. Sigaradan uzak durup, alkol almamak, başka sağlık sorunlarının hastalığın üzerine eklenmemesi önemlidir" dedi.
