Marmara Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olan psikiyatri doktoru Alman Axel Würz, 14 yıldır Türkiye'de karakucak, yağlı ve minderde yapılan güreşleri fotoğraflıyor. Türkiye'deki güreşçilerin büyük bir bölümünün kendisini tanıdığını söyleyen Würz, "Güreş sporunun kitabını yazdım" dedi.
Erzurum Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl 4'üncüsü düzenlenen Uluslararası Altın Kemer Karakucak Güreş Turnuvası'na katılan 48 yaşındaki Axel Würz, büyük çekişmelere sahne olan güreşleri kare kare fotoğrafladı. Turnuvada görevli cazgırlar, Türk güreşine verdiği katkılardan dolayı Alman Würz'ün adını anons edildi. Alkışlanan Axel Würz'a karakucak şampiyonası sonunda bir de madalya verildi. Türkiye'yi ve Türk halkını çok sevdiğini söyleyen Würz, gönül verdiği bu spor dalı için 5 yıl önce 'Güç, beceri ve dayanıklılık' adlı bir kitap yazdığını bildirdi. Yıllar önce gördüğü bir kitaptan etkilenerek 2004 yılında Edirne'de yapılan yağlı güreşleri takip ettiğini ve o günden sonra tüm güreş müsabakalarını izleyip fotoğraf çekmeye başladığını anlatan Würz, Türkiye'ye yerleşmesinde karakucak ve yağlı güreş sporlarının etkili olduğunu söyledi. Würz, şöyle devam etti:
"Edirne'den sonra bugüne kadar Türkiye'nin neresinde yağlı, karakucak ve minderde yapılan güreş varsa takip etmeye başladım. 2009 yılında Marmara Üniversitesi'den teklif geldi. Güreş sporu bu teklifi kabul etmemde etkili oldu. Türkiye'deki güreşçilerin hemen hepsi beni tanır. Dünyada ise 10 bine yakın güreşçi ve güreş sever beni sosyal paylaşım sitesi olan facebook veya instagramdan takip ediyor. Güreşçiler bana Türkçe 'sanat' anlamını taşıyan 'Art' adını taktı. Küçük yaşlarda güreş sporunu yapmayı çok isterdim ama olmadı. Bu hayalimi güreşçilerin fotoğraflarını çekerek gerçekleştiriyorum. Çektiğim tüm fotoğrafları güreçilerle paylaşıyorum. Yakında ikinci bir kitap yayınlayacağım. Ayrıca Güreş Federasyonunun beni basın yayın kurulunda görevlendirdi. Çok mutluyum."