Emina Sandal, kadına şiddetin bir başka türünü yaşıyor. Nasıl mı? Mustafa Sandal'la 10 yıllık evliliğini bitirmek üzere olan Emina için Sırp basınında bir sürü haber çıkıyor. Üstelik Sırp basını bunu şu sıralar arka arkaya yapıyor.
Emina Sandal, Sırp basınında çıkan "Eski sevgilisi Marko Miskovic'e döndü" iddiasını "Tamamen asparagas" diye yalanlamıştı. Önceki gün ise Sırp basını Miskovic'in eski aşkı Emina'ya mesaj attığını yazdı.
Avukatı aracılığıyla Sırp basınına konuşan işadamı, "Emina Sandal hakkında çıkan haberlerin hepsi asılsızdır.
Kesinlikle SMS alışverişi yapılmamıştır.
Mutlu bir evliliğim var" dedi.
Mustafa Sandal'ın iki çocuğunun annesi için bunca şey yazılıp çizilirken çıkıp bir kelime konuşmaması; kendisi konuşmuyorsa da avukatı aracılığıyla bir açıklama yapmaması bana garip geliyor.
Hal böyle olunca boşanma sürecinin biraz sancılı geçeceğini düşünüyor insan.
İkili, bence ileride çocukları büyüdüğünde "Neden böyle yaptınız?" sorusuna güzel bir cevap verebilmek için ve bunca yılın hatırına biraz birbirlerini kollamalılar.
NE GEREK VARDI?
Aşk mı, sevgi mi? Hangisine inanıyorsunuz? Ben aşka inananlardan değilim. Benim i��in sevgi önemli. Sevgi kalıcı; aşk ise geçici bir duygu… Sevgi varsa, sevmeyi biliyorsan her şey tamamdır.
Aşka inanmamın sağlamasını geçenlerde yaptım. Malumunuz Sıla ile Ahmet Kural beraberliğini ve ardından da ayrılığını çok konuştuk.
Bir fotoğraf karesini ve sonrasında onun için sosyal medyada yazılanları hatırlıyorum. O kare Ahmet Kural'ın Sıla'ya baktığı anın fotoğrafıydı. Bu kareye "Aşk ile bakıyor" , "Adam aşık", "Off! İşte aşık bir adamın bakışı" gibi yorumlar yapıldı.
Sonra bir gün geldi, Ahmet Kural çıkıp "Aşk a inanıyorum ama hiç aşık olmadım" dedi.
Al sana cevap… Gel de aşka inan… E ne oldu o aşkla bakan adama? Kural'ın bu cevabı, oyunculuğunu orada da sergilediği duygusunu yansıttı bana.
Ünlü oyuncu, bu açıklamasına gelen onca yorumdan sonra "Şaka yaptım" dedi. Ama inandırıcılığı var mıydı? Bence hayır! Bu sadece Sıla'nın o soğuk duruşu karşısında onu acıtmak için söylenen bir sözdü.
Yerini bulmadı, hatta fazlasıyla tepki çekti.
Dilerim her ikisi de gerçek sevgiyi bulur!
GEÇMİŞ OLSUN
Deniz Seki'nin 74 yaşındaki annesi geçen hafta 4. kez beyin ameliyatı oldu. Beyin, tüm vücudumuza hükmeden organımız.
Beyin ameliyatı da damar tıkanıklığının ilerlemesi sonucu yapılıyor.
İnsanın canından bir parçasının zorlu bir yoldan geçerken hayatın devam etmesi ve o hayat içinde yer almak için çaba harcanması o kadar zor bir durum ki…
Yıllar önce annem yoğun bakımdayken sayılı saatleri vardı.
Gözümden damlayan yaşlarla bir toplantıya gidip sunum yaptığımı o kadar iyi hatırlıyorum ki…
Deniz Seki, annesi Güler Seki'nin iki ameliyatında yanında olamamış ve durumu hakkında anlık cevaplar dahi alamamıştı. Şimdi her saniye annesiyle ilgileniyor, işini yapıyor ve soluğu hastanede alıyor. Hastane süreci onlar için 15 gün daha devam edecek.
Güler Seki, başta olmak üzere tüm hastalara Allah şifa versin…