Film bugün vizyona girdi. Geçen akşam da izdihama yakın bir kalabalık eşliğinde Kanyon'da galası yapıldı; TV ekranlarında Muhteşem Yüzyıl, Şüphe ve Çocuklar Duymasın kapışırken...
İdeal bir film galası, kırmızı halı eşliğinde film sektörüyle ilgili sanatçı, oyuncu, yönetmen, sponsor, gazeteci ve yazarların katıldığı bir etkinlik olmalı. Son yıllarda çoğu film galasında yaşanan davetli ötesi kalabalıktan dolayı film gösterimleri ne yazık ki pek keyifli olmuyor. Kokteyl hınca hınç dolu oluyor, salonlarda oturacak koltuk bulunamıyor.
Arkadaşlarım Pınar & Yağmur Atacan çifti ve reklamcı Özlen & Ertuğ Çopuroğlu ile beş kişi galaya gittik. Beş kişi olduğumuzun altını özellikle çiziyorum, çünkü biz beş kişi olarak kapıdan geçmeye çalışırken araya kaynak yapmak isteyen 'tanınan' simalar oldu. Eh bazı eski mankenler de böyle ucuz hareketler yaparak dilimize dolandı tabii.
Her neyse, filmin oyuncularıyla aynı salonda izledim Eyvah Eyvah 2'yi. Salona girdiklerinde biz seyircilerden hoş bir alkış aldılar. Yanımda oturan karnı burnunda hamile hanımın ertesi sabah sezaryen doğumu olduğunu öğrendiğimde ağzımdan şu cümle çıktı, "Çok gülmeyin, yoksa sizi doğurtma işi bana kalabilir." Ve ne hoş tesadüf ki, bu hanım filmin yönetmeni Hakan Algül'ün eşi ve aynı zamanda filmin yardımcı yönetmeni Ayça Algül çıkmasın mı? İkinci kızları dünyaya gelmiştir dün itibariyle. Aynı zaman diliminde iki mutluluk yaşıyorlar ne güzel...
Gelelim filme; çok çok çok eğlenceli. İlkine göre daha film! Birincisi şaşırtıcı bir başlangıçtı; seyirci tuttu ve filmin devamı geldi.
Ata Demirer ve özellikle Seda Sayan ile Demet Akalın karışımı bir şarkıcıyı canlandıran Demet Akbağ rollerini harika oyunculuklarıyla sergiliyorlar.
Demet Akbağ'ın Ege kasabasındaki genç bir delikanlıya yaptığı cilveler, edalı bakışlar emin olun sizleri de epey güldürecek. Geçen seneye göre sporu biraz kesmiş galiba Akbağ; ilk filmde daha kaslı kol ve bacaklar seyretmiştik kendisinde. Ama yine de takdire şayan bir fiziği var, hakkını verelim.
Favori sahnelerim ise yedikleri mantardan dolayı kafayı buldukları sahne, araba kazası akabindeki köpek sahnesi ve güya beraber balık tutulan kayık sahnesi.
İzlediğinizde beni hatırlayın; 'Ece demişti' dersiniz.
* * *
Hediye kutusu
Hediye alıp vermenin yolları artık çeşitlendi.
Dükkan dükkan dolaşıp hediye seçip kişiye takdim etmek yerine internetten alışveriş yapıp göndertebiliyoruz ya da benim en son keşfim olan Momento Hediye Kutusu deneyimleyebiliyoruz.
Bu kutu farklı bir hediye konsepti. İçinde 100 tane hediye seçeneği var -yemek, spa, aktivite, heyecan verici sporlar gibi… Üründen ziyade kişiye deneyim yaşatma şansı veriyorsunuz. Ve kutuyu hediye ettiğiniz kişi bu 100 seçenek arasından kendi dilediğini seçip kullanabiliyor. Yani aslında siz bu kişiye 100 seçenek hediye etmiş oluyorsunuz. Hiç fena değil…
* * *
Günün sözü
"Esinlenme diye bir kavramın varlığı kesin; önemli olan insanı çalışırken yakalaması."
Pablo Picasso