Eskiden boşanmak büyük bir olaydı. Nadir görülürdü, mesela okulda bir çocuğun anne babası boşanmışsa o çocuk utanırdı. Şimdi çocuklar bile rahatlar; üstelik durumun keyfini çıkaracak kadar da zekiler! İki taraftan da şımartılmak had safhada.
Bir dönem evlenmeden beraber yaşayanlar modası çıkmıştı. Bu kadar yurtdışında yaşadım, farklı kültürleri öğrendim, yine de bana ters gelen bir durum.
Evlenmiyorsan beraber yaşamana ne gerek var diye düşünenlerdenim.
Son yıllarda kızı yaşındakilerle sevgili olan yaşlı zengin adamlar ortaya çıktı.
Koluna genç sevgiliyi takıp hayatını yaşıyor edasıyla dolananlar. Arada bu adamlara aşık olan kızlar da vardır mutlaka ama yine de çıkar ilişkisi şüphesi sarıyordu etrafı.
Son bir iki yıldır da roller değişti ve bazı kadınlar kendisinden genç sevgili edinmeye başladılar. Genç sevgiliye evde bakarım, gizli yürütürüm de kalktı ortadan; gayet elele, dizdize arz-ı endam ediyorlar sosyal ortamlarda.Dünyanın çivisi çıktı diyeceğim, bazılarınız beni 'muhafazakar' olmakla suçlayacak kim bilir. Ne kadar genç kafalı ve modern olsam da ilişkilerin 18. -
19. Yüzyıldaki gibi seviyeli ve gurur çerçevesi içinde olmasını seviyorum.
Günümüzde tabii ki değişen şartlardan dolayı mümkün değil ama özünde saygı korunabilir.
Bir de, benim de başıma gelen, kariyerli kadınlara yapılan yeni bir kur çeşidi var.
Adamlar akıllı, hangi kadına nasıl yaklaşacağını çözmüş. Her çiçek koklanmaz tabii. Ama bari biz saflık yapıp inanmasak. Eh o da tecrübe oluyor ki ben bunu bugün rahatlıkla yazabiliyorum.
Durum şöyle; erkek kadına daha ilk buluşmalarda ciddi ilişkiden, evlilikten ve hatta çocuktan bahsediyor. Kadının aradan cımbızla bu sözleri ayıklayacağını bile bile imalarda bulunuyor. Belki adamın bilinçaltı o an öyle dedirtiyor ama bir süre sonra adam kadından vazgeçiyor ve gidiyor.
Ey erkek; eğer niyetin belli değilse, kendini hazır hissetmiyorsan kimseyi oyalama, zamanını ve ruhunu çalmaya kalkma. Hele büyük laflar hiç etme.
İki taraf da flört aşamasında olduğunun farkında ve benzer beklentiler içindeyse sorun yok. Ama 'seni seviyorum', 'hayatımda kimseye aşık olmamışım', 'ruh eşimi buldum', 'artık yuva kurmamın zamanı' gibi büyük cümleler kurmaktan sakınacak erkek tarafı.
Böylelikle hem kendini hem de birlikte olduğu kadını kandırmamış olur.
Bu konu üzerine de, sanki anlaşmışız gibi, internette dünyaca ünlü modern şairimiz Can Yücel'in meşhur dörtlüsüne rastladım. Sizce de tam durumu anlatmıyor mu?
Boş boş seviyorum demekle olmaz;
Göstereceksin sevdiğini, hissettireceksin.
Yapamıyor musun?
O zaman yoldan çekileceksin...
Can Yücel
* * *
SON DÖNEM MEKANLARI
Dışarıdan ne kadar sosyal görünsem de aylardan sonra daha yeni dışarı çıkıp eğleniyorum. Hepsine olmasa da çoğuna gittiğim son dönemdeki popüler mekanları paylaşayım hemen sizlerle...
Cipriani
Supermarket by Longtable
W Hotel Minyon
Nişantaşı Limonata
Kanyon Mozzarella Ristorante
Şişhane Bird
Beyoğlu Lux
Harbiye Piyasa
Asmalımescit Torro Tapas