Ana omurgasını CHP'nin oluşturduğu; İyi Parti ve Saadet'in de içinde yer aldığı muhalefet bloğunun istikametini artık HDP belirliyor. Bunu nereden mi çıkardık? En somut ve taze örnek bu hafta içinde yaşandı. Libya ile Türkiye arasında imzalanan işbirliği anlaşmasına HDP "Bu bir savaş tezkeresidir" diyerek karşı çıktı. HDP'nin şerhinin ardından CHP ve İyi Parti de Meclis Dışişleri Komisyon Raporuna muhalefet şerhi yazdı! Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Sevr'i tersyüz ettik" dediği anlaşmaya HDP'nin itiraz etmesinde şaşılacak bir şey yok.
Adamların ana planı zaten Sevr'i hayata geçirmek. Ancak CHP ve İyi Parti'ye ne oluyor?
İşte bunu anlamak zor. İyi Partili Aydın Sezgin'in "Eğer gerçekten bir Sevr tehlikesi varsa" ifadesini kullandığı itiraz dilekçesi ile HDP'nin "Bu bir savaş tezkeresidir" dediği şerh arasında şaşırtıcı bir söylem birliği var. CHP'li Engin Altay da boş durmuyor.
Hemen bir basın toplantısı düzenleyip HDP ve İyi Parti ile beraber verdikleri ret oyunu ballandıra ballandıra anlatıyor!
Tüm dünya Türkiye'nin bu anlaşmayla Doğu Akdeniz'deki dengeleri değiştirdiğini, önemli bir diplomatik başarıya imza attığını konuşuyor.
Yunanistan, İsrail, Mısır, Fransa ayağa kalkıyor. Bizim muhalefet HDP'nin peşine takılıp onlarla birlikte saf tutuyor! Ve ne acıdır ki "Recep Tayyip Erdoğan'a muhalefet edeceğim" derken aslında Türkiye'ye muhalefet ettiklerinin farkında bile değiller. Sevr tehlikesini gör-e-meyenler için HDP'nin 2020 bütçesine koyduğu muhalefet şerhinin bir bölümünü okumak yeterli oysa. Bakın HDP, Türkiye'nin yüz akı olan savunma sanayi firmalarımıza nasıl saldırıyor.
"Savunma sanayiinde faaliyet gösteren şirketlerin yüzde 78'i Katmerciler, Kale ve Bayraktar grupları yandaş şirketlerdir.
Afrin ve Kuzey Suriye'ye yapılan operasyonlarda bu şirketlerin ürettiği silahlar kullanıldı!" HDP işte böyle bir parti. Şimdi bunlar yanlarına Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın partilerini de alarak AK Parti ve MHP'nin karşısına çıkacak. Seçimi kazanırlarsa neler yapacakları bugünden belli. HDP'nin içinde olduğu ya da dışardan destek verdiği bir iktidarın Suriye ve yurt içinde terörle mücadele etme ihtimali var mı? O iktidar çocuklarımızın geleceği için bayrak gösterdiğimiz Doğu Akdeniz'de, Libya'da Türkiye'nin çıkarlarını savunabilir mi? Sevr'in mucidi ABD ve AB karşısında milli çıkarlarımızı önceleyen bir duruş gösterebilir mi? "Tank Palet Fabrikası Katarlılara peşkeş çekildi" yalanıyla sözde milli duruş sergileyen CHP ve İyi Parti yöneticileri önce bu soruların cevaplarını versin.