EN sonda söyleyeceğimizi başta söyleyelim.
Her kim FETÖ'nün siyasi ayağını 2003- 2016 döneminde ve sadece AK Parti içinde arıyorsa, bilin ki gizlemeye çalıştığı bir şeyler vardır.
Siyasi ayak FETÖ elebaşına 1968'de İzmir- Buca'da açacağı kamplar için Ankara'daki gizli toplantıda para aktaran gizli eldir. İzmir'de sıradan bir vaizi o toplantıda Vehbi Koç ve dönemin MİT Müsteşarı Fuat Doğu ile buluşturanlardır.
Siyasi ayak 12 Mart 1971 darbesinden sonra Sıkıyönetim Mahkemesi tarafından 3 yıl hapse mahkum edilen Fetullah Gülen'i 13 Mart 1974'te Askeri Yargıtay kararı ile beraat ettirenlerdir.
Siyasi ayak FETÖ'nün Emniyet'e ilk sızmasını daha 1974'te yapmasına zemin hazırlayanlardır.
Siyasi ayak 12 Eylül darbesinden sonra hakkında yakalama kararı olan FETÖ elebaşına 1981 yılında 100'üncü yurdunu törenle açtıranlardır.
Siyasi ayak 15 Kasım 1982'de FETÖ'ye ilk okulunu açtıran ve okula kaydını yaptıran ilk öğrencinin adının Mustafa Kemal olmasını sağlayanlardır.
Siyasi ayak 1982 yılında Harp Okulu'nda ilk kez tamamen sivil lise çıkışlılardan oluşan özel bir sınıf kurduranlardır. O sınıftan çıkan 5 generali 15 Temmuz gecesi sahaya sürenlerdir.
Siyasi ayak FETÖ elebaşı 12 Ocak 1986 günü Burdur'da yakalandığında Ankara'dan acil koduyla 'serbest bırakın' mesajı yollayanlardır.
Siyasi ayak FETÖ'ye 1986'da yurt dışında okul açma hakkının verilmesini sağlayanlardır.
Siyasi ayak 1986'da Işıklar, Maltepe ve Kuleli askeri liselerine giriş sınavlarına katılan öğrencilerin yarısının soruların tamamını doğru yanıtlamasını görmezden gelenlerdir. Soruları çaldıkları ortaya çıktığında FETÖ militanlarını affeden, onların 1994'te Harp Akademisi'nden mezun olmalarına zemin hazırlayanlardır.
Siyasi ayak 1991 yılında örgüt mensubu polisleri Emniyetin stratejik birimlerine getirmek için atamalarda hile yaparken yakalanan ve ihraç edilen FETÖ'cü müdürü affedenlerdir.
Siyasi ayak 23 Haziran 1999 MGK'sında alınan "Fetullah Gülen'in rejim karşıtı faaliyetleri takip edilmeli, ona güç ve meşruiyet kazandıracak destekler kesilmeli" kararını uygulamayanlardır.
Siyasi ayak daha 1999'da hazırladığı iddianamede "Örgüt 10 yıl içinde TSK'yı tamamen ele geçirecek" tespitinde bulunan Savcı Nuh Mete Yüksel'i bir FETÖ kumpasıyla tasfiye ettirenlerdir.
Siyasi ayak 1999'da kendisine Emniyetteki FETÖ yapılanmasını rapor eden Emniyet Müdürüne "Aman bunu Başbakan'a sunma. Ecevit onlara meftundur" diyen dönemin Başbakan Yardımcısı Mesut Yılmaz'ın gözünü korkutanlardır.
Kronolojiden de anlaşılacağı üzere "2004'teki MGK tavsiye kararı uygulansaydı FETÖ biterdi" diyenler ya tarih bilmiyor ya da art niyetli.
FETÖ 3 aşamada devleti ele geçirdi.
-1966-1980 kuruluş, taban tutma ve kadrolaşmaya başlama aşaması -1980-28 Şubat 1997 toplumda ve devlette yayılma ve iktidarı ele geçirme aşaması -1997-2016 altın vuruş, kıyam, huruç için kadrolaşmasının tamamlanması ve asıl niyet için hareket geçilmesi.
Sonuç olarak;
FETÖ'nün devleti zehirli bir sarmaşık gibi sarmasında 1966'dan bu yana görevde olan tüm hükümetlerin payı var.
Hiçbiri diğerinden daha az sorumlu ya da günahsız değil.
Ancak en az hükümetler kadar FETÖ konusunda 50 yıl boyunca adeta 3 maymunu oynayan sivil ve askeri bürokrasi de suçlu.
Emekli askeri bürokratın durup dururken siyasi ayak üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alması, sandıktan bir türlü iktidar çıkaramayan eski sivil bürokrat Kılıçdaroğlu'nun bu tartışmaya dört elle sarılması anlamlıdır.
Seçilmiş hükümetleri hep demokrasi dışı yöntemlerle tasfiye eden bürokratik vesayet odakları 'ya tutarsa' diyerek bir kez daha şanslarını deniyor.
Siyasi ayak tartışmalarının özü budur.