Türkiye'nin en ünlü berberi
İş dünyasının berberi olarak bilinen Dudu Barber's Club'ın sahibi Şükrü Dudu, babasından öğrendiği berberlik mesleğini İstanbul hayaliyle süsledi. 3 şubesi ve 20 çalışanıyla kendisini bir berberden çok daha fazlası olarak tanımlayan Dudu'nun öyküsü, hayallerinin şehri İstanbul'a geldikten sonra başladı. İstanbul'da bir otelin berber kısmında çalışmaya başlayan Dudu macerasını şu şekilde anlatıyor; "Bir tek hedefim vardı: 'En iyi olmak'. Orada bir çok kişiyle tanışma imkânı buldum. Hayallerimi genişlettim ve Paris'te mesleki fuarlara katıldım. Yurt dışı ufkumu çok genişletti. Dünyaca ünlü berberlerin hayatlarını araştırdım, kataloglarını inceledim."
Bir berberden çok fazlası
Paris dönüşünden kısa bir süre sonra hayallerini gerçekleştirmek için Etiler'de bulunan üç katlı bir villayı berber salonuna dönüştüren Dudu, kısa zamanda başarıyı yakaladı. Başarısının sırrını empati yapmakla açıklayan Dudu; "Bu berberi açarken şapkayı önümüze koyup 'Erkekler ne ister' diye düşündük. Bu sayede konfor, hijyen ve en önemlisi sadakati yakalamayı başardık. Çok önemli isimlerle çalışıyoruz. Müşterilerim bana sadece berberleri gözüyle bakmıyorlar; hepsi dostum, hepsiyle bir şeyler paylaşıyorum" diyor.
Ünlülerle berber muhabbetleri
Önemli isimlerin berberi olma avantajını kullanan Dudu, tıraş esnasında müşterileriyle yaptığı sohbetleri ulusal bir gazetede "Berber Muhabbetleri" adı altında yayınlayarak farklılık yaratıyor. Şimdiye kadar DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, Ömer Sabancı, Faruk Süren, Ricky Martin gibi 85 önemli isimle röportaj yapan Dudu, gazeteciliği çok sevdiğini de sözlerine ekliyor. Dudu medya macerasını kısa zaman önce, DenizBank'ın İşletme Kart reklamlarında oynayarak sürdürdüğünü ve bu tecrübenin kendisi için çok önemli olduğunu söylüyor.
Hedef; teknolojide dünya liderliği
Farklılık yaratarak başarıyı yakalayan firmalardan biri de Akışkan Otomasyon. Akışkan Otomasyon, Türkiye'de ilk 5D sinemayı ve üç boyutlu, simülatörlü oyun sistemini üreten firma. Çin'in dünya piyasasındaki "ucuzculuk" tehdidini avantaja çevirip kendine yeni iş alanı kuran genç bir oluşum olan Akışkan Otomasyon'un hikâyesi çok eskilere dayanıyor. Akışkan Otomasyon Genel Müdürü Hagop Külegeç otomasyon işinden önce, endüstriyel malzemeler ithal edip bunları Türkiye'deki sanayi kuruluşlarına satan bir ithalatçıydı. 2000'li yılların hızlı teknolojik gelişimleri ve Çin'in dünyada yankı bulan üretim anlayışını yakından takip eden Külegeç, sadece malzeme satmanın piyasada kendilerini geriye iteceğini düşündü. Külegeç; "Piyasaya tutunmanın sadece satan değil aynı zamanda imal eden bir firma olmakla mümkün olacağını anladık. Müşterimiz olan Hakan Yıldırıcı ile anlaştık ve 2005 yılında ithal ettiğimiz ürünlerden sistemler kurarak simülatör dünyasına girmeye karar verdik. Akışkan Otomasyon'un temelleri böylece atılmış oldu" diyor.
Siemens'in tanıtımını yapan bir simülatör sistemi hazırlayarak, ilk simülatör çalışmasını gerçekleştiren firma; sistemin Siemens'ten takdir, halktan yoğun ilgi görmesiyle bu alana daha da yoğunlaştı. Son yıllarda eğlence sektörüne olan talebi farkına varan Akışkan Otomasyon eğlence ve teknolojiyi harmanlayarak, Türkiye'nin ilk 5D sineması Cinemotion ve ilk üç boyutlu, simülatörlü oyun sistemi olan Playmotion'u kurarak Türkiye eğlence dünyasında bir 'ilk'e imza attı. Ortadoğu ve Avrupa ülkesine ihraç eden firma gözünü dünya pazarına çevirdi.
Matbaa sektörünün öncüsü
Matbaa sektörünün öncü firmalarından Promat'ın Finans Müdürü Özdemir Gürcan, Promat'ın hikâyesini şöyle anlatıyor: "Promat, 1991 yılında iki adet renkli baskı makinesiyle Çemberlitaş'ta birkaç ortakla matbaacılık hayatına başladı. Şu anda şirketin sahibi olan Ahmet Ürkmezgil'in ataklığından etkilenen ortaklar işletmeyi kendisine devretmeye karar verdiler. Ticari zekânın yanında şans da hep Promat'ın yanında oldu ve kriz dönemleri kan kaybetmeden atlatıldı. Bugün 10.000 metrekarelik arazi üzerine inşa edilen, sektörün en gelişmiş binasında matbaa hizmetini gerçekleştiriyoruz. Promat, çalışma alanımız için kısa sayılabilecek 21 yıl gibi kısa bir sürede baskı sektöründe öncü firma haline geldi. Bugüne kadar birçok saygın firmaya işler yaptık ve çok değerli sanatçılarla çalışma imkânı bulduk."
Başarılarımız konusunda mütevazı değiliz
Sektördeki yerlerini korumak istediklerini söyleyen Gürcan, hedeflerinin daha da büyümek olduğunu belirterek; "Bu kadar kısa sürede tepeye çıkmış bir işletme olarak, bu avantajı sonuna kadar kullanmaya çalışıyoruz. Bunun için sürekli yeni yatırımlar yapıyoruz. Matbaa sektöründe kendinizi güncel tutmak zorundasınız. Başarılarımız konusunda mütevazılığı bir yana bırakıyorum; şu an sektörün lideriyiz ve bulunduğumuz noktayı korumak istiyoruz" diyor. Başarılarının sırrını teknolojiyi takip etmeye ve kalifiye elemanlara bağlayan Gürcan sözlerini şöyle sürdürüyor: "Yaptığımız yatırımlarda teknolojiye çok önem veriyoruz. Matbaa eğitimi veren lise ve üniversitelerle bağlantılar kuruyor ve yetiştirdikleri kalifiye işgücü ile çalışma imkânı yakalıyoruz."