SACHA BARON COHEN'İN CANLANDIRDIĞI ELI COHEN KİDMİR?
Mısırlı bir Yahudi olan Eliyahu (Eli) Cohen, 1924 yılında İskenderiye'de dünyaya geldi. Gençliğinde, Mısırlı Yahudilerin İsrail'e göçlerine yardımcı olan gizli bir grubun içinde çalışmalar yaptı. Daha sonra İsrail'in Mısır'da kurduğu casus ağının üyeleri arasına girdi. Ancak bu ağ, Mısır tarafından 1954 yılında ortaya çıkarıldı.
1956 yılındaki Süveyş Krizi'nin ardından İsrail'e yerleşen Cohen, askeri istihbarata girmek istedi ancak kabul edilmedi. Daha sonra bir sigorta şirketinde dosya memuru olarak çalışmaya başladı. 1960 yılında ise Mossad tarafından ajan olarak işe alındı.
The Spy dizisi de dosya memuru olarak çalışırken Mossad'a katılma süreciyle birlikte, bundan sonra yaşanan olayları ele alıyor.
COHEN MOSSAD'A NASIL KATILDI?
Cohen'in Mossad'a katıldığı 1960'ların başında İsrail, Suriye ile sınır konusunda ciddi uzlaşmazlıklar yaşıyordu. Mossad da Suriye yönetiminin niyetleriyle ilgili istihbarat sağlayacak bir casusu yetiştirip, yerleştirmeye karar verdi.
Cohen'in Mossad'a katılmasında Genel Direktörü Meir Amit önemli rol oynadı. Suriye konusundaki istihbarat çalışmaları için uygun bir casus adayı ararken, reddedilen başvuru dosyalarına bakan Amit'in dikkatini Cohen'in dosyası çekti. Cohen, iki hafta boyunca yakın takibe alındı. Hakkında geçmişi ve o dönemde yaptığı işler de dahil olmak üzere çok kapsamlı bir dosya hazırlandı.
Mossad, bu süreç içerisinde hem istihbarat teşkilatına hem de kendisine verilecek olan göreve uygun olup olmadığını inceledi. Daha sonra Cohen ile temasa geçilerek, Mossad'ın kendisini işe almaya kabul ettiği bilgisi verildi. Cohen, daha sonra altı ay boyunca yoğun eğitim programına alındı. Eğitimi tamamlamasının ardından hazırlanan raporda, sahada casus olarak çalışabilmek için gereken tüm özellikleri karşıladığı yazıldı. Kendisine Suriyeli bir iş adamı kimliği verildi ve bu kimliğinin oturması için de Güney Amerika'ya gönderildi.
COHEN MOSSAD'A KATILDIKTAN SONRA NELER YAPTI?
Cohen'in Kemal Amin Thabet adına hazırlanan sahte kimliğiyle ilk durağı Arjantin'in başkenti Buenos Aires oldu. Thabet'in Suriye siyasetinin önemli isimlerine erişmesi için burada yaşayan Suriyelilerin arasına girmesi ve bağlantılar kurması amaçlanıyordu. Thabet, Arjantin'de kendini zengin bir işadamı olarak tanıttı ve bu dönemde Suriye diasporası içerisinde çok ciddi bir çevre edindi. Bu çevredeki önemli isimlerden aldığı referans mektuplarıyla 1962 yılında Şam'a yerleşti.
Arjantin'de edindiği bağlantılarla Şam'da da ekonomi ve siyaset dünyasının önemli isimleriyle hızlı bir şekilde bağlantı kurmayı başardı ve partiler ile gece hayatının aranan isimlerinden birine dönüştü. Sosyal hayatı sayesinde tanıştığı isimler arasında yer alan üst düzey Suriyelilerden çok kritik bilgiler topladı. Bu dönemde dizide de gösterildiği gibi, Suriye'nin Arjantin'deki askeri ataşesi olan ordunun en etkili isimlerinden Albay Emin el Hafız ile tanışması casusluk kariyeri açısından bir dönüm noktası oldu.
Hafız, Suriye'ye döndükten sonra Baas Partisi'ne mensup bir grup subay ile birlikte darbe yaparak, yönetimi ele geçirdi. Bunun ardından Cohen'in devlet sırlarına erişim olanağı daha da genişledi. Darbenin ardından devlet başkanı olan Hafız, Cohen'i en yakın isimlerinden biri haline getirdi. Hatta bir dönem Hafız, Cohen'i savunma bakanı olarak atamayı bile düşündü.
İSRAİL ADINA HANGİ İSTİHBARATLARI TOPLADI?
Tanıştığı kişiler aracılığıyla Suriye'nin askeri üslerine erişim olanağı elde ederken, İsrail ile en çatışmalı yerlerden biri olan Golan Tepeleri'ndeki Suriye ordusunun karargâhlarını sık sık ziyaret etme olanağı elde etti.
Faal olarak istihbarat çalışmasında bulunduğu 1961 ile 1965 yılları arasında topladığı bilgileri, evinde gizlediği telsiz vericisiyle Mors alfabesi kullanarak İsrail'e ulaştırdı; elde ettiği belgeleri de Avrupa üzerinden kendisiyle ilgilenen Mossad ajanslarına verdi.