Bolivya'da 14 yıldır ülkeyi başarıyla yöneten ve dördüncü defa seçimi kazanan Devlet Başkanı Evo Morales zorla istifa ettirildi. 'Seçimlerde hile var' diye sokağa dökülen halka, ordu ve polis de destek verdi. Genelkurmay Başkanının 'istifa et' baskısıyla Morales görevi bıraktığını açıkladı. Ülkesindeki fakirliği yüzde 65'lerden yüzde 30'lara çekerek 3 milyon Bolivyalıyı fakirlikten orta gelir grubuna taşıyan, işsizliği yüzde 3.8'e, enflasyonu yüzde 2.1'e getirerek ülkeyi başarıyla yöneten Morales, ülkesindeki zengin yer altı kaynaklarının kurbanı oldu.
Zira Morales göreve gelmesinden kısa süre sonra 2006'da ülkenin doğal gaz ve petrolünü millileştirdi. Bazı yabancı şirketlerle, ülkesinin lehine yeniden pazarlığa oturdu ve 2007'de İsviçrelilerin elindeki bir maden kompleksini, 2008'de de İtalyanların elindeki telekomünikasyon şirketini millileştirdi. Yüzde 6,2 ile rekor büyümeyi yakaladığı 2008'in son çeyreğinde yüzde 7,1'lik büyümeyle dikkatleri çekti.
Ülke gelirlerinin yüzde 60'ı doğal gaz ve petrolden oluşan Bolivya'da Morales, yer altındaki petrolü çıkarmakta kararlıydı. Venezuela'dan sonra Latin Amerika'da en fazla doğal gaz rezervine sahip olan ülkede son yıllarda petrol arama faaliyetleri artırılmıştı. Sadece bu sene 15 keşif kuyusu açılmıştı. Ülkede ayrıca stratejik bir maden daha bulunuyor; Lityum. Elektrik bataryalarının temel hammaddesi olan lityumun dünyadaki rezervinin yüzde 60'u Bolivya'da bulunuyor.
İKİ BAKAN DA BIRAKTI
Venezuela'da geçen yılki darbe girişimine karşı tepki gösteren Morales, ABD'ye karşı sert açıklamalarda bulunmuştu. Venezuela'da ordu Devlet Başkanı Nicolas Maduro'nun yanında dururken, Morales ise kendi ülkesinde aynı desteği göremedi. Morales'in görevi bıraktığını açıklamasının ardından ilk olarak evi yakılan ve ailesi saldırıya uğrayan Madencilik Bakanı Cesar Navarro ve Hidrokarbonlar Bakanı Luis Alberto Sanchez istifa etti. Bakan Sanchez, 2015 yılında Brezilya'nın Petrobas ve Rus Gazprom ile stratejik anlaşmalar imzalamıştı.
RUSYA: ORGANİZE DARBE
Rusya Dışişleri Bakanlığı Bolivya'daki gelişmeleri "organize edilmiş bir darbe" olarak nitelendirerek bütün taraflara sağduyu çağrısında bulundu. Meksika Dışişleri Bakanı Marcelo Ebrard, "Bolivya'da geçen yüzyılda Latin Amerika'da yaşanana benzer, devam eden bir askeri operasyon var, biz bunu reddediyoruz. Darbeye hayır. Kendisinin karar vermesi durumunda Morales'e iltica hakkı verebiliriz" dedi. Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro ise, "Kardeş Devlet Başkanı Evo Morales'e karşı yapılan darbeyi sert bir şekilde kınıyoruz" dedi. Ankara'dan da "Gelişmeleri endişeyle izliyoruz" açıklaması geldi.
ABD'Lİ ESKİ SENATÖR CIA'İ TEBRİK ETTİ!
Evine saldırıldığını ve hakkında yakalama kararı çıkarıldığını söyleyen Evo Morales, "Bolivya halkının bilmesini isterim ki kaçmak için bir sebebim yok. Eğer bir şey çaldıysam, ispatlasınlar. Eğer çalışmadığımızı söylüyorsalar, ekonomik gelişme sayesinde yaptığımız binlerce esere baksınlar" dedi.
200 yıldır darbelerin yaşandığı ve 181'inci darbe ile koltuğunu kaybeden ülkenin ilk yerli devlet başkanı Morales'in ardından geçiş döneminde bu görevi İkinci Başkan Yardımcısı Jeanine Anez'in üstlendiği açıklandı. Bu arada ABD'nin eski Alaska Senatörü Mike Gravel, Morales'in istifa etmek zorunda kalmasının ardından, ülkedeki gelişmelerde ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatının (CIA) parmağı olduğuna işaret etti. Gravel, Twitter hesabından "Bolivya'da kazanan gücü tebrik ediyorum, @CIA!" paylaşımında bulundu.