RUSYA, AŞI MÜJDESİ İÇİN ERKEN DAVRANDI
Kovid-19 için aşı geliştirilen ülkelerden biri de Rusya oldu.
Gamaleya Ulusal Epidemioloji ve Mikrobiyoloji Enstitüsünün geliştirdiği Kovid-19 aşı adayı, insanlar üzerinde test etmeye başladı.
Aşı adayı, Oxford aşısı gibi soğuk algınlığına yol açan bir adenovirüstan alınan, kendini çoğaltamayan bir virüs bileşeni içeriyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 11 Ağustos'ta yaptığı açıklamada, DSÖ kayıtlarında halen 1. aşama klinik denemeleri yürütülen aşı adayının "aşı" olarak tescillendiğini duyurdu.
Kızlarından birinin de aşıyı yaptırdığını ifade eden Putin, "Bildiğim üzere bugün sabah dünyada ilk kez yeni tip koronavirüs aşısı tescil edildi. Aşı, sağlam bağışıklık sistemini oluşturuyor ve gerekli tüm denetimlerinden geçti." dedi.
Ancak DSÖ yetkilileri, Rusya'nın iddiası karşısında temkinli bir tutum izlenmesini salık verdi.
Yetkililer, bir aşı adayının yaygın kullanım için tescillenebilmesi içi klinik denemelerinin eksiksiz tamamlamış olması gerektiğini hatırlatarak, prosedürlerin aceleye getirilmesinin halk sağlığı açısından sakıncaları olacağını vurguladı.
Anılan ülkeler dışında Hindistan, Japonya, Güney Kore, Tayvan, Singapur, Kanada, Avustralya, İtalya ve Küba'da da Kovid-19 aşı adaylarının klinik denemeleri yürütülüyor.
TÜRKİYE'DEN 8 AŞI ADAYI KLİNİK ÖNCESİ SAFHADA
DSÖ kayıtlarına göre, klinik deneme aşamasındaki aşılar dışında dünyada 139 aşı adayı da klinik öncesi değerlendirme aşamasında bulunuyor.
Bunlar arasında Türkiye'den Ege Üniversitesi, Selçuk Üniversitesi, Erciyes Üniversitesi, Mehmet Ali Aydınlar Üniversitesi ile Acıbadem Labmed Sağlık Hizmetleri AŞ, Ankara Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, Bezmialem Vakıf Üniversitesi ve Ortadoğu Teknik Üniversitesinin aşı çalışmaları yer alıyor.
KOVİD-19 AŞISI NE ZAMAN HAZIR OLACAK?
Tüm bu çalışmaların ne zaman sonuçlanıp, yaygın olarak kullanılabilecek bir aşının ortaya çıkacağı ise henüz belirsizliğini koruyor.
Uzmanlar, klinik denemelerde başarı kaydedilmesi halinde aşının yıl sonu ile gelecek yıl ortasında bir zamanda hazır olabileceği tahmininde bulunuyor.
Ancak çok yönlü biyolojik etkileri olan ve zaman içinde mutasyon geçirebilen virüslere karşı standart bir aşı üretmek her zaman mümkün olmuyor.
Örneğin; Kovid-19'un öncülü olan SARS koronavirüsünün ortaya çıkmasından bu yana 20 yıla yakın zaman geçmesine karşın aşı geliştirilemedi.
1980'li yıllarda AIDS'e yol açan HIV virüsüne karşı başlatılan aşı geliştirme çalışmaları da sonuçsuz kaldı.
KLİNİK DENEMELER 3 AŞAMADA YAPILIYOR
Bir aşının yaygın olarak kullanılabilmesi için 3 aşamada insanlar üzerinde test edilmesi gerekiyor.
Klinik denemelerin ilk aşamasında, az sayıdaki gönüllü sağlıklı denek üzerinde aşının güvenli olup olmadığı ve insanlar üzerindeki olası yan etkileri araştırılıyor.
2. aşamada, aşının bağışık tepkilerini uyandırmadaki etkinliği 100'den fazla denek üzerinde test ediliyor.
3. ve son aşamada ise aynı işlem, binlerce denekle tekrarlanıyor. Tüm bu süreç, aylar ve hatta yıllar alabiliyor.
Çin'in Vuhan kentinde Aralık 2019'da ortaya çıkan Kovid-19, 200'den fazla ülke ve bölgeye yayılarak salgına dönüştü.
Dünya genelinde vaka sayısı 23 milyonu aşarken, 800 binden fazla kişi hayatını kaybetti.