EMPERYALİST İŞGALE GEREKÇE
DEAŞ'ın düzenlediği terör eylemlerinin ardından, ABD ve Batılı güçler, Suriye ve Irak'taki askerî faaliyetlerini yoğunlaştırdı. Bu çerçevede Ortadoğu'nun en eski şehirlerinden Musul, savaş uçaklarının bombardımanıyla tamamen harabeye dönerken, Suriye'de DEAŞ'tan boşalan yerleri PKK ile iltisaklı terör gruplarının alması dikkatlerden kaçmadı.
İran da, tıpkı ABD gibi, DEAŞ örgütünü kendi bölgesel hedefleri için kullanmaktan geri durmadı. Özellikle Irak'ta DEAŞ mensuplarının terk ettiği bölgeler hızlı bir şekilde Şii milis grupların kontrolüne verildi.
Son olarak Suriye'nin Atme kasabasına düzenlenen ABD operasyonu, DEAŞ gerekçe gösterilerek hangi yeni senaryoların hayata geçirileceği sorusun akıllara getirdi.
İSLAM ÜLKELERİNDEN DESTEK YOK
İslâm dünyası ve Müslüman ülkelerin genelinde, DEAŞ'a kitlesel bir destek bulunmuyor. Aksine Müslümanlar adına yapılan sayısız resmî açıklamada, örgütün sergilediği terör eylemleri güçlü biçimde kınandı. Buna rağmen Batı basınında ve kamuoyunda DEAŞ için sürekli olarak "radikal İslamcı terör örgütü" tanımlaması yapılarak, alışıldık oryantalist söylemler devam ettiriliyor.
SİVİL ÖLÜMLERİ KİMDEN SORULACAK?
"DEAŞ mücadele" gerekçesiyle düzenlenen operasyonlarda dünyanın gözünü kapattığı bir husus da, sivil ölümleri. Şimdiye kadar yayınlanan çok sayıda rapor, söz konusu operasyonlarda on binlerce sivilin yaşamını yitirdiğini ortaya koyuyor. Bu kayıplar konusunda herhangi bir sorgulama süreci işletilmezken, bilhassa Batılı ülkelerin sergilediği sorumsuz tavır, meselenin kördüğüm haline gelmesindeki birinci etken.