"İSVEÇ'TE YAŞANANLAR PROVOKASYON"
Fransız gazeteci İsveç'te yaşanan skandal gösteri içinse "provokasyon" değerlendirmesinde bulundu. Fransız gazeteci, "İsveç ve Finlandiya ilk olarak Erdoğan'ın taleplerine karşı işbirliği yapacaklarına ve pozitif yanıt vereceklerine söz verdiler. Ancak son zamanlarda yaşananlar, Türkiye'ye ve Erdoğan'a karşı yapılan bir provokasyonlar serisi. Avrupa basınında gördüğüm tek şey Erdoğan'ın seçimi kaybetmesinin istenmesi. Paris'teki saldırgan tamamen akıl sağlığı yerinde olmayan biriydi, olayın Türkiye'yle hiçbir ilgisi yoktu. Ancak Fransız basını Türkiye hakkında ne bilgi elde ederse onu kullanmaya çalışıyor. Bu bir bilgi savaşı. Ancak karşı koyan bir lider olunca, istediklerini yapamıyorlar." dedi.
Jovanovic, Türkiye'nin Ukrayna savaşındaki arabuluculuk rolüne de değindi. Türkiye'nin bu konudaki başarısına dikkat çeken Jovanovic, "Erdoğan'ın ve Türkiye'nin bu alanda sahneye çıkışı, ABD ve Avrupa'nın diplomaside istediği gibi hareket edememesine neden oldu. Çünkü Ankara artık oradaydı ve bu onlar için çok yeni bir durum." dedi.
BATI'NIN HEDEFİ: ERDOĞAN'I DEVİR TÜRKİYE'Yİ ZAYIFLAT
İŞTE KÜRESEL ÇETENİN TÜRKİYE VE ERDOĞAN'A OPERASYON İÇERİKLİ HABERLERİ
Türkiye, Başkan Erdoğan'ın 14 Mayıs 2023'ü seçim tarihi olarak açıklamasının ardından yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerine odaklanırken, Batı medyası da Türkiye ve Başkan Erdoğan aleyhine algı çalışmalarına hız verdi. The Economist, Wall Street Journal, Bloomberg, Washington Post, Financial Times, Der Spiegel gibi Batı'nın öne çıkan medya organlarında Başkan Erdoğan ve Türkiye'ye manipülatif haberlerle "Küresel Çete" tarafından operasyon çekilmeye çalışılırken, yurt içinde de özellikle 6'lı masa temsilcileri başta olmak üzere muhalifler bu operasyona çanak tutuyor.
ALMAN DER SPIEGEL DE OPERASYONA KATILDI
'Küresel Çete' operasyonlarına kesintisiz devam ederken, bu medya organlarına Alman Der Spiegel de eklendi. Muhalefetin "Başkan Erdoğan aday olamaz" iddiasını kaynak gösteren Der Spiegel dergisi, Başkan Erdoğan'ın yapılacak seçimlerde aday olamayacağı imasında bulundu. Der Spiegel'de yer alan anket çalışmasında "Türkiye bir diktatörlüğe doğru mu yöneliyor?" diye sorularak Başkan Erdoğan aleyhine manipülasyon çalışması yapıldı.
HDP VE EKREM İMAMOĞLU ÜZERİNDEN ALGI MANİPÜLASYONU
"Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 20 yıllık iktidarının en zorlu yarışıyla karşı karşıya" ifadesinin kullanıldığı haberde; Başkan Erdoğan'ın muhalefeti baskı altına almak için HDP'ye kapatma davası açtırdığı iddia edildi. HDP'nin terör örgütü PKK'nın siyasi uzantısı olmasının görmezden gelindiği haberde "Halkların Demokratik Partisi'ne (HDP) verilen yaklaşık 29 milyon dolarlık devlet yardımına bloke koydu ve banka hesaplarını geçici olarak dondurdu. Türk hükümeti, HDP'nin ABD'nin terör örgütü olarak tanımladığı ayrılıkçı militan bir grup olan Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile 'organik bağları' olduğunu iddia ediyor. HDP bu tür bağlantıları reddediyor ve haklı olarak bu ayki mahkeme kararını 'Türkiye'nin demokrasi tarihinde bir başka kara leke' olarak nitelendiriyor. HDP'ye yönelik saldırı, Sayın Erdoğan ve iktidardaki Adalet ve Kalkınma Partisi'nin rakiplerine yönelik bir dizi saldırının sonuncusu." ifadeleri kullanıldı.
Aynı haberde HDP'nin yanı sıra İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu üzerinden de algı manipülasyonu yapıldı. CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Başkan Erdoğan'a rakip olarak görüldüğü için mahkeme tarafından hapis cezasıyla cezalandırıldığı iddia edildi.
KÜSTAH TEHDİT
WSJ aynı haberde Başkan Erdoğan'ın seçimleri kazanabilmek için "hileye" başvurabileceği iftirasını atarken; ABD ve Avrupa'nın bu duruma sessiz kalmayacağını söyleyerek küstahça gözdağı vermeye çalıştı.
BATI MEDYASI BOŞ DURMUYOR
WSJ'nin algı dolu haberi öncesi geçtiğimiz günlerde Washington Post, Bloomberg ve Financial Times'ta da benzer içerikte yazılar çıkmıştı. Çıkan yazılar "Küresel çete"nin masanın üzerindeki etkilerini gözler önüne serer nitelikte.
*Takvim.com.tr'nin ilgili haberini okumak için fotoğrafa tıklayın
ABD merkezli Washington Post ve Bloomberg "Türkiye seçimlerini 2023'teki en önemli seçimler" olarak değerlendirirken, "Sonuç, Washington ve Moskova'nın yanı sıra Avrupa, Orta Doğu, Orta Asya ve Afrika'daki başkentlerdeki jeopolitik ve ekonomik hesaplamaları şekillendirecek." ifadelerine yer verildi.
Financial Times ise yılbaşı öncesi yaptığı analizde seçimi Başkan Erdoğan'ın kazanacağını anlayınca manipülasyona başladı. Haberde Türkiye ile ilgili bölümde yer alan "Türkiye'nin Haziran seçimlerinde Erdoğan dönemi sona erecek mi?" sorusuna yanıt veren FT Türkiye muhabiri Laura Pitel'in ifadesi İngilizlerin Başkan Erdoğan karşısındaki çaresizliklerini bir kez daha gözler önüne serdi.