Tasarı, geçen ay Dışişleri Komitesinin üyelerinden Cumhuriyetçi Parti California Milletvekili Ed Royce ile Komitenin eski başkanı ve şu anki kıdemli üyesi Demokrat Howard Berman tarafından Temsilciler Meclisi'ne, "Kiliselerin İadesi" başlığıyla 306 nolu tasarı olarak sunulmuştu. ABD'de, özellikle Ermeni ve Rum lobisince yoğun şekilde desteklenen tasarıda, "Türk hükümetine, uluslararası yükümlülüklerini onurlandırarak, ülkedeki Hristiyanlara yönelik kötü muamelelerin her çeşidine son vermesi ve Hristiyanların haklarını ve dini özgürlüklerini koruma altına alması" çağrısı yapılmıştı.
Tasarıda, ayrıca "Türkiye'den, Ermeniler, Asuriler, Pontuslar, Süryaniler ve diğer Hristiyan toplulukları dahil olmak üzere, Hristiyanlara ait el konulan kilise mallarını iade etmesi" istenmişti.
-TASARI, "TORBA YASA TASARISI" İÇİNE SIKIŞTIRILMAYA ÇALIŞILIYOR-
Ancak, tasarıda imzası bulunan Temsilciler Meclisi Dışişleri Komitesi Başkanı Ileana Ros-Lehtinen tasarıdan imzasını çektiği öğrenildi.
306 nolu tasarının, artık Dışişleri Komitesi Başkanının desteği olmadığından, komiteye doğrudan gelemeyeceği belirtiliyor.
Bu nedenle, tasarıyı destekleyenlerin, 306 nolu tasarının içeriğini, komitenin birçok farklı konuyu tek bir paket olarak oyladığı bir "torba yasa tasarısı" içine sıkıştırmaya çalıştığı öğrenildi. Böylece 306 nolu tasarının, farklı şekilde ve başka bir tasarının içinde "karambole getirilerek" kolayca geçirilmesinin istendiği belirtiliyor.
Ancak bu çabalar nedeniyle Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği, lobi kuruluşları ve Türk-Amerikan dernekleri Kongre üzerindeki baskısını da artırdı. ABD'deki Türk ve Azeri kuruluşları tasarının gündeme gelmemesi ve bu çabaların başarısızlıkla sonuçlanması için Türk toplumu üyelerinin Kongre üyelerine mektup yazması için kampanya başlatırken, Ermeniler de aksi yönde benzer kampanyalar yürütüyor.
-TÜRKLER KONGRE ÜZERİNDE YENİ BİR YÖNTEMLE ATAKTA...-
Tasarı ilk gündeme geldiği günden bu yana Kongre nezdindeki yürütülen girişimlere katılan bir Amerikalı kaynak da AA muhabirinin sorularını yanıtlarken, Kongre üyeleriyle temaslarında böylesine konuların iki taraflı olarak ele alınması üzerine vurgu yaptıklarını söyledi.
Örneğin, Kongre üyeleri Türkiye'deki Yunan kalıntılarına işaret ederken, onlara Atina'nın camisi olmayan tek Avrupa başkenti olduğunu söylediklerinde şaşırdıklarını belirten kaynak, Kongre üyelerinin konuların ayrıntıları çok fazla bilmeden bu tür tasarıları imzaladıklarını gördüklerini anlattı.
Bunun yanında, geçmiş yıllarda Ermeni tasarılarını "otomatik" olarak imzalayan Kongre'deki Afro-Amerikan grubunun da artık böyle bir tutum sergilemediğine dikkati çeken kaynak, 42 üyelik bu grubun artık yarısına yakının Kongre'deki Türk Dostluk Grubunda yer aldığını söyledi.
Kaynak, ayrıca Kongre üyeleriyle görüşmelerinde kendilerinden belli bir tarafı seçmelerini istemek yerine, eğer problemler varsa, tek taraflı tasarılar geçirmek yerine sorunlar üzerinde iki taraflı birlikte çalışmak gerektiğini vurguladıklarını dile getirerek, bu tür tutumun karşı tarafta takdir yarattığını ve Türkiye'nin olayları pozitif şekilde ele almak istediğini gösterdiğini kaydetti.
Tasarının son durumu komitenin Çarşamba günkü toplantısında belli olacak.