G7 ülkelerinin savunma bakanları, Lübnan'daki son gelişmeler, artan gerilim riski ve Birleşmiş Milletler Lübnan Geçici Barış Gücü'ne (UNIFIL) yönelik tehditler konusunda derin endişe duyduklarını açıkladı.
ABD, Almanya, Fransa, Kanada, İngiltere, İtalya ve Japonya'dan oluşan G7 ülkelerinin savunma bakanları, Napoli'de gerçekleştirilen ilk G7 Savunma Bakanları toplantısının ardından ortak bir bildiri yayımladı. Toplantıya NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ve AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de katıldı.
G7 bildirisinde, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı kararının tam olarak uygulanması ve bölgedeki çatışmalara diplomatik çözüm bulunması çağrısında bir kez daha bulunuldu. Ayrıca, İran'ın 13 Nisan ve 1 Ekim'de İsrail'e yönelik gerçekleştirdiği doğrudan askeri saldırılar ile Husilerin Kızıldeniz ve Aden Körfezi'nde deniz taşımacılığına yönelik saldırıları sert bir şekilde kınandı.
G7'nin, Rusya-Ukrayna savaşında Kiev'e olan "sarsılmaz desteğin" yinelendiği ortak bildiride, "Hibrit savaşa başvuran ve nükleer söylemi sorumsuzca kullanan Rusya'yı kınıyoruz." ifadesi yer aldı.
KUZEY KORE'NİN NÜKLEER PROGRAMI
Yayımlanan bildiride, Çin ve Kuzey Kore'nin Rusya'ya desteğine ilişkin şu ifadeler kullanıldı:
"Çin'in Rusya'ya verdiği destekten, Rusya'nın Ukrayna'daki yasa dışı savaşını sürdürmesini sağlayan, önemli ve geniş güvenlik etkileri olan; Çin ile Rusya arasındaki askeri işbirliğinin güçlendirilmesinden derin endişe duyduğumuzu ifade ediyoruz. Kuzey Kore'nin nükleer ve balistik füze programlarının, ilgili BM Güvenlik Konseyi kararlarını doğrudan ihlal ederek devam eden gelişimini kınıyoruz ve Rusya ile artan askeri işbirliği konusunda kaygımızı ifade ediyoruz."
Bildiride, İran ve Rusya arasındaki balistik füzeler, insansız hava araçları (İHA), askeri mühimmat ve hassas teknoloji tedarikini kapsayan askeri işbirliğinin artmasından derin endişe duyulduğu ifade edildi. Ayrıca, G7'nin Çin ile yapıcı ilişkiler arayışında olduğu belirtilirken, Güney ve Doğu Çin Denizi'ndeki gelişmeler konusunda ciddi endişelerin sürdüğü vurgulandı.
ÇİN'İN TAYVAN POLİTİKASINI ELEŞTİRDİLER
Ortak bildiride, "Tayvan Boğazı'nda barış ve istikrarın sağlanmasının uluslararası güvenlik ve refah için vazgeçilmez olduğunu yeniden teyit ediyoruz. Özellikle Çin Halk Kurtuluş Ordusu'nun Tayvan çevresinde gerçekleştirdiği son askeri tatbikatlar olmak üzere kışkırtıcı eylemlerden endişe duyuyoruz. G7 üyelerinin Tayvan konusundaki temel pozisyonlarında, belirtilen Çin politikaları da dahil olmak üzere hiçbir değişiklik yok." ifadesi kullanıldı.
'TÜM TEHDİTLER KONUSUNDA ENDİŞE DUYUYORUZ'
Bildiride, Orta Doğu'daki gelişmelere ilişkin, "Gazze'de hemen ateşkes yapılması, tüm rehinelerin serbest bırakılması, Gazze genelinde insani yardım akışının önemli ve sürekli olarak artırılması ve iki devletli çözüme giden sürdürülebilir bir yol ihtiyacını desteklemede birleşiyoruz." ifadesi kullanıldı.
İsrail saldırısı altındaki Lübnan'ın durumuna da değinilen bildiride, "Lübnan'daki son olaylardan ve gerilimin daha fazla tırmanma riskinden endişe duyuyoruz. UNIFIL'in güvenliğine yönelik tüm tehditler konusunda endişe duyuyoruz. Barış güçlerinin korunması, bir çatışmanın tüm taraflarının görevidir." denildi.