İsrail politikası nedeniyle istifa eden ABD'li yetkili Josh Paul: "Hiçbir İsrail askeri birimi insan hakları ihlalinden suçlu bulunmadı"

İsrail'in Filistin'de yaptığı soykırıma en büyük destek ABD'den geldi. ABD Başkanı Joe Biden "her türlü desteğe hazırız" ifadelerini kullanırken Tel Aviv'e silah mühimmatı sevkiyatı yapılmasına onay verdi. Katliama çanak tutulmasına ABD hükümetinin üst düzey yetkilileri de yeter dedi. ABD Dışişleri Başkanlığı'nda 11 yıl genel müdürlük görevinde bulunan Josh Paul, "Artık bunun bir parçası olmak istemiyorum." diyerek geçtiğimiz gün istifa etmişti. Katıldığı bir programda konuya ilişkin konuşan Josh Paul, ilgili birim yetkililerinin imzalı onayı olmadan incelemelerin sonuca bağlanamadığına, insan haklarının ihlal edildiğine hüküm verilmeden de ABD'nin ilgili askeri oluşuma silah alım satımında yaptırım uygulamadığına dikkati çekti. Güvenlik denetiminin tıkanıklığını açıklayan Paul, "Hiçbir İsrail askeri birimi insan hakları ihlalinden suçlu bulunmadı. (Güvenlik incelemesine yönelik) Sistem işlemiyor." dedi.

Gazze'den gelen acı haber dünyayı sararken El Ahli Hastanesi'ne atılan füzelerle yüzlerce sivil hayatını kaybetti.

Kurbanların kafası koptu, vücudu parçalandı, iç organları saçıldı. Yaralılar, narkozsuz ameliyata alındı. Yetkililer, cesetlerin arasında açıklama yaptı.

Birkaç saat sonra ise ABD Başkanı Biden'ın uçağı, Tel Aviv'e ulaştı.

Havalimanında İsrail Cumhurbaşkanı Herzog, Başbakan Netanyahu, 50 milletvekili ve 11 bakan tarafından karşılandı. İki lider sarıldı, kucaklaştı. Gazze kan ağlarken onlar neşe saçtı.

İSRAİL POLİTİKASI NEDENİYLE İSTİFA EDEN ÜST DÜZEY YETKİLİ JOSH PAUL'DAN İTİRAF: "SİSTEM İŞLEMİYOR"
ABD Dışişlerindeki "Müttefikler ve Ortaklara Silah Tedariki" birimi Genel Müdürlüğünden "İsrail'e ölümcül silah transferinin sınırlarını aştığı" gerekçesiyle istifa eden Paul konu hakkında PBS kanalının "Just Foreign Policy" programına konuştu.

Paul, Leahy Yasası çerçevesinde, insan haklarını ihlal ettiği belirlenen devlet ve gruplara silah satılamayacağını hatırlatarak ABD'nin söz konusu ihlalleri denetleyen "Müttefikler ve Ortaklara Silah Tedariki" birimindeki süreçleri değerlendirdi.

Yasalar çerçevesinde hareket edilmesinin yeterli olup olmadığının sorgulanması gerektiğini işaret eden Paul, konuyla ilgili "yürürlükteki bazı ABD yasalarının özellikle muğlak bırakıldığını ve bu nedenle de sistemin işlemediğini" savundu.

Bu kapsamdaki incelemeler sırasında biriminin pek çok insan hakları ihlalini raporladığını aktaran Paul, üst kademelerdeki yetkililerin söz konusu raporları göz ardı ederek imzalamadığını dile getirdi.

"HİÇBİR İSRAİL ASKERİ BİRİMİ İNSAN HAKLARI İHLALİNDEN SUÇLU BULUNMADI"

Paul, ilgili birim yetkililerinin imzalı onayı olmadan incelemelerin sonuca bağlanamadığına, insan haklarının ihlal edildiğine hüküm verilmeden de ABD'nin ilgili askeri oluşuma silah alım satımında yaptırım uygulamadığına dikkati çekti.

Güvenlik denetiminin tıkanıklığını açıklayan Paul, bu durum için "Hiçbir İsrail askeri birimi insan hakları ihlalinden suçlu bulunmadı. (Güvenlik incelemesine yönelik) Sistem işlemiyor." yorumunda bulundu.

Konuyla ilgili yürürlükteki bazı ABD yasalarının "özellikle muğlak bırakıldığını" vurgulayan Paul, "Kesinlikle yasalar çerçevesinde hareket ediyoruz. Asıl soru, bu yeterli mi?" sorusunu yöneltti.

Paul, Denetleme biriminin Leahy Yasası ihlallerini tespit etmesine rağmen uygulamada İsrail ile silah alım satımının sürmesi hususunda "Kesinlikle ticari silah alışverişi politikasına uymuyoruz." ifadesini kullandı.

ABD HÜKÜMETİNDE ÜST DÜZEY İSRAİL İSTİFASI
Öte yandan Katliama çanak tutulmasına ABD hükümetinin üst düzey yetkilileri de yeter dedi. ABD Dışişleri Başkanlığı'nda 11 yıl genel müdürlük görevinde bulunan Josh Paul istifa etmişti.

Mektuba göre Paul, söz konusu birimde görev yapmaya başladığında, bazı ahlaki ikilemlerle karşılaşacağının farkında olduğunu, "yarar zarardan fazla oldukça" tahammül etmeye devam etme kararı aldığını kaydetmişti.

"BU PAZARLIĞIN SONUNA GELDİK"
Paul, 11 yıllık görev süresince ahlaki anlamda tavizler verdiğini ancak "İsrail'e ölümcül silah transferi"nin, sınırlarını aştığını belirtmişti.

İsrail'e verilen silahların işe ilk başladığında kendine verdiği sözü hatırlatan Paul "Bu büroya geldiğimde... onun ahlaki karmaşıklığı ve ahlaki tavizlerinin olmadığını biliyordum ve kendime, hissettiğim sürece orada kalacağıma dair bir söz verdim. Bugün ayrılıyorum çünkü İsrail'e ölümcül silahların sağlanmasına devam edilmesi - aslında genişletilmesi ve hızlandırılması - ile ilgili mevcut rotamızda bu pazarlığın sonuna ulaştığıma inanıyorum" şeklinde konuşmuştu.

"Hem işgal karşıtı olup hem işgali destekleyemeyiz" diyen Paul, İsrail'in ABD desteğiyle yürüttüğü politikanın hem İsrailliler hem de Filistinlilere büyük zarar verdiğini ifade etmişti.

BUNUN PARÇASI OLMAK İSTEMİYORUM
Paul, "Gözü kapalı bir şekilde tek tarafı desteklemek, iki tarafa da fayda sağlamaz." değerlendirmesinde bulunarak ABD'nin geçmişteki hatalarını tekrarladığına işaret etmişti.

"Artık bunun bir parçası olmak istemiyorum." açıklamasında bulunan Paul, 11 yıllık görevinden istifa ettiğini duyurmuştu.

"ANLIYORUZ VE AYNI HİSSEDİYORUZ"
Hükümetteki ve Kongredeki meslektaşlarının onun iç mesajını alma biçiminden etkilendiğini söyleyen Paul, "Kaç kişinin 'Nereden geldiğinizi kesinlikle anlıyoruz, aynı şekilde hissediyoruz ve anlıyoruz' demesine şaşırdım." ifadelerini kullannmıştı.

SOYKIRIM İÇİN 10 BİN ASKER
Katil İsrail için daha önce 2 tane uçak gemisini bölgeye gönderen ABD bu sefer de 6. Filo komuta-kontrol gemisi USS Mount Whitney'i Doğu Akdeniz'e göndereceğini duyurdu.
ABD Başkanı Joe Biden, bu hafta içinde ABD Kongresi'nden İsrail'in savunması için eşi benzeri görülmemiş bir destek paketi isteyeceğini duyurdu.

Biden, İsrail'de temasları sonrası düzenlenen basın toplantısında konuştu. 7 Ekim'deki saldırılardan, can kayıplarından ve rehinelerden söz eden Biden, "İsrail'e tek bir mesajla geldim. Yalnız değilsiniz." ifadesini kullandı.

ABD Başkanı olarak rehinelerin serbest bırakılması ve güvenli şekilde evlerine dönmelerinden daha öncelikli bir gündeminin olmadığını ifade eden Biden, İsrail'in Yahudilerin güvenliği için kurulduğunu ve tekrar güvenli bir yer olması gerektiğini söyledi.

Biden, bu hafta içinde ABD Kongresi'nden İsrail'in savunması için eşi benzeri görülmemiş bir destek paketi isteyeceğini duyurdu.

Hava savunma sistemi Demir Kubbe'yi tam olarak donatacaklarını kaydeden Biden, böylece İsraillilerin hayatlarını kurtarmayı sürdüreceklerini dile getirdi.

"İSRAİL ÖLÇEĞİNDEKİ BİR ÜLKE İÇİN BU 15 TANE 11 EYLÜL'E BEDELDİ"
Biden, Doğu Akdeniz'de güvenliği sağlamak üzere ABD donanmasının bölgeye doğru yola çıktığını ifade ederek ülkesinin diğer askeri varlıklarını, "İsrail'e yönelik daha fazla saldırganlıktan vazgeçilmesi ve bu çatışmanın yayılmasının önlenmesi amacıyla" bölgeye taşıdıklarını belirtti.

"Dünya, İsrail'in hiç olmadığı kadar güçlü olduğunu bilecek." diye konuşan Biden, 7 Ekim'deki saldırıları 11 Eylül'e benzeterek "İsrail ölçeğindeki bir ülke için bu 15 tane 11 Eylül'e bedeldi." dedi.

SKANDAL İDDİALAR
Biden, Filistinlilerin büyük çoğunluğunu temsil etmediğini öne sürdüğü Hamas'ın "Gazze'deki masum aileleri canlı kalkan olarak kullandığını" iddia etti.

Hamas'ın komuta merkezlerini, silahlarını ya da iletişim tünellerini yerleşim alanlarına kurduğunu iddia eden Biden, "Bu trajedide öldürülen veya yaralanan aileler için büyük üzüntü duyuyorum. Gazze halkının gıdaya, suya, ilaca ve barınağa ihtiyacı var." dedi.

ABD'nin hem Gazze'de hem de Batı Şeria'da kullanılmak üzere 100 milyon dolarlık insani yardım yapacağını duyuran Biden, "Bu para, Gazze'deki acil ihtiyaçlar dahil, çatışmada yerinden edilmiş 1 milyondan fazla Filistinliyi destekleyecek." diye konuştu.

Biden, yardımların sınırdan geçmesi için Mısır hükûmetiyle, Birleşmiş Milletler (BM) ve kuruluşlarıyla ile bölgedeki diğer ortaklarıyla "yakın işbirliği" içinde çalıştıklarını bildirmişti.

WSJ YARDIMLARI TEK TEK SIRALADI
ABD merkezi Wall Street Journal ise ABD'nin katil İsrail'e yardımlarıyle ilgili bir analiz yayınladı. Haberde, ABD'nin soykırımcı İsrail'e yaptığı yardımlar madde madde sıralanmıştı.


İşte ABD'nin Orta Doğu'daki müttefikine yardım etmek için şu ana kadar gösterdiği çabalardan bazıları:

ABD İSRAİL'E ASKER Mİ GÖNDERİYOR?
ABD merkezli gazete Amerikan'ın ordusunun ilk etapta İsrail'i desteklemek amacıyla yaklaşık 2 bin personeli ve bir dizi birimi yüksek hazırlık durumuna geçirdiğini yazdı. Haberde, bunların savaş görevinde yer almayacağı belirtilse de orduya destek vereceği kaydedilmişti.

ABD İSRAİL'E KAÇ UÇAK GEMİSİ GÖNDERİYOR?
ABD bölgeye iki uçak gemisi saldırı grubu konuşlandırdığına dikkat çekilen haberde, "Taşıyıcı saldırı grupları tipik olarak yaklaşık 5.000 asker ve kadından, en az bir füze kruvazöründen, en az iki destroyerden ve savaş uçakları dahil düzinelerce uçaktan oluşuyor. USS Gerald R. Ford ve taşıyıcıya eşlik eden gemiler halihazırda bölgede bulunuyor ve Savunma Bakanı Lloyd Austin, altı aylık konuşlandırmanın sonuna yaklaşan saldırı grubunun kalış süresini Salı günü uzattı. USS Dwight D. Eisenhower liderliğindeki ikinci bir uçak gemisi saldırı grubunun yaklaşık iki hafta içinde Doğu Akdeniz'e ulaşması bekleniyor. Austin, konuşlandırmaların "İsrail'e karşı düşmanca eylemleri veya bu savaşı genişletmeye yönelik çabaları caydırmayı" amaçladığını söyledi." denilmişti.

BU HAFTA İSRAİL'E ULAŞACAK!
Wall Street Journal'ın aktardığına göre ABD'li bir savunma yetkilisi pazartesi günü yaptığı açıklamada, ABD'nin şu anda Kızıldeniz yakınlarında faaliyet gösteren amfibi saldırı gemisi USS Bataan'ı da Amerikalıların tahliyesin yardımcı olmak için İsrail kıyılarına göndermişti.

ABD ORTA DOĞU'YA ASKER Mİ YIĞIYOR?
Wall Street Journal'ın iddiasına göre ABD Orta Doğu'da konuşlanmış olan ve bölgede konuşlanmak için hazırlanma emri alan 2 bin askere 10 bin asker daha takviye yapacak.

Biden'ın desteğini alan İsrail, ABD'nin yardımları ile Demir Kubbe savunma sistemini yenileyecek ve mühimmatını artıracak.

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, geçtiğimiz salı günü İsrail'i ziyaret etti ve ABD'nin Orta Doğu'daki en üst düzey askeri komutanı Erik Kurilla ile görüşerek ABD'nin İsrail'e verdiği desteği vurgulamıştı.

ABD'li yetkililer, Hamas'ın elinde tuttuğu 200 rehinenin serbest bırakılması için müzakere amacıyla Katar, Türkiye ve Hamas'la bağlantısı olan diğer ülkelerden yardım istiyor. Öte yandan ABD Başkanı Biden ise rehinelerin Hamas'tan kurtarılması için İsrail'e uzman gönderiyor. ABD, İsrail'e verdiği desteğin amacının rehineleri kurtarmak olduğunu iddia etse de Orta Doğu'ya asker yığmasının sebebinin rehinelerden de sözde "İsrail'i saldırılardan kurtarmaktan" da öte olduğu çok açık.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN
GÜNÜN DİĞER HABERLERİ İÇİN TIKLAYIN
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.