Devlet başkanlarının bile devlet yönetiminde aşmaması gereken sınırlar olduğunu vurgulayan İtalyan gazeteci-yazar, Macron'un bu nişanı Sisi'ye vermesiyle adaletsiz bir işe imza attığını belirtti. Augias, Sisi'nin bu nişanı almayı hak etmek için ne yaptığını ve erdemlerinin neler olduğunu da sordu.
Augias, Regeni hadisesinde Mısır yönetiminin Sisi'den başlamak üzere adaleti, kanunları, insan haklarını ihlal ettiği için suçlu olduğunu kaydetti.
Giulio Regeni cinayetinin İtalyanlar için kanlı açık bir yara ve hakaret anlamına geldiğini yazan Augias, "Cumhurbaşkanı Macron'dan kardeşlik olmasa da Avrupa adına birlikte inşa etmek için çok uğraştığımız bir anlayış beklerdim." yorumunu yaptı.
İş ve diplomasi mekanizmalarının nasıl yürüdüğünü gayet iyi bildiğine değinen Corrado Augias, Sisi'ye onur nişanı verilmesiyle adaletin terazisinin bozulduğunu kaydetti.
Diğer yandan, Sisi'nin Fransa'da "Legion d'Honneur" onur nişanı alması, İtalyan basınında eleştiri konusu olmaya devam ediyor.
GİULİO REGENİ CİNAYETİ
İngiliz Cambridge Üniversitesinde doktora öğrencisi olan 28 yaşındaki Giulio Regeni, Mısır'daki işçi sendikaları ve aktivistlerle ilgili araştırma yapmak üzere bulunduğu sırada, 25 Ocak 2016'da ortadan kaybolmuş, 3 Şubat'ta Kahire-İskenderiye yolunda cesedi bulunmuştu. İtalya'nın o dönemki Kahire Büyükelçisi Maurizio Massari, Regeni'nin vücudunda işkence izleri gördüğünü belirtmişti. Anne Paola Deffendi Regeni'nin de oğlunu burnundan teşhis edebildiği basına yansımıştı.
Roma Cumhuriyet Savcılığı'nın 10 Aralık'ta tamamlandığını açıkladığı Regeni cinayetine ilişkin soruşturma, genç İtalyan araştırmacının işkence sonucunda öldüğünü ve olaya 4 Mısırlı gizli servis ve güvenlik görevlisinin de karıştığı gibi önemli detayları ortaya koymuştu.
İtalyan kamuoyu ve makamları, o günden bu yana Mısırlı yetkililerden Regeni'nin hayatını nasıl kaybettiğinin açıklığa kavuşturulmasını talep ediyor. Bu durum, İtalya-Mısır ilişkilerinin dönem dönem gerilmesine yol açıyor.
