Kaos tetikçisi The Economist 2024'teki felaket kapağını yayınladı: 11 yıl sonra gerçekleşen kanlı komplo teorisi | Yapay zeka ve para birimleri

Çizdiği felaket senaryolarıyla kaos tetikçiliği yapan Londra merkezli The Economist, komplo teorisyenlerinin merakla beklediği 2024 kapağını yayınladı.

"Dünya görüşünüze yardımcı olmaya çalışıyoruz" şeklinde sunulan analizde, "Orta Doğu'daki durumdan elektrikli araçların benimsenmesine ve obezitenin tedavisine kadar her şey bir veya iki yıl öncesine göre çok farklı görünüyor." denildi.

DÜNYANIN KADERİ BİR AVUÇ KARARSIZ SEÇMENİN ELİNDE
2024 yılında yaşanacak gelişmelere yer verilen derginin kapağı yine tartışma konusu olurken analiz 10 başlıkta yayınlandı. İlk başlıkta herkesi oy vermeye çağıran The Economist, ABD seçimlerinin dünyadaki küresel dengeleri etkileyeceğini yazdı. İkinci başlıkta dünyanın kaderini bir avuç kararsız seçmene bağlayan Dergi, "Ancak bunun sonuçları küresel olacak ve iklim politikasından Ukrayna'ya verilen askeri desteğe kadar her şeyi etkileyecek. Aslına bakılırsa, Rusya'daki seçimlere hile karıştırılması, Vladimir Putin'in kaderinin Rus seçmenlerden çok Amerikalı seçmenlere bağlı olduğu anlamına gelebilir." ifadelerine yer verdi.

RUSYA UKRAYNA'YI VURUYOR İSRAİL'İN YAPTIĞI MİSİLLEME
Orta Doğu'da yaşanan gelişmelere rağmen merkezine Ukrayna'yı alan ve Rusya düşmanlığına devam eden The Economist, "Buna göre Avrupa, bir yandan adım atmalı ve Ukrayna'ya uzun bir mücadele için gereken askeri ve ekonomik desteği sağlamalı, bir yandan da nihai AB üyeliğine giden yolu hazırlamalıdır. Bu, Trump'ın tekrar iktidara gelmesi ve desteğini çekmesi riskine karşı koruma sağlamanın yanı sıra yapılacak doğru şeydir." denildi.

KATİL İSRAİL'E DESTEK: SALDIRILAR MİSİLLEME
Rusya karşısında Ukrayna'ya tam destek veren The Economist, konu işgalci İsrail'in yaptığı katliama gelince ağız değiştirdi. Katil İsrail'in saldırısını "misilleme" olarak değerlendiren Dergi, "Bu daha geniş bir bölgesel çatışmaya mı dönüşecek yoksa barış için yeni bir şans mı sunacak? Aşırı gerilmiş süper güç Amerika için bu aynı zamanda daha karmaşık ve tehditkar bir dünyaya uyum sağlayıp sağlayamayacağının da bir sınavıdır." diyerek Tel Aviv yönetimine açık desteğini sürdürdü.

YENİ SOĞUK SAVAŞ VE ÇİN
Dünyada yaşanan çatışmaların Amerika'nın tek kutuplu döneminin sona erdirdiğini iddia eden Dergi, "Dünya artık daha fazla çatışmaya hazırlanıyor." diyerek ikinci bir soğuk savaşın yaklaştığını yazdı. The Economist, Batılı şirketlerin tedarik zincirinde Çin'e olan bağımlılığını azaltmaya çalışacağına dikkat çekti.

2024'te temiz enerji ve elektrikli otomobillere geçiş, yeni yeşil süper güçlerin ortaya çıkması ve enerji kaynakları haritasının yeniden çizileceğini belirten Dergi, "Lityum, bakır ve nikel çok daha fazla önem taşırken, petrol ve gaz ile bunların arzına hakim olan bölgeler daha az önem taşıyor. Yeşil kaynaklara yönelik rekabet, jeopolitiği ve ticareti yeniden şekillendiriyor ve bazı beklenmedik kazananlar ve kaybedenler yaratıyor. Bu arada, iklim dostu politikaları elitlerin sıradan insanlara karşı bir komplosu olarak gören seçmenler arasında bir "yeşil saldırı" da sürüyor." ifadelerini kullandı. The Economist'in yeşil saldırı olarak tanımladığı bu durum yıllardır gelişmekte olan ülkelere yeşil enerji ve yenilenebilir enerji adı altında nükleer karşıtlığı pompalayan Batı yalanlarının bir sonucu olarak okunabilir.

EKONOMİK BELİRSİZLİK SÜRECEK: YAPAY ZEKANIN ETKİSİNE DİKKAT
Ekonomik belirsizliğin devam ettiğini belirten Dergi, bankalara karşı uyarılarda bulundu. Yapay zekanın seçimler üzerindeki etkisinin tehlikelerine dikkat çeken The Economist, istihdam üzerindeki etkisinin endişelere neden olduğunu belirtti. En büyük etkisinin ise daha hızlı kodlama olduğunu yazdı.

Dünyayı birleştirmesi beklenen gelişmelerin yaşanacağına dikkat çeken Dergi, "Küresel birlik umut edenlerin şaşkına dönmesi de aynı derecede muhtemel." diyerek 10 maddeden oluşan değerlendirmesine son verdi.

TEORİDE DEMOKRASİ PRATİKTE TAM TERSİ
The Economist'in küresel seçimleri analiz ettiği ve oy sandığı yer alan bir başka 2024 değerlendirmesinde, "Liberal demokrasiye önem verenler için 2024 stresli geçecek. Teorik olarak demokrasi için muzaffer bir yıl olması gerekiyor. Pratikte tam tersi olacak." ifadelerine yer verildi.

The Economist'in ilk kadın genel yayın yönetmeni unvanını taşıyan Zanny Minton Beddoes imzalı analizde, 2024'te birçok ülkede yapılacak seçimlere dikkat çekilirken, "70'ten fazla ülkede 2 milyara yakın insan sandık başına gidecek. Oylar İngiltere'den Bangladeş'e, Hindistan'dan Endonezya'ya kadar kullanılacak. Ancak demokrasi için muzaffer bir yıl olması gerektiği gibi görünen şey tam tersi olacak." denildi.

EN KRİTİK SEÇİM AMERİKA'DA
Değerlendirmede özellikle ABD'de yapılacak seçimlere dikkat çekildi. Dergide, Amerika'daki başkanlık seçimlerinin zehirli ve kutuplaştırıcı olacağı belirtilirken küresel siyasetin üzerine gölge düşüreceği iddia edildi.

ABD'NİN KÜRESEL LİDERLİĞİ TEHLİKEDE
Ukrayna'dan Orta Doğu'ya uzanan ateş çemberinde Amerika'nın rolüne vurgu yapılan yazıda ABD'nin küresel alandaki liderliğinin tehlikede olduğu ifade edilen değerlendirmede "Sinir bozucu ve tehlikeli bir yıl olacak." ifadelerine yer verildi.

PUTİN KAZANACAK
ABD'de olaylı geçen son 2 seçimin ardından demokrasi palavrası atmaya devam eden dergi, diğer ülkelerde yapılacak seçimleri hedef aldı. Bazı seçimlerde sahtekarlık olacağını yazan dergi, Putin'in Rusya'da anayasayı yasadışı olarak değiştirdiğini iddia etti. Analizde, "Putin, şüphesiz Rusya'nın cumhurbaşkanı olarak üst üste üçüncü (ve genel olarak beşinci) dönemi kazanacak." denildi.

AFRİKA'DA ASKERİ REJİMLER
Dergi, Asya ve Afrika'da yapılacak seçimlere de değindi. Özellikle Afrika'da yaşanan darbelerin demokrasilerin işleyişinde büyük bir hayal kırıklığına sebep olduğu ifade edildi. "Yapılan anketler, artan sayıda Afrikalının askeri bir hükümete uymaya istekli olabileceğini gösteriyor" değerlendirmesine yer verildi. Dergi, Meksika'da ilk kadın başbakanın seçileceğine iddia etti.

TRUMP ABD İÇİN FELAKET OLUR TEHDİDİ
Donald Trump'ın adaylığının Amerikan demokrasisine zarar verdiğini iddia eden The Economist, "Cumhuriyetçi Parti'nin önceki başkanlık seçiminin sonuçlarını tersine çevirmeye çalışan bir adamı aday göstermesi, Amerika'yı demokratik bir yol gösterici olarak karartıyor. Trump'ın ikinci dönemi, ciddi jeopolitik tehlikelerin yaşandığı bir dönemde Amerika'yı izolasyonist eğilimlere sahip serseri bir top haline getirebilir. Güçlü adamlara, özellikle de Bay Putin'e olan düşkünlüğü, Rusya-Ukrayna çatışmasını 24 saat içinde sona erdirme övünmesinin Ukrayna'nın zararına olacağını gösteriyor. Trump aday olamayabilir ve aday olursa da pekala kaybedebilir. Ancak Trump'ın ikinci dönemine girme ihtimali endişe verici derecede yüksek. Sonuçları demokrasi ve dünya için felaket olabilir." diyerek adeta Amerikan halkına tehditlerle dolu bir mesaj gönderdi.

PARA BİRİMLERİ DÜŞECEK Mİ?
The Economist'in kapak manşetine ilişkin Sabah Yazarı Dilek Güngör de çarpıcı ifadeler kaleme aldı. Güngör, "Resmin iki yanında da yapay zeka ve para birimleri var. Euro, dolar, sterlin, yen grafiğinin aşağı doğru çizilmesi enteresan… Belli ki küresel para birimlerinin değersizleşeceği düşünülüyor." dedi.

Güngör'ün yazısı şu şekilde:

Genelde Türkiye ile ilgili skandal kapaklarıyla ünlüdür İngiliz The Economist dergisi…
Kritik zamanlarda Türkiye'ye saldırır. Bu sefer kapakta Türkiye yok. 2024'te dünyada olacakları çizmişler…
Onlar nereden biliyor demeyin? Dünyadaki tüm yayın organlarının fikirsel arka planları vardır. Ama bu dergi küresel sistemin sesidir. O nedenle de her yılbaşı yaklaşırken kapağına ne koyduğuna bakarım.

Komplo teorisyenleri daha iyi yorumlayacaktır. Ama benim gördüğüm resim şu; küreselcilerin sözcüsü dünyayı ikiye bölmüş… Bir tarafta Rusya ve Çin var, diğer tarafta Ukrayna ve ABD… Ortada da ABD'de yaklaşan seçimleri resmeden sandık… Ortadoğu'da yaşanan vahşet kapakta hiç yok. Eğer ABD'nin 47'nci başkanını belirleyecek olan 5 Kasım 2024'teki seçimlerde eski Başkan Donald Trump kazanırsa Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin 'beyaz güvercin'i uçuracak. Yani savaşı bitirecek. Ama İtalya'nın Başbakanı Giorgia Meloni fotoğrafıyla aynı safta çizilen Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski'nin savaşı sürdürme isteği resmedilmiş…
Kapakta küreselcilerin kafasındaki yeni planlar da var. Misal, yeni cepheler…
Ne bunlar derseniz?
Bence yeni gündem Tayvan ve Orta Amerika-Pasifik… ABD Başkanı Joe Biden ile Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in fotoğraflarının tam arasında iki bölgenin haritalarının konulması tesadüf olamaz. Malum, Tayvan çip üretiminin yüzde 92'sini yapıyor. Bu da Tayvan'ı teknoloji tedarik zinciri için dünyanın en önemli ülkesi haline getiriyor. Ancak çipin üretiminde kullanılan ve stratejik öneme sahip olan galyum ve germanyumun en büyük üreticisi Çin… Dolayısıyla kapakta özellikle ABD ve Çin liderlerinin fotoğraflarının altına değerli madenlerin çizilmesi bu açıdan bakıldığında ilginç… Çip deyip geçmeyin. Bugün her kullandığınız nesnede çip var. O olmazsa oto da, telefon da, TV de üretemiyorsunuz. Diğer haritada ise Çin ve ABD arasındaki rekabetin alanlarından Panama Kanalı var. Şii'nin fotoğrafının yanına elektrikli araç resmi konulmuş… Üzerine de yangını anımsatan fotoğraf… Bu aralar Çin'in elektrikli araç piyasasında esip gürlediğini, Batı'nın rahatsızlığını düşününce 'küreselciler perde arkasında ne planlıyor' diye düşünmeden edemiyor insan… Resmin iki yanında da yapay zeka ve para birimleri var. Euro, dolar, sterlin, yen grafiğinin aşağı doğru çizilmesi enteresan… Belli ki küresel para birimlerinin değersizleşeceği düşünülüyor. Bakalım küreselcilerin planları tutacak mı!"

KAOS TETİKÇİSİ THE ECONOMİST
Öte yandan her yıl tartışmalara konu olan ve çizdiği felaket senaryolarıyla kaos tetikçiliği yapan The Economist'in kapağıyla ilgili birçok değerlendirme yapıldı. Zira derginin yeni yılda neler olacağına dair kehanetlerde bulunduğuna ve bu kehanetlerin en azından bir bölümünün gerçekleştiğine inanılıyor.

ABD'DE İÇ SAVAŞ
Bu sebeple eski yıllardaki kapaklardaki mesajlarda yeniden tartışmalara konu oluyor. Bunlardan ilki ABD'de çıkacak iç savaşı işaret ediyor. 2021 The Economist kapağında gerçekleşmeyen tek şey kaldığı iddia ediliyor. Buna göre, Biden-nükleer savaş ve ABD'nin bölünmesi. 2021 yılında Dergi'nin bunları aynı hizaya koyduğu görülüyor.