Katil İsrail, 7 Ekim'den bu yana Gazze'de yaptığı sistematik soykırımını daha da ileri boyuta taşıyarak Refah'ta sivillerin sığındığı çadırları hedef aldı.
Katil İsrail, 7 Ekim'den bu yana Gazze'de yaptığı sistematik soykırımını daha da ileri boyuta taşıyarak Refah'ta sivillerin sığındığı çadırları hedef aldı.
İsrail ordusunun, Uluslararası Adalet Divanının (UAD) saldırıları durdurma kararı aldığı Gazze Şeridi'ndeki Refah kentinde yerinden edilen Filistinlilerin çadırlarına düzenlediği saldırıda 45 Filistinli hayatını kaybetti. Yaralıların sayısının 249 olduğu saldırıda, yaşamını yitirenlerden 23'ünün kadın, kalanların ise çocuk ve yaşlılardan oluştuğu aktarıldı.
'TÜM SINIRLARI AŞAN BİR KATLİAM'
Filistin Devlet Başkanlığı, İsrail'in Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde yerinden edilmiş Filistinlileri hedef aldığı saldırının "tüm sınırları aşan bir katliam" olduğunu ve uluslararası meşruiyet kararlarına ve özellikle de Uluslararası Adalet Divanı'nın (UAD) kararına bir meydan okuma olduğunu vurguladı.
Filistin Enformasyon Bakanı ve Devlet Başkanlığı Sözcüsü Nebil Ebu Rudeyne, yaptığı açıklamada, "İsrail işgal ordusunun Refah'ta yerlerinden edilenlerin çadırlarını kasıtlı olarak hedef alması, tüm sınırları aşan bir katliamdır ve Filistin halkını hedef alan bu suçların derhal durdurulması için acil müdahaleyi gerektirmektedir" ifadelerini kullandı.
ABD'DEN KIRMIZI ÇİZGİ AŞILMADI AÇIKLAMASI
Katliamın başından bu yana İsrail ile soykırım ortaklığı yapan ABD, Refah'daki vahşet hakkında ABD'nin kırmızı çizgilerini aşan büyük bir kara operasyonu teşkil etmediğini savundu.
ABD Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü John Kirby Refah'taki "son kara operasyonlarının" ABD'nin daha fazla askeri yardımı geri çekmesine neden olmayacağını söyledi.
İsrail'in saldırılarının Biden'ı zor durumda bırakıp bırakmayacağı sorusuna "İsrail'in dünya sahnesinde giderek yalnızlaşması bizim de çıkarımıza değil" yanıtını verdi.
İSRAİL REFAH'I ABD SİLAHLARI İLE Mİ VURDU?
Peki katil İsrail, Refah'ı hangi silahlarla vurdu? Söz konusu soruya ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken'dan kaçamak bir yanıt geldi.
Dünyanın ayağa kalktığı ve "artık yeter" dediği saldırı hakkında sadece "Korkunç olay" ifadesini kullanan Blinken, gazetecilerin "Saldırıda ABD silahı kullanıldı mı?" sorusuna ise kaçamak yanıt verdi.
Blinken, "ABD silahı kullanılıp kullanılmadığını söyleyemem. İsrail, çıkan yangının yalnızca saldırıda kullandığı silahlardan kaynaklanmadığını ve yangının yakındaki bir silah deposundan mı çıktığını belirlemeye çalıştığını söyledi" ifadelerini kullandı.
Öte yandan Blinken Hamas'ın masum sivilleri öldürdüğü ima ederek İsrail'in saldırılarına ölümleri meşru kılmak için 'tasarlanmış saldırılarda sapma olabilir' anlamına gelen şu ifadeleri kullandı:
"Masum sivilleri öldüren teröristlerle mücadele etmek için tasarlanmış sınırlı, odaklanmış, hedefli saldırıların bile, bu tür operasyonların bile korkunç, dehşet verici, istenmeyen sonuçlara yol açabileceğini düşünüyorum"
NEW YORK TİMES'TAN BOMBA İDDİA
Öte yandan ABD merkezli New York Times gazetesi, saldırı sonrası kullanılan mühimmatın kalıntılarının ABD üretimi "GBU-39'a ait olduğunu" ve bu bombanın ABD'de "tasarlanıp üretildiğini" belirtti.
Gazete, bombanın cinsinin "GBU-39'u hedefe yönlendiren kanatçıkları kontrol eden kuyruk çalıştırma sistemi" ve "benzersiz cıvata deseni" gibi unsurlar sayesinde tespit edildiğini söyledi.
Bombanın kalıntılarında "81873" ile başlayan bir dizi numaraya ulaşıldığını aktaran gazete, bu numaraların ABD hükümeti tarafından GBU-39 da dahil olmak üzere bombalar için parça tedarik eden Colorado merkezli bir firmaya verilen "benzersiz tanımlayıcı kod" olduğunu belirtti.
GBU-39'UN ÖZELLİKLERİ NELER?
1990'dan beri çalışmaları devam eden GBU-39 ABD menşeili bir hava bombasıdır. Toplam boş ağırlığı 129 kg. 23 kg'lık patlayıcıları taşıyabiliyor. Söz konusu bomba 2006'da ABD envanterine girdi. Üretiminden Boeing sorumlu. GBU-39 iki metrelik betonu bile delebiliyor.