Sema Ramazanoğlu, konuşmasına Diyarbakır Sur'da şehit olan askerlere rahmet dileyerek başladı.
Eşitlik ilkesi çerçevesinde, kadına yönelik çalışmalar başta olmak üzere tüm hizmetleri, cins ve ırk ayrımı yapmadan gerçekleştirdiklerini dile getiren Ramazanoğlu, yaptıkları tek ayrımcılığın "pozitif ayrımcılık" olduğunu kaydetti.
Kadına yönelik şiddetle mücadele çalışmalarını "sıfır tolerans" ilkesiyle yaptıklarına dikkati çeken Ramazanoğlu, insani yardımlar konusunda da ana hedeflerinin, "Balık vermek değil balığı tutmayı öğretmek" olduğunu anlattı.
Dezavantajlı çocuklara yönelik aile bakım modeli sistemleri geliştirdiklerini, mülteci, istismar mağduru çocuklar için de özel program ve uygulama merkezlerinin olduğunu dile getiren Ramazanoğlu, korumaya muhtaç çocuklar için ise Ev Tipi Bakım Sistemi'ni tamamladıklarını söyledi.
KADINLARIN SİYASETTEKİ YERİ
Ramazanoğlu, kadınların toplumda yer alması ve belli bir temsilde olması için hem sivil toplum kuruluşları hem de siyaset alanında yıllarca mücadele verdiğini belirterek şunları kaydetti:
"Siyasette kadınların sadece belli bakanlıklara hizmetle hapsedilmesini de asla doğru bulmuyorum. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı görevini, iyi bir baba ve koca olan birisinin de çok iyi yapacağına yürekten inanıyorum. Ama aynı şekilde iyi yetişmiş ve siyasette de mesafe almış bir kadının siyasette iyi bir Dışişleri, Sağlık, Ekonomi veya herhangi bir bakan da olabileceğini söylüyorum, evet, başbakan da. Türkiye'de bunun örneğini yaşadık. O yüzden Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı konuşulurken 'Bir kadın burada var, bir kadın burada hizmet ediyor o kadın üzerinden' tanımlamasını doğru bulmuyorum. Burada, benim Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olmam bir kadından öte siyasete emek vermiş, mesleğinde belli kariyere gelmiş, STK'larda kadın, çocuk ve insanları hakları konusunda yıllarca emek vermiş, çalışmış birisi olarak burada bakanlık yapıyorum. Yoksa bir kadın olarak burada bakanlık bana tevdi edilmiş olduğunu düşünmüyorum."
Toplumsal cinsiyet eşitliğine yönelik farkındalığın artırılması konusunda ise bugüne kadar ilgili bakanlıklar ve kurumlar işbirliğinde 71 bin polis, 65 bin sağlık personeli, 47 bin 566 din görevlisi, 326 aile mahkemesi hakimi ve cumhuriyet savcısı, 250 mülkiye müfettişi, 190 kaymakam adayı, 60 Radyo ve Televizyon Üst Kurulu uzmanı, 47 bin 566 Diyanet İşleri Başkanlığı mensubu, 3 bin 764 Milli Savunma Bakanlığı silahlı kuvvetler personelinin eğitildiğini dile getiren Ramazanoğlu, ayrıca Milli Savunma Bakanlığı ile yaptıkları protokol ile 169 bin 598 acemi ve usta er ve erbaşın eğitildiğini, her yıl silah altına alınan 450 bin erbaş ve erlere yönelik şiddetle mücadele ders ve seminerlerinin devam ettiğini aktardı.
GÖÇ DAİRESİ KURULUYOR
Bakan Ramazanoğlu, Türkiye'nin uzun yıllardır terörle mücadele ettiğini, AK Parti hükümetleri döneminde ilk defa terör mağduru sivil vatandaşlara maaş bağlandığını ve istihdam hakkı tanındığını, bu kapsamda 2 bin 869 mağdurun kamuda istihdam edildiğini, toplam 5 bin 502 mağdura hizmet verdiklerini söyledi.
Suriyelilere yönelik 25 barınma merkezinde psiko-sosyol destek hizmeti verildiğini dile getiren Ramazanoğlu, meslek edindirme kursları kapsamında talep edenler için özellikle kadınlara yönelik Türkçe eğitim verdiklerini kaydetti.
Ramazanoğlu, "Bakanlığımız bünyesindeki Aile ve Toplum Hizmetleri Genel Müdürlüğü içerisinde bir göç dairesi kuruyoruz. Çalışmalarını başlattık" dedi.
Avrupa Birliğinin, Suriyeli mülteciler için Türkiye'ye yapacağı 3 milyar avroluk yardımın nasıl kullanacağı hakkında ise Ramazanoğlu, "Bu paranın bir kısmı Bakanlığımız üzerinden kullanılacak. Bu para ile neler yapacağız? Bunun miktarı daha sonraki aşamalarda konuşulacak ama şu anda 'Takribi 150 milyon avro olabilir' diye konuşuluyor. Kesinleşmiş bir şey yok. Özellikle kadınların mesleki eğitimi, 0-6 yaş grubu çocukların anaokullarında bulunmaları ve temel beslenmeleri konusunda takviye edilmeleri, sağlık giderlerini karşılanması gibi birçok konuda destek olunulacak" ifadesini kullandı.
"DİYARBAKIR'DA 373 HANEDEKİ 3 BİN KİŞİYLE TEK TEK GÖRÜŞÜLDÜ"
Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde terör saldırısı nedeniyle oluşan mağduriyete yönelik ise Ramazanoğlu, "Bölgedeki yaşanan olaylar nedeniyle vatandaşların ihtiyaçları Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma vakıflarınca anında giderilmektedir. Bu vakıfların, vatandaşlarımızın barınma, gıda ve diğer temel temel ihtiyaçlarının karşılanmasında kullanması amacıyla yaklaşık 17 milyon lira kaynak ayrılmıştır" diye konuştu.
Ramazanoğlu, bölgedeki 16 kentte 19 bin 730 çocuğun sosyal ve ekonomik destek hizmetinden yararlandığını, ailelere yönelik psiko-sosyal destek hizmeti kapsamında ise Diyarbakır'da şu anda 373 hanedeki 3 bin kişiyle tek tek görüşüldüğünü söyledi.