Uluslararası Af Örgütü Ortadoğu ve Kuzey Afrika Direktör Yardımcısı Magdalena Mughrabi, Mursi'nin hayatını kaybetmesinin ardından açıklama yaptı.
Mursi'nin ölümünü "oldukça şok edici" olarak yorumlayan Mughrabi, bu durumun Mursi'nin hapishanede gördüğü muameleye ilişkin ciddi sorular doğurduğunu kaydetti.
Mughrabi, "Mısırlı yetkililer, Mursi'nin hapishanedeki koşulları, sağlık hizmetlerine erişimi ve ölümüne acilen tarafsız, derinlemesine ve şeffaf bir soruşturma emri vermeli." çağrısında bulundu.
Mısırlı makamların, bir tutuklu olarak Mursi'nin sağlık hizmetlerine erişimini sağlamakla yükümlü olduğunu vurgulayan Mughrabi, Mursi'nin 6 yıllık hapishane hayatı boyunca dış dünyayla ilişkisinin kesildiğinin, ailesiyle avukatlarıyla ve doktorlarla kısıtlı oranda görüştüğünün altını çizdi.
Mughrabi, Mısır'ın hapishane koşulları, işkenceler ve mahkumlara kötü muamele hususunda kötü bir geçmişi olduğunu anımsatarak, "Bu durumda yetkililerin, bu tür bir kötü muamelenin Muhammed Mursi'nin ölümüne katkı sağlayıp sağlamadığının belirlenmesi ve Mursi'nin haklarını ihlal edenlerden hesap sorulmasının sağlanması için bir soruşturma açılmasını daha da hayati bir öneme getiriyor." değerlendirmesinde bulundu.
MAHKEME SALONUNDA ŞEHİT OLMUŞTU
Mısır'da temmuz 2013'te askeri darbeyle görevden uzaklaştırılan ve bugün kamuoyunda "Hamas adına casusluk" olarak bilinen dava için hakim karşısına çıkarılan 67 yaşındaki Mursi, mahkeme salonunda vefat etti.
Muhammed Mursi, eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'i istifaya zorlayan 2011 yılındaki halk devriminin ardından, 2012'de ülke tarihinde demokratik yollarla göreve gelen ilk cumhurbaşkanı olmuştu. Mursi, 3 Temmuz 2013'te dönemin Savunma Bakanı ve ardından cumhurbaşkanı olan Abdulfettah es-Sisi tarafından gerçekleştirilen askeri darbeyle görevinden uzaklaştırılmıştı.