Whitlow, 21 Mayıs'ta siber saldırının belirlenmesinden sonra şirketin güvenlik ekibinin ''neredeyse hemen'' aldığı koruyucu önlemle herhangi bir müşteri, program ve personel verisinin riske atılmadığını, yüksek güvenlik seviyesi sürdürülmekle birlikte hedef alınan enformasyon sistemleri şebekesine personel girişini düzeltmek için gece-gündüz çalıştıklarını belirtti.
Pentagon'dan Hava Kuvvetlerinde görevli Yarbay April Cunningham da siber saldırının etki alanına karar vermek için şirketle ortak hareket ettiklerini açıkladı. Cunningham, ''Vakanın Pentangon'a etkisi minimum seviyede ve herhangi bir aksi etki beklemiyoruz'' dedi.
ABD İç Güvenlik Bakanlığı (DHS) yetkilisi Chris Ortman, DHS ve Pentagon'un veri ihlalinin boyutunu belirlemeye uğraştığını, ''daha fazla riski azaltmak ve saldırılara çözüm yolu bulmak amacıyla çeşitli tavsiyelerde bulunmak için uygun verileri analiz etmede'' Lockheed Martin'e yardım etmeyi önerdiklerini kaydetti.
Milyarlarca dolarlık silah sistemleri ve savaş gemilerinin yanı sıra F-16, F-22 ve F-35 savaş uçaklarının üreticisi Lockheed Martin'in sistemleri, şu anda kullanılanların yanı sıra geliştirme aşamasındaki silah sistemleriyle ilgili teknik verileri kapsıyor.
Lockheed Martin'in yanı sıra diğer ABD'li savunma şirketlerinin şebekelerine siber saldırılar olduğuna ilişkin iddialara Pentagon'un iki numaralı tedarikçisi Boeing ve üç numaralı tedarikçisi Northrop Grumman, şirket güvenliğiyle ilgili konulara girmeyecekleri bilgisini verdi.
Siber güvenlik uzmanlarına göre, bu tür siber saldırılar, virüslü bir PDF eki bulunan e-postalar ya da internet sitelerinde belirli bağlantılara tıklama yoluyla ''mızrak hedefli yemleme'' olarak adlandırılan ''spear-phish'' e-postalarla yapılıyor.
Bilgisayar korsanları 2009 yılında, Lockheed Martin'in, 380 milyar dolarlık F-35 savaş uçağı projesiyle ilgili verilerin tutulduğu bilgisayarlara siber saldırılar düzenlemişti.
Geleceğin savaş uçağı olarak adlandırılan F-35 Müşterek Taarruz Uçağı (JSF) projesinde Türkiye de yer alıyor.