"New Zealand Herald" gazetesinin haberine göre, ülkedeki cezaevlerinden sorumlu kurumun yöneticisi Christine Stevenson, yaptığı açıklamada, mektubun gönderilmesine izin verilmesinin hata olduğunu belirterek özür diledi.
Stevenson, mektubun yayımlanmasının terör saldırılarından etkilenen kişilerde yol açtığı rahatsızlıktan dolayı üzüntü yaşadığını söyledi.
Tarrant'ın mektubunun hükümet için utanca neden olduğunu vurgulayan Başbakan Jacinda Ardern ise saldırganın reklamını yapmamak için adını söylemeyeceğine yemin ettiğini dile getirdi.
Mektubun gönderilmesine izin verilmemesi gerektiğini kaydeden Ardern, "Bütün Yeni Zelanda vatandaşlarının, bu kişinin nefret dolu mesajını parmaklıkların arkasından paylaşamaması gerektiğine dair beklentisi olduğunu düşünüyorum." dedi.
Terör saldırısının faili Brenton Tarrant'ın hücresinden 6 sayfalık propaganda içerikli mektup gönderdiği ortaya çıkmıştı.
PROPAGANDA YAPTI
Rusya'da "Alan" isimli birisine gönderildiği ve internette "4chan" isimli forum sitesinde yayımlanan mektubunda Tarrant'ın "büyük çatışma"nın yaklaştığını söylediği ve silahlanma çağrısı olarak anlaşılabilen bir dil kullandığı kaydedildi.
Tarrant'ın, mektubunun ele geçirilmesi halinde aleyhine kullanılabileceği gerekçesiyle hislerinden ve pişmanlıklarından bahsedemeyeceğini yazdığı bildirildi.
Öte yandan, ana muhalefetteki Ulusal Parti sözcüsü David Bennett, hükümetin mektubun cezaevinden nasıl gönderildiği konusunda açıklama yapması gerektiğini belirterek, "Bu adam, Yeni Zelanda tarihinin en ağır suçlarından birini işlemekle suçlanıyor." ifadesini kullandı.
Norveç'in Barum şehrinde Afganlara ait El-Nur İslam Merkezi Camisi'ne cumartesi günü düzenlenen saldırının faili 21 yaşındaki Philip Manshaus'un saldırıyı gerçekleştirmeden önce sosyal medya hesabından "Irksal savaşı gerçek hayata taşımalıyız." ifadesini kullandığı, Brenton Tarrant tarafından seçildiğini belirttiği öne sürülmüştü.