Öğrencilerin son 5 yıla ilişkin Türkçe dersindeki verilerini, sahadan idarecilerin ve öğretmenlerin görüşlerine de başvurarak masaya yatırdık. Çok güçlü veri sağlayan araştırma sonuçlarımız, Türkçe dersi ile ilgili aldığımız önlemlerin bir ihtiyaç, bir gereklilik olduğunu ortaya koydu. Türkçe dersleri bundan sonra üzerinde en çok durduğumuz konuların başında gelecek."
Araştırmaların, Türkçe dilinde ifade becerisi yüksek öğrencilerin diğer derslerde de yüksek başarı elde ettiğini gösterdiğini vurgulayan Seçer, "Türkçe için arzuladığımız başarı seviyesi, rastgele aldığımız bir karar değil. Bu konuyla ilgili hedefimiz, ileride öğrencilerimizin öğrenim hayatına sirayet eden öğrenme kayıplarını en aza indirgemek." diye konuştu.
"3-6 YAŞ ARASINDAKİ TÜRKÇE SÖZ DAĞARCIĞINI ARAŞTIRIYORUZ"
Zarife Seçer, Türkçe dil becerisi ile ilgili aldıkları diğer çalışmalarla ilgili de bilgi vererek, özellikle 3-6 yaş grubundaki çocukların dil becerilerini desteklemeye yönelik Türkçe Söz Varlığı Projesi'ni yürüttüklerini bildirdi.
Bir grup akademisyenle bu yaş grubundaki çocukların kelime dağarcıklarını araştırdıklarını anlatan Seçer, "Bu yaş grubunda ilk kez dil becerilerine ilişkin bir araştırmaya başladık. Dil öğretiminde 'sihirli yıllar', okul öncesi dönemdir. 36 aylıktan itibaren çocukları okul öncesi eğitim kurumlarına kabul ettiğimizden 3-6 yaş aralığını araştırıyoruz. Teknolojinin yanlış kullanımının bu yaş grubunda da olumsuz etkiler yarattığını öngörüyoruz." ifadelerini kullandı.
Seçer, tüm kademelerde müfredat güncelleme çalışmaları da yürüttüklerini ve bu araştırma sonuçlarına uygun şekilde programlarda güncelleme yapacaklarını sözlerine ekledi.