Geçen yılki kur saldırısının ardından dengelenme sürecine giren ekonomide toparlanma her geçen gün belirginleşiyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın koordinatörlüğünde uygulanan Yeni Ekonomi Programı ile başta enflasyon ve cari açık olmak üzere tüm makro verilerde sağlanan iyileşme, uluslararası finans çevrelerinin de dikkatini çekerken, toparlanmanın yansımaları piyasalarda da kendini gösterdi. Borsa İstanbul ve faizde, geçen yılki finansal saldırı öncesindeki rakamlara dönülürken, reel sektöre ilişkin göstergeler de üçüncü çeyrekte toparlanmanın güçlendiğini ortaya koydu.
BÜYÜMEYE GERİ DÖNÜŞ
Ekonomi yönetiminin, içerideki tüm olumsuz algı operasyonlarına rağmen kararlı bir şekilde uyguladığı politikalar, Türkiye'nin cari açıkta yıllık bazda tarihinin en büyük fazlasını vermesini sağladı. Geçen yılın ekim ayında yüzde 25'i ayan enflasyon ise, ağustosta yüzde 15'e inerken, bu ay tek hanenin görülmesine kesin gözüyle bakılıyor. Ekonominin, üçüncü çeyrekte ayağa kalktığı rakamlara yansıdı. Kapasite kullanım oranı çeyreklik bazda yüzde 76.3'e çıkarken, Ekonomik Güven Endeksi ile Reel Kesim Güven Endeksi de önceki çeyreklere göre yönünü yukarı çevirdi.
FAİZLER DÜŞÜYOR
Ekonomide sağlanan istikrar ve Merkez Bankası'nın son iki Para Politikası Kurulu toplantısında gerçekleştirdiği 7.5 puanlık faiz indirimi piyasalarda da etkisini gösterdi. 2 yıllık tahvilin faizi yüzde 14.13 ile 18 Nisan 2018'den bu yana en düşük seviyeye geriledi. 10 yıllık tahvilin faizi de yüzde 13.93'e gerileyerek 9 Mayıs 2018'den bu yana en düşük seviyeye indi.
Ekonomideki toparlanmanın en belirgin işaretlerinden biri borsada gözlendi. Borsada endeks 22 Mayıs'tan bu yana yüzde 25.6 yükseldi. Bu hafta 106 bini geçen endeks 28 Mayıs 2018'dan bu yana en yüksek seviyeye çıktı. Borsa İstanbul, son bir hafta ile 3 ayda dünyanın en fazla yükselen piyasası oldu. Özellikle bu haftanın son işlem gününde 1 milyar TL'nin üzerinde yabancı girişi olduğu gözlendi. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun kredilerle ilgili yaptığı son düzenleme ve faizlerdeki düşüşün devam edeceği beklentisi banka hisselerine ilgiyi zirveye taşıdı.
Kredi faizlerindeki gerileme, kredi kanallarını da açtı. 28 Haziran'da yüzde 27.27 olan ticari kredilerin yıllık ortalama maliyeti 20 Eylül itibarıyla yüzde 16.7'ye idi.
GÖZLER YEP VE BÜTÇEDE
Ekonomi gündeminde gözler, Yeni Ekonomi Programı'na (YEP) ve 2020 yılı merkezi yönetim bütçesine çevrildi. Ekonominin yol haritası niteliği taşıyan YEP'in önümüzdeki bu hafta Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak tarafından açıklanması bekleniyor. YEP ile 2020-2022 dönemine ilişkin enflasyon, istihdam, büyüme, ihracat, cari açık gibi temel makro göstergeler belirlenmiş olacak. Genel ekonomik koşulların gerekleri doğrultusunda hazırlanan planda, temel ekonomik büyüklüklerin yanı sıra, makro politikalar, ilkeleri ve hedefler de yer alacak.
Özel sektör için de öngörülebilirliği artıracak program, son yıllarda sosyal ve ekonomik alanda sağlanan gelişmelerin daha sağlam bir zeminde sürdürülmesi suretiyle güven ve istikrara katkıda bulunacak. YEP'in açıklanmasıyla 2020 yılı merkezi yönetim bütçesine ilişkin süreç de belli bir noktaya getirilecek. YEP ile uyumlu olmak üzere gelecek 3 yıla ilişkin toplam gelir ve gider tahminleriyle hedef açık ve borçlanma durumu, kamu idarelerinin ödenek teklif tavanlarını içeren Orta Vadeli Mali Plan da Resmi Gazete'de yayımlanacak.
BÜTÇE SÜRECİ BAŞLAYACAK
Program ve mali plan yayımlandıktan sonra kamu idarelerinin bütçe tekliflerini ve yatırım programını hazırlama sürecini yönlendirmek üzere, bütçe çağrısı ve yatırım genelgesi de yine Resmi Gazete ile ilan edilecek. Merkezi yönetim bütçe kanun teklifinin de 17 Ekim'e kadar TBMM'ye sunulması öngörülüyor.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin ikinci bütçesi, TBMM'de komisyonlarda ve Genel Kurulda yapılacak görüşmelerin ardından 1 Ocak'tan itibaren uygulanmaya başlanacak. Önümüzdeki yıla ilişkin yatırım programı da yine ocak ayı içinde açıklanacak. Öte yandan kamu kaynaklarının kullanımının etkinliğini takip etmek, şeffaflığı ve hesap verebilirliği sağlamak amacıyla program bütçeleme sistemine geçilmesi için de hazırlıklar yürütülüyor.
ENFLASYON TEK HANEYE İNECEK
Geçen yılki kur saldırısının ardından, Ekim 2018'de yüzde 25.24'e yükselen, Yeni Ekonomi Programı kapsamında devam eden dengelenme süreci ile geçen ay yüzde 15.01'e gerileyen enflasyonda, eylül rakamları 3 Ekim'de açıklanacak. Banka ve aracı kurumların araştırma departmanlarının tahmin ortalaması, enflasyonun eylülde aylık bazda yüzde 1.3 olarak gerçekleşmesi, yıllık bazda ise yüzde 9.63 ile Haziran 2017'den bu yana en düşük seviyeye gerileyeceği yönünde... Eylül ayı enflasyon rakamlarının belli olması sonrası, gözler son iki toplantısında faiz indirimine giden Merkez Bankası Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısına çevrilecek. PPK, 24 Ekim'de toplanacak ve faiz kararını açıklayacak. Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal da yılın son Enflasyon Raporu'nu 31 Ekim'de duyuracak.
KREDİ KARTI FAİZLERİ İNDİRİLDİ
25 Temmuz'dan bu yana iki toplantıda politika faizini 7.5 puan indiren Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, (TCMB) Türk Lirası ve yabancı para cinsinden kredi kartı işlemlerinde uygulanacak aylık azami akdi faiz oranları ile gecikme faiz oranlarını da indirdi. Türk Lirası cinsinden kredi kartı işlemlerinde uygulanacak aylık azami akdi faiz oranı yüzde 2'den 1.60'a, Türk Lirası cinsinden kredi kartı işlemlerinde uygulanacak aylık azami gecikme faiz oranı ise yüzde 2.4'ten 2'ye indirildi.