Çin dışında, Hindistan dahil Güney Asya ülkelerinin de genç nüfusları ve sürekli artan teknolojik know-how birikimleri ile yüksek büyüme performansları gösterdiğini aktaran Cohen; Batıda Türkiye ve Arap Yarımadası ile başlayıp Doğuda Japonya ve Yeni Zelanda'ya uzanan ve Kuzeyde Rusya'dan Güneyde Avustralya'ya ulaşan 'Asya Ekonomik Bölgesinin' şimdilerde küresel üretimin yüzde 50'sini gerçekleştirdiğini vurguladı ve ekledi:
"2015-2030 döneminde oluşacağı tahmin edilen 30 trilyon dolarlık orta sınıf tüketimi büyümesinin sadece 1 trilyon dolarının Batı ülkelerinden gelmesi bekleniyor... Gelecek on yıllarda dünya ekonomisinin ABD merkezli ve dolar hakimiyetinde olan bir sistemden Asya'nın daha fazla güç sahibi olduğu yeni bir sisteme geçeceğini düşünüyoruz. Para alanında bu, muhtemelen doların diğer para birimleri ve altın gibi emtialardan oluşan bir döviz sepetine karşı değer kaybedeceği anlamına geliyor."
DOLAR KÜRESEL HAKİMİYETİNİ ÇOKTAN KAYBETMEYE BAŞLADI
Küresel merkez bankalarının rezervlerinde tuttukları dolar miktarına bakıldığında değişimin çoktan başladığının görülebileceğini belirten Cohen, özellikle 2008 Krizi sonrasında dünya merkez bankalarının rezervlerindeki dolar miktarının yüzde 64'lerden yüzde 55'lere gerilediğini belirtti.
Ayrıca Euro'nun tedavüle girdiği 1999 yılından bu yana ilk defa dünya merkez bankalarının aynı anda dolar satıp euro aldıklarına dikkat çeken Cohen küresel merkez bankalarının altın alımlarının da rekor seviyeye yükseldiğini vurguladı.
Stratejist Cohen, "2018 yılında altın, merkez bankalarından 1971'den bu yana en yüksek talebi gördü. Arka arkaya dört çeyrek dönem yaşanan altın alımları ise kayıtlarda yer alan en yüksek rekor seviyeye ulaştı. Bizce bu mantıklı: Kendisini destekleyen insanlar arasında sürdürdüğü binlerce yıllık güven ile altın istikrarlı bir değer kaynağı." dedi.
"Ticaret Savaşları" gibi politikaların dünyada dolar kullanımını daha da azaltabileceğini ve her geçen gün farklı ülkelerin doları dışlayan yeni ödeme sistemleri geliştirdiğini anlatan Cohen, bankanın müşterilerini de şöyle uyardı:
"Müşteri portföylerini tanıdığımızda bir çoğunun bizim 'tedbirli' olarak düşüneceğimizden daha fazla dolar pozisyonu tuttuklarını görüyoruz. Ekonomik döngünün bu noktasında portföylerin bu alanının daha çeşitlendirilmiş olması gerektiğine inanıyoruz. Bir çok durumda muhtemelen bizim tavsiyemiz diğer G10 Para birimlerine, Asya para birimlerine ve altına daha fazla ağırlık vermek olacaktır."
DOLAR KURU BUGÜN NE KADAR?
Merkez Bankası faiz kararı açıklanmadan hemen önce 6,0555 seviyelerinde hareket eden dolar/TL bugün, 6,11 ile mayıs 2019'dan beri en yüksek seviyesini gördü.
Kur, bugün 6,11'in üzerinde seyrini sürdürüyor.
Euro/TL ise 6,60 civarında yer alıyor.
Teknik açıdan dolar/TL için 6,00 seviyesinin destek konumunda bulunduğunu ifade eden uzmanlar, 6,10 seviyesinin direnç olarak öne çıktığını kaydetti. Uzmanlar bugün yurt içinde sakin bir veri gündeminin olduğunu belirtirken yurt dışında Euro bölgesinde yıllık TÜFE rakamları ile Suriye'ye ilişkin gelişmelerin takip edileceğini bildirdi. Gece yarısı kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Türkiye'nin kredi notunu açıklayacak. Uzmanlar Fitch'in Türkiye'nin kredi notunu 'BB-', görünümünü ise 'Durağan' olarak koruyacağı tahmininde bulundu.
DOLAR KURU TAHMİNİ
Merkez Bankası tarafından yayımlanan duyuruda 2020 yılı sonunda dolar kurunun 6.41 olacağının beklendiğine, Ocak 2021 'de ise 6,43 TL olacağına yer verildi. Açıklama şu şekilde;
"2020 yıl sonu döviz kuru (ABD Doları/TL) beklentisi bu anket döneminde 6,41 TL olmuştur. 12 ay sonrası döviz kuru beklentisi ise bir önceki anket dönminde 6,35 TL iken, bu anket döneminde 6,43 TL olarak gerçekleşmiştir"
DOLAR NEDİR?
Amerikan doları, Amerika Birleşik Devletleri'nin resmî para birimidir. ABD doları diye de adlandırılır. Dünyada en yaygın kullanılan dövizdir. 2004 yılında dünyada dolaşımda yaklaşık 950 milyar Amerikan doları olduğu tahmin edilmektedir. Bu miktarın 2/3'ü ABD dışındadır