Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, açıklanan tüm öncü göstergelerin en kötünün geride kaldığını gösterdiğini belirterek,
"Bu, ekonomideki toparlanmanın yılın üçüncü çeyreğinde güçlendiğini ve kesintisiz devam ettiğini gösteriyor" dedi. Bloomberg'in sorularını yanıtlayan Albayrak, yılın ikinci yarısındaki toparlanmanın
'V' şeklinde olmasını beklediğini ifade etti.
2021'DE % 5'İN ÜZERİ BÜYÜME
Son iki yılda yaşanan kur saldırıları ve Kovid-19 salgını nedeniyle ekonominin potansiyelinin altında büyüdüğüne işaret eden Albayrak,
"Birçok firma, sabit sermaye yatırımlarını ve kapasite artırıcı projelerini; hane halkı da büyük harcamalarını erteledi. Bu ertelenmiş yatırımların ve talebin de etkisiyle, eğer salgında büyük bir ikinci dalga ile karşılaşmazsak, 2021'de yüzde 5'in oldukça üzerinde bir büyüme oranını yakalayacağız" dedi. Ekonomik aktivitenin kademeli ve istikrarlı bir şekilde normal seyrine döneceğini anlatan Albayrak,
"2020'yi dünyadan pozitif ayrışarak tamamlayacağız. 2021 yılının da kapsayıcı ve sürdürülebilir bir yapıyla potansiyelimize yaklaştığımız bir yıl olması konusunda kararlıyız" diye konuştu.
DİNAMİK SÜREÇ
Merkez Bankası'nın marttan itibaren sağladığı likidite desteğinin önemli bir kısmını geri çekmesini, kamu bankalarının kredi desteklerini yeniden olağan duruşa almalarını, BDDK'nın aktif rasyosu uygulamasında gevşemeye gitmesini normalleşme adımları olarak değerlendirmek gerektiğine işaret eden Bakan Albayrak, şöyle konuştu:
"Normalleşme dönemine girildiğinde bu tedbirleri gevşettik. Bizler ekonomi politikalarımızı günlük kur ve faiz gelişmelerine bakarak almıyoruz. Doğru zamanda doğru adımları atarak toplumumuzun refahını artırmayı ve korumayı hedefliyoruz." Albayrak, gerektiği anda hızlı adımları günün koşullarına göre attıklarını, dinamik süreç yönetimi yaptıklarını anlattı.
PANDEMİ ETKİSİNİ SINIRLADIK
Pandeminin ekonomik etkilerini beklentilerin ötesinde sınırlamayı başardıklarını söyleyen Albayrak,
"Bütçe performansımız bütün gelişmekte olan ülkelerden daha iyi, ilave fonlama ihtiyacımız da görece çok daha az. Mevcut durumda toplam ve yabancı para cinsinden likiditemiz, pandemi öncesi planladığımızın çok üzerinde, oldukça güçlü seviyelerde ve yıl boyunca bu şekilde devam etti. Bu güçlü likidite pozisyonumuz sayesinde de borçlanma konusunda herhangi bir aciliyeti kesinlikle hissetmiyoruz" dedi.
5-10 YIL VADELİ MENKUL KIYMET
Toplam borç stoku içerisinde y
abancı para borcun pay gelişimini yakından takip ettiklerini söyleyen Albayrak, şöyle konuştu:
"Yabancı para borcun payında dramatik bir değişim görmüyoruz. Örneğin bugünkü seviyeler pandemi dönemi öncesinde mart sonu seviyelerle hemen hemen aynı. İhracına bir süredir ara verdiğimiz 5 ve 10 yıl vadeli sabit faizli TL menkul kıymet ihraçlarına tekrar başlayacağız."
SWAP DIŞINDA DA BİRÇOK KALEM VAR
Uygun koşullar altında uluslararası rezervlerin artırılmasının
Merkez Bankası'nın önceliği olmaya devam edeceğini anlatan Bakan Albayrak,
"Para ve döviz kuru politika uygulamaları nedeniyle rezerv verilerinde dalgalanmalar yaşanabilir. Swap işlemleri haricinde TCMB rezervlerini artırıcı ya da azaltıcı yönde etki yapan birçok kalem bulunmaktadır. Her dönemin gereğini yerine getirerek gerek finansal istikrarı, gerekse ihtiyaç duyulan ekonomik aktivitenin devamlılığını sağlayacak tüm politikalar koordineli bir şekilde hayata geçirilecektir" dedi.
TÜKETİMİN YÜZDE 30'UNU KARŞILAR
2023'te ilk gazı sisteme, şebekeye verecek şekilde plan yaptıklarını anlatan Albayrak,
"Bunu takip eden birkaç yıl içinde plato seviye üretime ulaşmayı hedefliyoruz. Bu seviyelerde üretim ile şu anki tüketimimizin yüzde 30'unu karşılamayı hedefliyoruz" dedi. TPAO'nun arkasında devletin Hazine'sinin olduğunu aktaran Albayrak,
"Şu an için dış finansman önceliklerimiz arasında değil. Ama tabii ki bunu da düşünebiliriz" mesajı verdi.
FIRSATA ÇEVİRECEĞİZ
Pandemi kaynaklı bu küresel krizi ülke açısından fırsata dönüştüreceklerini söyleyen Bakan Albayrak,
"Yeni dönemde Türkiye'nin 'güvenilir tedarikçi ülke' olarak dünya ekonomisinde yükselişini hızlandıracağız" dedi.