TCMB'den faiz oranlarına ilişkin yapılan duyuruda, Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu başkanlığında toplanan Para Politikası Kurulu'nun, politika faizini 200 baz puan indirerek yüzde 16'ya düşürdüğü kaydedildi.
Duyuruda, küresel iktisadi faaliyette yılın ilk yarısında yaşanan toparlanmaya rağmen yakın dönemde açıklanan güven endeksleri ve salgının etkisiyle gerilemeye başladığı belirtildi.
"HATA DEĞİL TERCİH"
Sabah yazarı Dilek Güngör, kritik kararın gerekçelerini ve olası sonuçlarını yazdı.
İşte Dilek Güngör'ün bugünkü köşesinden öne çıkanlar:
Biliyorum, herkesin canı burnunda...
Merkez Bankası'nın 2 puanlık faiz indirim kararından sonra döviz kurları fırladığı için haklı olarak diyorlar ki, 'ülkeyi ateşe attılar', 'intihar ettiler', 'akılsızlık yaptılar'.
Bundan sonra yazacaklarıma bu arkadaşlardan çok tepki geleceğini biliyorum.
Ancak bu kararın akılsızlıkla yapılmış bir hata değil tercih olduğunu düşünüyorum.
Dilim döndükçe izah edeyim...
Evet, herkesin 50 ya da 75 baz puan indirim beklediği ya da pas geçeceğini sandığı Merkez Bankası faizde şok bir indirim yaptı.
***
Peki ya neden?
Bunu salt faiz hassasiyetiyle açıklamanın doğru olmadığı kanaatindeyim.
Belli ki, dünyanın sıra dışı günlerden geçtiği günlerde hükümet ihracatın ve üretimin artması, artan yatırım iştahının yüksek faizle gerçekleştirilememesi, iç piyasaya üretim yapan ve TL ile borçlanan kesimin desteklenmesi için bir makas değişikliği yapıyor.
Diyebilirsiniz ki, kur yükseldikçe ihracatçının da maliyeti artıyor.
Haklısınız...
Ama döviz yükseldikçe ithalat pahalılaştığı için ihracatçı içerideki ikame malları araştırmaya başlıyor. Son dönemde Türkiye'ye siparişler arttıkça iş dünyasının kapasite artırımı ya da ek yatırım yapma ihtiyacı oluyor. Bunu da yüksek faizle yapmakta zorlanıyorlar.
Önümüzdeki haftadan itibaren Merkez Bankası'nın faiz indirimlerinin piyasaya yansımaya başlayacağını düşünüyorum.
Bankaların ticari ve bireysel kredilerde faiz düşüşlerini peş peşe görebiliriz.