Son zamanlarda, konut sahibi olma veya yatırım yapma niyetinde olanlar, maliyetinin daha düşük olması nedeniyle 'hisseli' tapulu konutlara yönelmeye başladılar. Ancak, bu tür tapuların ciddi riskler içerdiği unutulmamalıdır. Kimi insanlar bu risklerin farkında olmayabilirken, kimileri de bilerek bu riskleri göze almaktadır. Siz "ev sahibi oldum" derken, satın aldığınız hisse tapulu daireniz, kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamına girdiğinde aniden evsiz kalabilirsiniz.
Gayrimenkul uzmanları, bu konuda, "Belediyeler zaman içinde imar planlarını değiştirebiliyorlar. Bir zamanlar üzerinde bina bulunan bir arazi, günümüzde yeşil alan veya okul arazisi olarak imar planına geçmiş olabilir. Bu durumda, ev satın aldığınızda, aslında yeşil alana dönüştürülen bir mülk sahibi olabilirsiniz." şeklinde açıklama yaptılar.
'Hisseli' tapu alırken en önemli unsurlardan biri de imar durumu bilgisidir. Çünkü, örneğin 10 katlı bir bina, yıkım sonrası 5 kata düşürülebilir. Bu olasılık yalnızca bir örnektir ve sayısız benzer durum yaşanmıştır. Gayrimenkul uzmanları, "Örneğin, sahip olduğunuz 17 metrekarelik arsa payı, imar düzenlemesi sonucu 10 katlı binanın 5 kata düşmesi nedeniyle yarı yarıya azalabilir. İmar durumu nedeniyle, sahip olduğunuz 120 metrekarelik daire de 60 metrekareye inebilir." şeklinde uyardılar.
ATV Haber'e göre, bir diğer kritik nokta, hissedarların ortaklığın sona erdirilmesi amacıyla dava açma hakkına sahip olmalarıdır. Bu durumda, siz istemeseniz bile tüm mülkün satışı gerçekleşebilir. Nilüfer Kas, "Bu durumda mülk artık sizin mülkünüz olmaktan çıkar ve hisseniz başka biri tarafından ihaleyle satın alınabilir." dedi.
Hisseli tapu sahiplerinin en önemli haklarından biri, şufa hakkıdır. Bu hak, hisse sahiplerine önalım hakkı tanır. Yani bir hisse sahibi, kendi hissesinin satılması gündeme geldiğinde, diğer hissedarlara öncelikli olarak satış teklifi sunma hakkına sahiptir. Eğer diğer hissedarlar bu teklifi reddederse, hisse üçüncü kişilere satılabilir. Bu hakkın göz ardı edilmesi, hukuki sorunlara yol açabilir ve satış işleminin geçersizliğine neden olabilir.
Hisseli tapu sahipleri, tapu satış işlemini aceleye getirmemeli ve detaylara gereken özeni göstermelidir. Sadece tapu işlemini hızla tamamlamak amacıyla, satış işleminde detayları atlamak büyük bir hata olabilir. Tapu harcının düşük gösterilmesi gibi yöntemlerle yapılan işlemler, ilerleyen dönemlerde sorunlara yol açabilir.
Hisseli tapu satışında, şufa hakkının ihlali veya diğer hukuki sorunlar nedeniyle mahkemeye başvurulabilir. Eğer satış işlemi hukuksal olarak geçerli değilse, mahkeme hisse sahiplerinin şufa hakkının kullanılıp kullanılmadığına bakacaktır. Eğer bu hakkın ihlali tespit edilirse, tapu satışı iptal edilip hisse sahiplerine devredilebilir.
Hisseli tapu sahipleri, satış işleminden doğan mali yükümlülükleri tam olarak anlamalıdır. Örneğin, tapu satış bedelinin düşük gösterilmesi, daha az tapu harcı ödenmesine neden olabilir. Ancak bu tür pratikler hukuksal açıdan risklidir ve ilerleyen süreçte sorun yaratabilir.
