Turkuvaz Medya'da 3. Finansın Geleceği Zirvesi | Bakan Mehmet Şimşek'ten önemli açıklamalar

Turkuvaz Medya’nın düzenlediği Finansın Geleceği Zirvesi’ne katılan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Orta Vadeli Program’daki hedeflere ulaşacaklarını söyledi.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Kaynak GAZETE
Giriş Tarihi :23 Aralık 2023
Turkuvaz Medya’da 3. Finansın Geleceği Zirvesi | Bakan Mehmet Şimşek’ten önemli açıklamalar

Turkuvaz Medya Merkezi'nde düzenlenen 3. Finansın Geleceği Zirvesi'nin akşam bölümündeki Para Sohbetleri'nin konuğu Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek oldu. İş ve finans dünyasından çok sayıda temsilcinin katıldığı toplantıda bir sunum yapan Bakan Şimşek, daha sonra kapalı oturumda A Para Yayın Koordinatörü Özlem Doğaner'in moderatörlüğünde katılımcıların sorularını cevapladı. Bakan Şimşek, şu mesajları verdi:



Orta Vadeli Program kamu ve özel sektör için yol haritası niteliğinde. OVP'nin temel hedefleri; fiyat istikrarı, mali disiplin, büyümede dengelenme, sürdürülebilir cari açık, rezerv birikimi ve yapısal reformlardır.
Sürdürülebilir yüksek büyüme ile birlikte kalıcı refah artışı için fiyat istikrarı ön koşuldur. Bu yüzden programımızın odağında enflasyonun düşürülmesi yer almaktadır.
Ağustos ayından itibaren, aylık enflasyon düşüş trendindedir. Çekirdek enflasyondaki trend, 2024 yıl sonu hedefi olan yüzde 36 ile uyumlu.
Beklentiler kanalı çok önemli. Son 2 ayda enflasyon beklentilerinde 5 puana yakın bir iyileşme var. Piyasanın enflasyon beklentileri de önümüzdeki aylarda bizim hedefimizle uyumlu hale gelecek.
Dezenflasyonun başarılmasıyla birlikte; Türkiye'de öngörülebilirlik artacak, makrofinansal istikrar pekişecek, sürdürülebilir yüksek büyümeye ulaşılacak, kalıcı refah artışı sağlanacak, sermaye piyasaları derinleşecek, işletmeler uzun vadeli finansmana erişecek ve ülkemizin küresel rekabet gücü artacaktır.
Sermaye piyasalarının derinleşmesi, ekonomik büyüme ve kalkınma için çok önemli. Enflasyon düşük tek haneye indiğinde firmalarımız sermaye benzeri, uzun vadeli kaynaklara erişebilecekler.



KALICI BÜYÜME
Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı sürdürülebilir yüksek büyümeyi kalıcı kılmak için reel sektörü destekliyoruz.
2024 yılında 2.2 trilyon lira vergiden vazgeçiyoruz, biz buna vergi harcaması diyoruz, bunu da ülkemizin kalkınması için yapıyoruz.
Reel sektörü üretime ve yatırıma teşvik etmek noktasında, çeşitli vergi destekleri de sunuyoruz. 2024 yılında Ar-Ge faaliyetlerini ve yatırımları teşvik etmek için 530 milyar lira vergiden vazgeçiyoruz.
Asgari ücrete kadar ücretlerden gelir vergisi alınmamasının 2024 yılındaki maliyeti de toplam 630 milyar liradır.
Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi (YTAK) uygulamasını yeniden yapılandırdık.
Başvurular 20 Aralık'ta başladı.
1 milyar TL'yi aşan yatırım projeleri için 2 yılı ödemesiz, 10 yıl vadeli, uygun faizli kredi sağlamak üzere 3 yıl için 300 milyar TL limit tahsis edildi.
Küresel doğrudan yatırımların milli gelire oran olarak yüzde 2'ye çıkacağını düşünüyorum. Böylece önümüzdeki dönemde cari işlemler açığını borç yaratmayan kaynaklarla finanse etme imkânımız olacak.
İhracata olan desteklerimiz artarak devam edecek.
Dezenflasyonu kalıcı hale getirecek yapısal reformları da uygulayacağız. Enflasyonla mücadelemizi yapısal reformlar da destekleyecek.



BÜTÇE AÇIĞI DÜŞÜYOR
Son 20 yılda bütçe açığının milli gelire oranı yüzde 2.4 olmuştur. AK Parti hükümetleri mali disiplinde kendini kanıtlamıştır.
Muhtemelen bu seneki bütçe açığımız OVP'de öngördüğümüzün çok altında gerçekleşecek. Bütçe açığının bu sene yüzde 5.5 seviyesinde gerçekleşmesini bekliyoruz. Deprem hariç açık ise yüzde 3'ün altında.

SERMAYE AKIMI BAŞLAYACAK
Risk primimiz düştü, hedefimiz gelecek sene ülke risk primimizin (CDS) 200 baz puanın altına düşmesidir.
Kurdaki dalgalanmalar azaldı, ülkemize yönelik yabancı yatırımcı ilgisi arttı, bankaların ve reel sektörün dış borç çevirme oranları yükseliyor. Düşen cari açık ve artan sermaye girişleri ile brüt rezervler Mayıs ayına göre 44.1 milyar dolar yükseldi.
Yurt dışı seyahatlerimde kimseden para istemedim. Türkiye'nin acil dış kaynağa ihtiyacı var, gelin bize para verin demedik. Dijital dönüşüm olacak, gelin yatırım yapın dedik. Yeşil dönüşüm olacak, gelin yatırım yapın dedik. Yurt dışı seyahatlerimde Türkiye ekonomisinin büyüme potansiyelinden ve sunduğu fırsatlardan bahsettim.
Önümüzdeki sene küresel faizler indiğinde, bizim gibi hikâyesi güçlü olan ülkeler artan sermaye akımları ile karşılaşacak.
Net rezervler eksi deniyor. Bu konuya açıklık getirmek istiyorum. Uluslararası normlara göre yapılan hesaplamayı dikkate alır ve yurt dışından aldığımız swapları çıkartırsak, Türkiye'nin net rezervleri 17-18 milyar dolar artıda. Cari açıktaki daralma, portföy tercihleri ve yurt dışından portföy girişiyle rezervlerimizi kalıcı bir şekilde güçlü seviyelerde tutacağız.

Türkiye dış borcunun piyasa fiyatlaması 2 veya 3 kademe daha yüksek kredi notuna tekabül ediyor. Kredi derecelendirme kuruluşları, piyasanın gerisinde. Önümüzdeki süreçte kredi notunda da artışlar göreceğiz.



İFM'YE YOĞUN TALEP VAR
İstanbul Finans Merkezi (İFM) Genel Müdürü Ahmet İhsan Erdem, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin vizyon projesi olan İstanbul Finans Merkezi'nin, Ziraat Bankası, Vakıfbank ve Halk Bankası gibi kamu bankalarının genel müdürlüklerinin taşınması ile faaliyetlerine başladığını ve halihazırda yaklaşık 8 bin çalışana ev sahipliği yaptığını dile getirdi.

Erdem, "2024 yılında diğer etaplar da tamamlandıktan sonra hem kamu paydaşlarımız hem de özel sektör paydaşlarımız gerek yerli gerek yabancı ilgililerin yer alacağı şekilde İFM tamamıyla hayata geçecektir ümidini taşıyoruz" dedi. İFM'nin tam dolulukta 70 bin çalışana hizmet edebilecek, günlük 30 ila 50 bin ziyaretçiye hizmet verebilecek bir yapı olduğunu belirten Erdem, "Kamu paydaşlarımızın yer alacağı yapıları bir tarafa bırakırsak, bu yerleri 1.3 milyon metrekareden çıkarırsak, üçüncü taraflara önerebileceğimiz yaklaşık 500 bin metrekarelik bir alanımız mevcut. Bu alanın yüzde 70'ten fazlasına yönelik bir ön talep toplamış durumdayız. Ticari alanlarda da bizi memnun eden bir sonuçla karşı karşıyayız. 350 ticari üniteyle alakalı 700'ün üzerinde talep var. Bu talep günden güne artıyor" diye konuştu.



'BÜTÜN PAZARLARI DETAYLI İNCELİYORUZ'
'Finteklerin Finansal Kapsayıcılıkta Rolü' başlıklı bölümde 2013'ten 2017'ye kadar sadece Bitcoin üzerine çalıştığını belirten Papara CEO'su Emre Kenci, "Bitcoin sisteminin büyük sorunları olmakla beraber, geleneksel finansal sisteme alternatif oluşturulmak istendiğinde mutlaka önemli bir yer edineceğini düşünüyorum. Özellikle takas sistemindeki değerlere iyi bir alternatif olabilecek. Bütün pazarları detaylı bir şekilde inceliyoruz. Ortadoğu ve Afrika'ya detaylı olarak odaklanıyoruz" dedi. Papara üzerinden yapılabilen işlemlere değinen Kenci, "Çok sayıda kentin ulaşım sistemine entegreyiz. Kent içi ulaşımda Papara kullanılabiliyor. Sağlık ve sigorta işlemleri yapılabiliyor. Sosyal medya yayıncıları bağış toplayabiliyor. Aynı zamanda uygulama üzerinden mesajlaşan kullanıcı sayısı çok fazla. Ayda 1.2 milyon kullanıcı Papara kullanarak sohbet ediyor" ifadelerini kullandı.



'FİNANS SİSTEMİNDEKİ PAYIMIZI ARTIRACAĞIZ'
Banka dışı finans kesiminin toplam finans sektörü içindeki payına vurgu yapan Finansal Kurumlar Birliği (FKB) Başkanı Ali Emre Ballı, "Bu noktada istediğimiz seviyede değiliz. Sektörümüzün sürdürülebilir bir şekilde büyümesi için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ama banka dışı finans kesiminin toplam finans sistemi içinden aldığı pay Avrupa'da yüzde 40 seviyesindeyken, bizde bu oran henüz yüzde 14 seviyesinde" dedi.



BANKACILIĞIN TESLA'SI BU TOPRAKLARDAN ÇIKABİLİR
Colendı Kurucu Ortağı ve CEO'su Bülent Tekmen, bankacılığın Tesla'sını Türkiye'den çıkarmak istediklerini söyledi. Türkiye'nin özellikle hızlı bir dijitalleşme özelliğine sahip olduğunu anlatan Tekmen, "Finansal teknolojilere daha fazla odaklanmalıyız. Satın alama gücündeki artışa dikkatli bakmamız gerekiyor" dedi.

'YENİ GİRİŞLER TEŞVİK EDİLSİN'
Zirvede 'Yeni Bankalar ve Yatırım Bankacılığının Güçlendirilmesi Açılımı ile Bölgesel Bankacılık' başlıklı bölümde konuşan Misyon Yatırım Bankası Genel Müdürü/ Türkiye Finans Yöneticileri Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Önder Halisdemir, yeni bankaları 'bebek' olarak nitelendirdi. Sektöre yeni girişlerin teşvik edilmesi gerektiğini ve böylece yerli finansın artacağını, pazarın büyüyeceğini belirten Önder Halisdemir, yeni bankaların erişkin bankaların düzenlemelerine tabi olmaması gerektiğini söyledi. Halisdemir şöyle devam etti: "Ülkemizde bankaların yaş ortalaması 35 olduğunu düşündüğünüzde birçoğunun süreçlerini tamamladığını ve erişkin bankalara ulaştığını görüyoruz. Sektörümüzün gelişmesine katkı sağlayacak bebek bankaların erişkin bankalarla aynı düzenlemelere tabi olması, pazardaki etkin faaliyetlerini güçleştirmektedir."

2023 'YÜKSEK PERFORMANS YILI' OLDU
Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği Başkanı İbrahim Halil Öztop, 2023 yılını sermaye piyasaları açısından 'yüksek performans yılı' olarak tanımlayarak, hisse senedi yatırımcılarının yüzde 57'sinin portföyünün 10 bin lira ve altında olmasının ise sermayenin tabana yayıldığını gösterdiğini vurguladı. Zirvede 'Sermaye Piyasalarında Görünüm' başlıklı özel sunumunda sermaye piyasalarında yeni rekorlara imza atılan bir yılın geride bırakıldığını dile getiren Öztop, "Başarılı geçen 2022'nin ardından 2023 yılında da ülkemizde sermaye piyasalarına olan ilginin artarak devam ettiğini gördük. 2023'ü sermaye piyasaları açısından 'yüksek performans yılı' şeklinde özetleyebiliriz. 2024 yılında da bu yüksek performansın devam etmesini ve artan ilgiyi sürdürülebilir kılmayı temenni ediyoruz" dedi.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN