YASTIK ALTINDA 300 MİLYAR DOLAR
Cevdet Yılmaz yastık altındaki altınların ekonomiye kazandırılmasının son derece önemli olduğunu belirterek, "Geçmiş diyelim 40 yıla, 50 yıla baktığınızda ithal ettiğimiz belli, ürettiğimiz belli, ihraç ettiğimiz belli rakamlar. Bunları biraz netleştirdiğinizde ciddi anlamda bir stok birikimi olduğunu görüyoruz Türkiye'de. Kabaca 300 milyar dolar civarında belli bir ton rakamı da veriliyor, bir hesaplamalar yapılıyor. Aslında bu sadece makroekonomi için bir kayıp değil, o tasarruf sahipleri için de bir kayıp. Tasarruf sahipleri altınlarını, evde tuttukları zaman hiçbir getirisi olmuyor. Amerika dolarını evinizde tutuğunuzda Amerika'ya sıfır faizle kredi açmış oluyorsunuz. Sisteme dahil olmalı bunlar" diye konuştu.
KİRADA YÜZDE 25 SINIRI
Yılmaz, kira artışlarında uygulanan yüzde 25 sınırlamasına en köklü çözümün enflasyonu düşürmek olduğunu belirterek "Evlerde yüzde 25 kira limiti; bunu tartışıyoruz zaman zaman. Burada aslolan, enflasyon düşürmek tabi, enflasyonu düşürürseniz bu tür konulara da çok fazla ihtiyacınız kalmaz" dedi.
STAJ VE KADEMELİ EMEKLİLİK YOK
Cevdet Yılmaz staj ve kademeli emeklilik konularında da şunları söyledi: Sosyal güvenlikle ilgili şu anda bir çalışmamız yok, bu gelecekte olmayacak anlamına gelmiyor, ama sosyal güvenlikle ilgili yapılacak çalışmaların daha bütüncül bir çerçevede, daha kapsamlı, bütün dengelerin gözetildiği bir anlayışla gerçekleşmesi.
"GENÇLERİ DAHA FAZLA TARIMA TEŞVİK ETMEMİZ LAZIM"
Tarımsal planlamaya yönelik soru üzerine Yılmaz, kent tarımını, gençlerin tarıma dahil olmasını desteklediklerini belirtti. Yılmaz, tarımdaki yaş ortalamasının 60'lara yaklaştığını, gençlerin daha fazla tarıma teşvik edilmesi gerektiğini vurguladı.
Dijitalleşme, kayıt dışıyla mücadele gibi konularda daha güçlü inisiyatif alınacağını kaydeden Yılmaz, ilerleyen dönemde bir vergi reformunu tartışacaklarını aktardı.
Cevdet Yılmaz, "Belki bir gecede yapamayabiliriz ama doğrudan vergilerin payını artırmamız lazım. Bunun için toplam vergi oranını değiştirmeniz gerekmiyor ama doğrudan vergilerin vergiler içindeki payını artırmamızda fayda görüyoruz, hem daha istikrarlı bir gelir yapısı açısından hem de sosyal adalet açısından böyle bir perspektifimiz var. Bugüne kadar da bu alanda çok şey yaptık. Asgari ücreti vergi dışı tuttuk, tarım desteklerini vergi dışına çıkardık, basit usule tabi esnafımızdan vergi almadık, binlerce, milyonlarca insanı, daha düşük gelir sahibi olanları kayırıcı politikalar izledik." ifadelerini kullandı.
Geniş halk kitlelerinin kullandığı ürünlerde KDV'nin düşük, yüksek gelirlilerin daha fazla kullandığı ürünlerde yüksek olduğunu belirten Yılmaz, "Bu da aslında kendi içinde bir sosyal adalet amacına hizmet ediyor, ama bunu daha sistemli baza oturtabilmek için doğrudan vergilerin payını yükseltici bir perspektifimiz var. Vergilerle ilgili Hazine ve Maliye Bakanlığımızın hazırlıkları var, çalışmaları var, önümüzdeki dönemlerde olgunlaştığında bu çalışmalar kamuoyuyla paylaşılacaktır." dedi.