Nizameddin Aşa, bölgenin büyük ölçüde su havzası olduğu bilgisini vererek, "Su havzasının mutlak koruma alanlarına inşaat yapmak mümkün değil. Havaalanının, o bölgede mania kriterleri denilen binalar için yükseklik kısıtlaması var. Hem su havzası olması hem de yükseklik kriterleri göz önünde bulundurulursa, söz konusu bölgeye yüksek bina yapma ve yapılaşma söz konusu olamaz. O bölgede imara açık bir alan varsa, tabii ki fiyatlar oldukça yükselir" diye konuştu.
Aşa, Arnavutköy'ün kuzey kısımlarında tarla vasfında yerlerin bulunduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: "Tarla vasfında olup imara açılmayan yerler var. O bölgelerin imara açılmasıyla fiyatlar 2-3 kat artacaktır. Zaten son 2-3 ay içinde o bölgede bir hareket oldu. O bölgenin tek handikapı su havzasının bulunmasıdır. Etkileşim bölgelerine bakılması lazım. Baklalı, Tayakadın, Yeniköy, Akpınar, İhsaniye gibi bölgeler şu anda bakir olan bölgeler. Bir çoğu su havzasında kalıyor. Ama bu bölgelerin su havzasında kalmayan, uzak veya orta mesafe dediğimiz etkileşim alanlarında yapılaşmaya müsaade edilirse, fiyatların da oldukça yükselmesini bekliyoruz. Denize yakın olup, sit alanı özelliği taşımayan, imar yapılabilecek bölgeler de değer kazanır."
"ELİNİ ÇABUK TUTAN KAZANACAK"
Bahse konu bölgede bir arsa almak için geç kalınıp kalınmadığına ilişkin soru üzerihe Aşa, "Şu anda elini çabuk tutan kazanacak. Bir müddet geçip proje başladıktan sonra yer almak kolay olmayacak. Son birkaç ayda bu projenin o bölgede kurulacağı konuşuluyordu ve bu dönemde bölgede fiyatlar yükseldi. Alınan arazinin imar planlarına bakılması lazım. Bir arazi tarla vasıflı olup da bir de su havzasındaysa oraya ancak soğan, maydanoz ekersiniz başka da bir şey çıkmaz" şeklinde konuştu.
Yatırımcının çok iyi araştırma yaparak yer satın alması gerektiğini anlatan Aşa, "Ben tabii ki yatırımcıya o bölgeden bir yer satın almasını tavsiye ediyorum. Şu anda gözde olan bir bölge" dedi.
Aşa, Kuzey Anadolu otobanının Karadeniz'den gelip, söz konusu bölgelerden geçtiğini anlatarak, "3. havaalanının kurulması planlanan yerde Kuzey Anadolu otobanı ve 3. köprü bağlantı yolu olacak. Bütün bu ulaşım imkanları, İstanbul'un kuzey kısmında birleşecek. Başbakan Erdoğan İstanbul'un kuzey kesimlere kayacağını söylemişti. Bu da adım adım gerçekleşiyor" diye konuştu.
Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) Yönetim Kurulu Başkanı Işık Gökkaya ise 3. havaalanının Terkos Gölü civarında olmasının tam anlamıyla netlik kazanmadığını, bu nedenle bir şey söylemek için çok erken olduğunu belirterek, şöyle konuştu: "Bu proje, İstanbul'un iki şehir projesiyle bağlantılı olacaktır. O bölgenin yapısının havaalanı için maliyetli olacağı söyleniyordu, ama herhalde gerekli araştırmayı yapmışlardır. Zaten bölgede çok yapılaşma da yok. Bölgede havaalanının yapılacağını daha önceden bilenler zaten bölgede yatırım yapmıştır. Bölgenin asıl değeri ihaleyle birlikte ortaya çıkacaktır. İhaleden sonra hem bölge çok net belirlenir. Şimdiden o bölgedeki Karaburun'da bir hareketlenme olur. Gerçi 3. havaalanının yeri iki kez değişti. Daha öncede Silivri'de yapılacağı söylendi ve orada fiyatlarda artış oldu. Burası da değişebilir. O kadar birebir tespit edilmiş bir bölge olduğunu zannetmiyorum."
