Kara Harp Okulu mezuniyet törenindeki korsan yemin 'Gardırop Atatürkçüleri'nin vesayet özlemini pekiştirdi.
Millet nezdinde rahatsızlık oluşturan bu 'maceracı' yaklaşım geçmişte "Genç Subaylar Rahatsız" manşetleri atarak hükümete 'ordu sopası' gösteren vesayet tetikçilerinin ekmeğine yağ sürdü.
Kılıçlı yeminin baş aktörü Teğmen Ebru Eroğlu ise "Pişman değilim" diyerek dikkat çekerken orduda disiplin tartışmaları başladı.
MSB'DEN KAPSAMLI İNCELEME... "DİSİPLİNSİZLİĞE ASLA MÜSAMAHA YOK"
Milli Savunma Bakanlığı, disipline aykırı hiçbir eylem, olay ve duruma müsamaha gösterilmeyeceğini bildirdi.
Kılıçlı yemin eyleminin her yönüyle incelendiğini belirten Bakanlık, "İnceleme sonucunda yapılacak tespitlere göre disiplin mevzuatı kapsamında kastı, kusuru, ihmali veya sorumluluğu olan personel hakkında gereken işlemler yapılacaktır. Dolayısıyla kamuoyu bu konuda müsterih olmalı ve kendi ajandalarına göre bu görüntüler üzerinden manipülasyon üretenlere itibar etmemelidir" duyurusunda bulundu.
TSK'nın milli, manevi ve mesleki değerlerinin bir bütün ve ayrıştırmaya çalışmanın tehlikeli olduğunu belirten kaynaklar, şu ifadeleri kullandı:
"Kahraman ordumuz için subay yetiştiren Harp Okullarımızdan mezun olan teğmenlerimiz de askerlik mesleğinin özü olan disiplin ile milli, manevi ve mesleki değerlerimizden asla taviz vermeden, en zor koşullarda dahi milletimize ve devletimize hizmet edecek subaylar olarak Silahlı Kuvvetlerimize önemli katkılar sağlayacaklardır. Sonuç olarak Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, Anayasa'ya ve kanunlara bağlı olarak, milli, manevi ve mesleki değerlerimiz çerçevesinde, Atatürk ilke ve inkılapları ile aklın ve bilimin rehberliğinde, Sayın Cumhurbaşkanımızın direktifleri ile amir ve komutanların emirleri doğrultusunda milletinin emrinde, görevinin başındadır."
Tam da bu noktada MHP lideri Devlet Bahçeli'nin "Hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti'nin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün aziz anılarını ve kutlu eserlerini istismar etmeye, bu çerçevede kutuplaşma dalgası oluşturmaya kalkışmamalıdır" açıklaması önem kazandı.
YANIT BEKLEYEN 4 SORU
"Kanuni yemin dışındaki yeminin üzeri Aziz Atatürk'le örtülmemeli ve gizlenmemelidir" diyen Bahçeli şu soruları sordu:
- Siyaset ve toplum gündemine oturan, medyada her gün otopsi raporu yazılan vaki yeminin gayesi nedir?
- Buna kim ya da kimler karar vermiştir?
- Kanunla belirlenmiş yemini müteakiben mezun subayların bir bölümünün dile getirdikleri yemine ihtiyaç duyulmasının mana ve maksadı nasıl yorumlanmalıdır?
- Yeminler arasındaki bir bölünmenin gelecekte Türk Silahlı Kuvvetleri içinde veya vatan savunmasında ayrılık ve aykırılık doğurmayacağının teminatı bugünden nasıl verilecektir?
"MHP İKİNCİ YEMİN HADİSESİNİN TAKİPÇİSİ OLACAKTIR"
Yemin olayının bir kutuplaşma vesilesi yapılacağını öngören Bahçeli, olayın takipçisi olacağını belirterek "30 Ağustos'u gölgeleyen, ülkemizi meşgul eden, hasımları ümitlendiren, istismar lobisini heyecanlandıran ikinci yemin hadisesinin her bakımdan netliğe kavuşması zorunludur. Milliyetçi Hareket Partisi bu meselenin yakından takipçisi olacaktır" açıklamasında bulundu.
"ORTADA BİR DİSİPLİNSİZLİK MESELESİNDEN ÇOK DAHA FAZLASI VAR"
Sabah Gazetesi yazarı Mahmut Övür, teğmenlerin kılıç çekip alternatif yemin ettiği disiplinsizliğe ilişkin dikkat çeken satırlar kaleme aldı.
"Çok kritik tarih bir dönemecin eşiğindeyiz. Bu yüzden Başkan Erdoğan da ısrarla "iç cephe"nin güçlü tutulmasından söz ediyor" diyen Övür, "Muhalefet görmezden gelse de Türkiye'ye yönelik çok yönlü bir küresel saldırı olduğu açık. İşte tam bu noktada genç teğmenlerin kılıçlı, "Mustafa Kemal'in askerleriyiz" gösterisi ister istemez kafalarda soru işareti oluşturdu" şeklinde konuştu.
"Ne oldu da törendeki resmi yemin, genç teğmenleri tatmin etmedi ve ayrı bir yemine ihtiyaç duydular?"sorusunu soran Övür şöyle konuştu:
Doğal olmadığı, 8 yıl önce gündemden kaldırılan yeminin teklemeden söylenmesinden ve siyasi bir sloganla tahkim edilmesinden belli. Ortada bir "disiplinsizlik" meselesinden çok daha fazlası var.
"YEMİN HADİSESİ BEN VARKEN OLMADI"
Hürriyet Gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi ise Başkan Erdoğan'ın MKYK toplantısında "Yemin hadisesi ben varken olmadı. Biz oradayken olmadı. Biz ayrıldıktan sonra oluyor. Bunlar doğru değil. Bunlar öğrenci değil, mezun oldular. Kıtaya çıktılar. Milli Savunma Bakanlığımız detaylı inceleme yapacak" dediğini söyledi.
Selvi şu ifadeleri kullandı:
ASKER ÜZERİNDEN SİYASET YAPMAK
Ama askeri vesayet dönemlerini çağrıştıran korsan yemin olayını görmezden gelemeyiz. Asker üzerinden siyaset yapmak kadar askerin siyaset yapması da yanlıştır. Genç teğmenlerin disiplinsizliklerinin Türk Silahlı Kuvvetleri'ne verdiği zarar hafızalarımızdaki canlılığını korumaktadır.
HARBİYELİ ALDANDI
Darbelerin anası olan 27 Mayıs'ın parolası, "Harbiyeli aldanmaz"dı. Harbiyeli aldandı. Bir başbakan ve 2 bakanın idamına yol açan ve Türkiye'nin darbeler alaca karanlığına girmesini sağlayan 27 Mayıs darbesine öncülük ettiler. Talat Aydemir, eski Harp Okulu komutanı olarak 2 kez başarısız darbe girişiminde bulundu. 12 Mart öncesinde Doğan Avcıoğlu ve Mümtaz Soysal'ın liderliğini yaptığı, aydınlar ve askerlerin oluşturduğu 9 Mart cuntasının temelinde genç subaylar vardı.
"MİLLETİN KILICI MİLLETE ÇEVRİLMEZ"
Bizim milletimiz askerini sever. Çünkü biz aynı zamanda asker milletiz. Bizim milletimiz genç teğmenlerin kılıç kuşanmasıyla iftihar eder. Ama bizim milletimiz genç teğmenlerin kendisine kılıç göstermesini sevmez. Çünkü o üniformalar bu devletin verdiği üniformalardır. O kılıçlar bu milletin kuşandırdığı kılıçlardır. Milletin kılıcı, millete çevrilmez.
