Toplumsal kutuplaşma ve kaos iklimi hedeflendi, milli birliğimiz hedef tahtasına kondu.
28 Şubat günlerini aratmayan olaylar birbiri ardına patlak verirken 'başörtüsü' ve 'Atatürk' üzerinden toplum sınandı.
Kara Harp Okulu mezuniyetinde teğmenler kılıç çekti, Post Truth Atatürkçülerin vesayet özlemi pekişti.
KORSAN YEMİNİN GAYESİ NE?
Maceracı yaklaşımların millet nezdinde rahatsızlık oluşturacağını belirten MHP lideri devlet Bahçeli konuya ilişkin "Hiç kimse Türkiye Cumhuriyeti'nin banisi Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün aziz anılarını ve kutlu eserlerini istismar etmeye, bu çerçevede kutuplaşma dalgası oluşturmaya kalkışmamalıdır" açıklamasında bulundu.
YANIT BEKLEYEN 4 SORU
- Siyaset ve toplum gündemine oturan, medyada her gün otopsi raporu yazılan vaki yeminin gayesi nedir?
- Buna kim ya da kimler karar vermiştir?
- Kanunla belirlenmiş yemini müteakiben mezun subayların bir bölümünün dile getirdikleri yemine ihtiyaç duyulmasının mana ve maksadı nasıl yorumlanmalıdır?
- Yeminler arasındaki bir bölünmenin gelecekte Türk Silahlı Kuvvetleri içinde veya vatan savunmasında ayrılık ve aykırılık doğurmayacağının teminatı bugünden nasıl verilecektir?
YEMİNİN BAŞ AKTÖRÜNDE "PİŞMAN DEĞİLİM" SÖZLERİ
'Yemin' tartışmalarının fitilini ateşleyen Teğmen Ebru Eroğlu'nun toplumda baş gösteren tartışmalar ve vesayet odaklarının olayı politize etmesi sonrası "Pişman değilim" açıklaması yaptığı öğrenildi.
Eroğlu'nun bahane olarak "Bizi tarikatçı-cemaatçi diye konuşuyor. Biz Atatürkçüyüz, hiçbir cemaat ve tarikatla alakamız olmadığını herkes gördü" argümanını sunması bir dönem "Genç Subaylar rahatsız" manşetleri atarak hükümete 'ordu sopası' gösteren vesayet tetikçilerinin ekmeğine de yağ sürdü.
Disiplinsiz yemine ilişkin teğmen beyanı SÖZCÜ Gazetesi'nin manşetinde yer aldı.
Bilindiği üzere Harp Okulları'nın mezuniyet töreni provaları 1 ay öncesinden başlıyor. Törene katılacak olan ailelerin kimlik numaralarına kadar alınıyor. Kimin nereye oturacağı en başından belli. Böyle bir ortamda teğmenlerin korsan yemin disiplinsizliği, Türk tarihinde bir ilk olan "kadın dönem birincileri" başarısını da gölgeledi.
"HARBİYELİ DE ALDANIR"
Hürriyet Gazetesi yazarı Abdulkadir Selvi "Harbiyeli de aldanır" başlıklı çarpıcı bir köşe yazısı kaleme aldı.
Milletine parmak sallayan değil, milli iradenin emrinde olan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin önemine dikkat çekip "Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın Türk demokrasisine en büyük hizmetlerinden biri askeri vesayete son vermek oldu" diyen Selvi, "Ordu bizim göz bebeğimizdir. Ama bu askeri vesayet dönemlerini andıran, belli bir sosyolojiye mesaj veren "korsan yemin" olayını görmemize engel değil" şeklinde konuştu.
BAŞKAN ERDOĞAN RAHATSIZ
Başkan Erdoğan'ın da mezkur olaydan rahatsızlık duyduğunu dile getiren Selvi şu ifadeleri kullandı:
15 Temmuz kanlı darbe girişiminden sonra değiştirilen yemin metninin yeniden okunmasını normal karşılayamayız. Kara Harp Okulu'ndan 980 teğmen mezun olmuş. Bunların arasında 200-250'si kılıçlarını kaldırıp dönem birincisinin liderliğinde korsan yemin yapıyorlar; 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' diyorlar. Peki o zaman geriye kalan 750 teğmen Mustafa Kemal'in askeri değil mi? Onların komutanları Mustafa Kemal'in askerleri değil mi? Ebru teğmenin okul komutanına "Yaptığımdan pişman değilim" dediği emekli Albay Zeki Üçok tarafından açıklandı. 28 Şubat'ta 'Mustafa Kemal'in askerleriyiz' diyerek bu millete parmak sallandı. Şimdi aynı kesimlere yönelik bu mesajların verilmesi hoş karşılanabilir mi?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da bu olaydan dolayı rahatsızlık duyduğu ifade ediliyor. Nasıl duymaz?
CHP'NİN İKİ YÜZLÜLÜĞÜ
'Türk ordusu elbette ki Mustafa Kemal'in ordusu olacak, Yunan ordusu mu olacak?' diyen CHP, Mehmetçik'e kurşun sıkan PKK'nın siyasi uzantısı olan HDP ile birlikte Irak-Suriye Tezkeresi'ne 'hayır' oyu vermedi mi? Mustafa Kemal'in askerlerine niye 'hayır' oyu verdiniz?
"Mustafa Kemal'in itleri" diyen Sırrı Sakık'ın partisiyle cumhurbaşkanlığı seçiminde niye işbirliği yaptınız?
CHP, Libya Tezkeresi'ne karşı çıkmadı mı? "Mustafa Kemal'in askerleriyiz' gibi bir sloganı doğru bulmuyorum" diyen Canan Kaftancıoğlu yıllarca il başkanlıklarını yapmadı mı?
ASKER SİYASETE KARIŞMAMALI
Askerin siyasete karışması kadar asker üzerinden siyaset yapılması da yanlıştır.
Bırakın asker askerliğini, siyasetçi siyasetini yapsın.
Belli ki CHP'nin kodlarında olan askeri vesayetçi duyguları köpürmüş.
Bakıyorum, 28 Şubat'ta askerin yanında konumlananlar, cumhuriyet mitinglerini organize edenler, 27 Nisan e-Muhtırası'nı alkışlayanlar, "korsan yemin" olayını göklere çıkarıyorlar. Emekli amiraller bildirisinde de aynı rolü üstlenmişlerdi.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nde yaşanan bu tür eylemlerin ne olduğunu bilecek kadar tecrübe sahibiyiz.
Kimin kimden esinlendiğini, bu yemin olayıyla nerelere mesaj verilmek istendiğini anlayacak deneyimlere sahibiz. Bunlar masum işler değil.
HARBİYELİLER
Doğan Avcıoğlu ve Mümtaz Soysal'ın liderliğini yaptığı "Yön cuntası" TSK içinde bir grupla, aydınların yaptığı darbe tezgâhıydı. Türkiye'de darbelerin anası olan 27 Mayıs ise "Harp Okulu" öğrencileri tarafından gerçekleştirildi. 27 Mayıs'ta darbeyi yapan Hap Okulu öğrencileri yetinmedi bir de Talat Aydemir liderliğinde iki kez başarısız darbe girişiminde bulundular. Bir kez disiplin bozulmaya görsün.
TSK'YA ZARAR VERİR
27 Mayıs'ta Harp Okulu öğrencileri İstiklal Madalyası taşıyan Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun paşayı, konutundan sürükleyerek çıkarmışlardı.
27 Mayıs'ta generaller, darbeyi yapan üsteğmenlere selam durmak zorunda kalmıştı.
Ordu'da disiplinin bozulması en çok Türk Silahlı Kuvvetleri'ni yaralar.
Unutmayın, 27 Mayıs'ın parolası "Harbiyeli Aldanmaz"dı. Ama Harbiyeli aldandı.
Yeni Harbiyeliler aldanmasın diye yazdım bu yazıyı...