Gün geçtikçe artan unutkanlık sorunu, bazı besinlerin düzenli tüketilmesiyle giderilebiliyor.
Uzmanlar güçlü bir hafızaya sahip olmak için özellikle orman meyveleri ve omega 3'ten zengin bir beslenmeye yönelmeniz gerektiğine dikkat çekiyor.
HER GÜN 5 PORSİYON SEBZE VE MEYVE TÜKETİN
Güçlü bir hafıza için porsiyonlardan biri mutlaka orman meyvesi, özellikle de yaban mersini olsun. Çünkü yabanmersini, bol miktarda içerdiği 'polifenol' sayesinde beyin hücrelerine saldıran serbest radikallerle savaşabiliyor.
Günde 2-3 tepeleme yemek kaşığı, yani yaklaşık 30 gram yaban mersini tüketmeniz yeterli olacaktır. Eğer tazesini bulamazsanız kuru yabanmersini de yiyebilirsiniz. Ancak satın alırken mutlaka tadına bakıp şeker oranını kontrol edin.
Ayrıca elma, böğürtlen, kiraz, kırmızı erik, ahududu, çilek en iyi antioksidan kaynaklarını oluşturuyor.
Bunların yanı sıra; kayısı, kırmızı ya da yeşil üzüm, portakal, kırmızı greyfurt, şeftali, armut ve mandalina da çok güçlü antioksidanlardandır. Muz, kivi, mango ve nektari de bol antioksidan içerir.
2 PORSİYON BALIK
Omega 3 yağ asidinden zengin, trans yağ asitlerinden fakir bir beslenme düzeni beyin sağlığı açısından oldukça önem taşıyor. Yapılan araştırmalarda, omega 3 yağ asitlerinden zengin beslenmenin alzeimer riskini azalttığı ortaya kondu. Unutkanlığı önlemek için haftada 2 gün balık yemeniz şart.
Eğer balık tüketemiyorsanız günde 1 gram omega 3 takviyesi almanızda fayda var. Ancak omega 3 yağ asidinin tüketim miktarı yaşa ve hastalık durumuna göre değişebiliyor. Bu nedenle günde ne kadar takviye almanız gerektiğini doktorunuza mutlaka danışın.
GÜNDE 3 ADET CEVİZ
Ceviz de omega 3 yağ asidi açısından en zengin kaynaklardan biridir. Güçlü bir hafızaya sahip olmak için günde 3 adet ceviz tüketmek, yaşlılık dönemine yapacağınız en büyük yatırımlardan biri olacak.
B12 VİTAMİNİNDEN ZENGİN BESLENİN
Araştırmalar özellikle B, C, D ve E vitaminlerine ağırlık verilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Sağlıklı beslenme kurallarına uyulduğunda tüm bu vitaminler doğal yollardan alınabiliyor.
Yoğun iş temposu, ağır çalışma koşulları ve doğal yetiştirilmeyen besinler nedenleriyle özellikle B12 vitamini eksikliği ortaya çıkıyor. Haftada 3 kez kırmızı et, günlük süt, yoğurt peynir ve yumurta tüketimi vücuda yeterli B12 vitamini alınmasını sağlıyor.
1 KASE TAHIL
E vitamini beyin sağlığı açısından en temel antioksidanlardan birini oluşturuyor. Bu vitamin özellikle tahıllarda bolca yer alıyor. Bu nedenle bulgur, esmer pirinç, buğday, karabuğday, çavdar, yulaf gibi besinlere günlük diyetinizde mutlaka yer verin.
E vitamini aynı zamanda ıspanak, kabak, semizotu ve lahana gibi yeşil yapraklı sebzeler; zeytinyağı, fındık, ton balığı, sardalya, yumurta sarısı, domates ve patateste de bol miktarda bulunuyor.
ÇAY VE BİTTER ÇİKOLATA
Polifenol olan bitter çikolata ve çay da beyni genç tutan besinlerden. Ancak kalorileri yüksek olduğu için sınırlı miktarda tüketmeyi de unutmayın.
GÜÇLÜ BİR HAFIZA İÇİN BUNLARI UYGULAYIN
Fiziksel aktivite şart: Beslenmenin yanı sıra fiziksel aktiviteyi de unutmayın. Haftada 3 defa 45 dakika egzersiz yapmaya özen gösterin.
BULMACA ÇÖZÜN, KİTAP OKUYUN
Beyin egzersizi yaptıracak aktiviteler ile uğraşın. Satranç, bulmaca ve kitap okumak beyin için en ideal etkinlikler arasında yer alıyor.
GÜNDE 15 DAKİKA GÜNEŞE ÇIKIN
D vitamini de beynin genç kalmasını sağlayan vitaminlerden. Bu vitamin için en etkili kaynak ise güneş ışığı. Her gün 15 dakika güneşlenmek vücuttaki D vitamini sentezini arttırarak eksikliğini önleyebiliyor.
TRANS YAĞLARDAN KAÇININ
Trans yağlardan kaçınmak sağlıklı beslenme stratejisinde önemli bir yere sahip. Hazır paketlenmiş yağlı bisküviler, cipsler, rafine gıdalar, fast food ve kızartmalardan uzak durmak unutkanlığa karşı dikkat etmeniz gereken en önemli kuralları oluşturuyor.
Kaynak: Hürriyet
HORMON SEVİYELERİNİ KONTROL ETTİRMEMEK
Yaşla birlikte hormon seviyelerimiz değişir ve bir dengesizlik varsa tüm vücudumuzu etkiler. Bu sadece ruh hali değişimlerine neden olmakla kalmaz, aynı zamanda cildiniz ve saçlarınız da değişip normalden çok daha kötü görünebilir. Kendinize bir iyilik yapın ve yılda bir kez kan testi yaptırarak hormonlarınızı kontrol ettirin.
GÜNDE 8 SAATTEN FAZLA OTURMAK
Gününün büyük bir bölümünde oturup egzersiz yapmayan insanlar biyolojik olarak olduklarından 8 yaş daha yaşlı görünür. 1500 kadın üzerinde araştırma yapan uzmanlar, bu durumun DNA'mıza bile işlediğini ortaya çıkardı. Buna göre uzun süreli oturma, kromozomların uzunluğunu kısaltabilir. Kısalmış kromozomlar da bazı hastalıklara yol açabilir. Bu nedenle araştırmacılar günde en az 30 dakika egzersiz yapılmasını ve her 30 dakikada bir oturmaya ara verilmesini öneriyor.
AŞIRI KIRMIZI ET TÜKETMEK
Bu sadece kırmızı eti tamamen yemeyi reddetmekle değil, daha çok tükettiğiniz miktarla ilgili. Bir araştırma, çok fazla kırmızı et ve çok az meyve-sebze yemenin daha yaşlı görünmeye yol açtığını gösterdi. Çünkü bu tür bir beslenme kandaki serum fosfat seviyelerini artırıyor. Ayrıca kronik böbrek hastalığına da neden olabiliyor.
DOSTLARA SAHİP OLMAMAK
Arkadaşlıklarınızı ve sosyal hayatınızı ihmal etmek, sağlık sorunlarına ve daha hızlı yaşlanmaya yol açabiliyor. Yalnızlık, ölüm riskini de artıran bir faktördür. Hatta kendiniyalnız hissetmenin etkileri sigara içmekle neredeyse eş değerdir. Böyle bir etki hiç arkadaşı olmayan, dışarı çıkmayan veya ortalama bir kişiden çok daha az arkadaşa sahip insanlarda daha fazla görülebilir.
SIK DİYET DEĞİŞTİRMEK
Sağlıklı ve formda kalmak için belirli bir yeme rutine bağlı kalmalıyız. Diyetlerimizi çok sık değiştirdiğimizde, vücudumuz anında uyum sağlayamadığı için onu strese sokarak kendimize zarar verebiliriz. Ne yazık ki stres bizi daha hızlı yaşlandırabilir. Ayrıca yeme düzenindeki kısa süreli değişiklikler kas ve kemik kaybına yol açabilir. Sonuç olarak bu da erken yaşlanmaya sebep olur.
ŞİŞEDEN SU İÇMEK
Şişeden su içmek gibi günlük alışkanlıkların dudaklarınızda çok derin kırışıklıklar oluşturabileceğini söylesek... Tabii ki bunun biyolojik yaşlanma ile ilgisi yok ancak ekstra kırışıklıklar sizi daha yaşlı gösterebilir.