Hicret Olayı

Tehlike ve Umut Dolu Bir Yolculuk: Hicret!

16 Temmuz günü, 14 asırdan beri Müslümanlar tarafından kutlanmaya devam ediyor. Peygamberimiz’in Mekke’den Medine’ye göç ettiği bugün, İslamiyet için de bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor. (TAKVİM.COM.TR-HABER MERKEZİ)

author-1
takvim.com.tr
Hicret Olayı

Tehlike ve Umut Dolu Bir Yolculuk: Hicret!

16 Temmuz günü, 14 asırdan beri Müslümanlar tarafından kutlanmaya devam ediyor. Peygamberimiz’in Mekke’den Medine’ye göç ettiği bugün, İslamiyet için de bir dönüm noktası olarak kabul ediliyor. (TAKVİM.COM.TR-HABER MERKEZİ)

Hicret Olayı
Mekkeli müşriklerin işkence ve zulümleri altında 13 yıllık zorlu bir mücadeleden sonra Müslümanlar Medine’ye göç ederek nihayet güvende oldukları bir sığınak bulmuşlardı.
Hicret Olayı

KAÇMAK ZORUNDA KALDILAR, ZAFERLE DÖNDÜLER

Bir yandan zulümden kurtulmanın sevincini yaşayan Müslümanlar, bir yandan da kalplerinde vatanlarını terketmiş olmanın buruk hüznüyle, 10 yıl boyunca anayurtlarına özlem duydular. Kaçmak zorunda kaldıkları Mekke’ye 10 yıl sonra dönerek Mekke’yi fetheden Müslümanların tehlikeli yolculuğunun hikayesi Hicret, anlamlı mesajlarla dolu.

Hicret Olayı

Hicret Nedir?

Hicret, kelime anlamı olarak bir yerden başka bir yere göç etmek demektir. İslamiyet’te ise Hicret, Peygamber Efendimiz’in 622’de Mekke’den Medine’ye göç etmesi olayıdır. Hicret, bir Müslüman birey veya topluluğun, inançları yüzünden baskı gördükleri bir yerden başka bir yere göç etmesine verilen isimdir.

Hicret Olayı

Niçin göç etmek zorunda kaldılar?

Müslümanlar, 13 yıllık Mekke Dönemi boyunca en vahşi işkencelere uğradılar. Mekkeli müşriklerin zulmünden dolayı Müslümanlar Mekke’de artık yaşayamaz hale geldiler. Bu nedenle Peygamber Efendimiz, Müslümanların zulme uğramayacakları bir yer olarak Medine’ye göç etmeyi kararlaştırdı.

Hicret Olayı

Neden Medine?

Peygamberimiz’e Allah tarafından Müslümanların göç edecekleri yer bildirilmişti. Peygamberimiz, Müslümanlara, “Sizin hicret edeceğiniz yerin iki kara taşlık arasında hurmalık bir yer olduğu bana gösterildi” diyerek Mekke’den göç etme izni verdi. Mekke’de geçen 13 yıllık zorlu bir mcadele ve işkenceden sonra Müslümanlar nihayet zulme uğramayacakları bir yere göç etmeye başladılar.

Hicret Olayı

Sevinç ve hüzün bir arada

Mekke’den gizliden veya açıktan ayrılmaya başlayan Müslümanlar, bir taraftan sevinçliydiler, bir taraftan da kalplerinde vatanlarını terk etmenin hüznü vardı. Mekke’nin fethine kadar olan süreç içinde, bütün malını mülkünü, evini barkını, hatta ailesini Mekke’de bırakarak Peygamberimiz’in rehberliğinde Medine’ye göç eden Müslümanlara, “göç eden” anlamındaki “Muhacirler” denilmiştir.

Hicret Olayı

Kime “Ensar” denilir?

Mekke’den Medine’ye göç eden Muhacirler, Medine’de oldukça sıcak karşılandılar. Medineli Müslümanlar, Muhacirlere kapılarını açtılar ve onların kendilerini adeta vatanlarında hissetmelerini sağladılar. Medine’de Muhacirleri misafir eden, onlarla herşeylerini paylaşan Müslümanlara ise “yardım eden” anlamındaki “Ensar” adı verilmiştir. Kur’an-ı Kerim ve Peygamberimiz Ensar’ı pek çok kere övmüştür.

Hicret Olayı

Ensar ve Muhacir’in anlamlı dayanışması

Peygamberimiz Mekke’den Medine’ye göç eden Muhacirler ile Medineli Ensar’ı kardeş ilan etti. Her bir Muhacir’in Ensar’dan bir kardeşi oldu. Ensar’dan olan her bir kardeş, Muhacir olan kardeşi kendi geçimini sağlamaya başlayıncaya kadar onun her türlü ihtiyacını karşılamakla yükümlü oldu. Önceleri Ensar’dan olan kardeşlerinin evlerinde kalan Muhacirler, kısa bir süre sonra Medine civarında inşa edilen yeni evlerine taşındılar.

Hicret Olayı

Müşriklere meydan okuyan Müslüman kimdi?

Müslümanlar, genellikle Mekkeli müşriklerin gazabına uğramamak için gizliden, özellikle de gece saatlerinde Mekke’den ayrılarak Medine’ye göç ediyorlardı. Ancak Hz. Ömer Mekke’den gizli ayrılmadı. Kılıcını kuşandıktan sonra Kabe’yi tavaf etti ve Mekkeli müşrüklere meydan okuyarak “İşte ben Medine’ye gidiyorum. Analarını ağlatmak, karılarını dul, çocuklarını yetim bırakmak isteyenler peşime düşsün” dedi. Hz. Ömer, Peygamberimiz’den 15 gün önce hicret etti.

Hicret Olayı

En hayırlı arkadaş

Müslümanların Mekke’den ayrılmalarına Allah tarafından izin verilmesinden kısa bir süre sonra Mekkeli Müslümanların hemen hepsi Medine’ye göç etti. Yalnızca Hz. Ali ve Hz. Ebubekir’e Peygamberimiz Mekke’de kalmalarını söyledi. Hz. Ebubekir, Peygamberimiz’den hicret için izin istediğinde Peygamberimiz, “Acele etme, Allah sana hayırlı bir arkadaş verecek” demişti. Hz. Ebubekir, bu hayırlı arkadaşın Peygamber Efendimiz olacağını anladığından sevinçle kabul etti.

Hicret Olayı

Peygamberimiz tehlikeler içinde yapayalnız

Mekke’de Müslüman oldukları için aileleri tarafından hapsedilmiş olanlar, cariyeler ve köleler dışında bütün Müslümanlar Medine’ye göç etmiş, böylece Mekke’de hiçbir müslüman kalmamıştı. Peygamber Efendimiz, düşmanları arasında, öldürülme tehlikesiyle karşı karşıya, yapayalnız kalmıştı. Bu sırada Mekkeli müşrikler de Peygamberimiz’i öldürme planları yapıyorlardı.

Hicret Olayı

Mekkeli müşrikler korku içinde

Müslümanların Medine’ye hicretlerinden önce İslamiyet Medine’de hızla yayılmaya başlamıştı. Böylece Mekkeli müşriklerin korktukları başlarına gelmiş, Müslümanlar güvenilir bir sığınak bulmuş, müşrüklerin İslam’ı ve Müslümanları yok etme planları tehlikeye düşmüştü. Müşrikler ayrıca, Peygamberimiz’in de Medine’ye göç edip oradaki Müslümanların başına geçmesi durumunda kendilerinin ticaret yollarının kapanacağından da korkuyorlardı.

Hicret Olayı

Korkunç karar

Mekkeli müşrikler, Şam ticaret yolunun kapanmasından endişe ettiklerinden, bir an önce Peygamberimiz’i öldürme planları yapmaya başladılar. Müşrikler, Müslümanların Medine’de güçlenmeleri durumunda, kendilerine 13 yıl boyunca yapılmış olan işkencelerin intikamını almak için harekete geçeceklerinden korkuyorlardı. Peygamberimiz ise Mekke’de yapayalnızdı. Efendimiz’i öldürmek için bir araya gelen müşrikler, Darü-n Nedve denilen yerde toplanarak suikast planını çizmeye başladılar.

Hicret Olayı

En çirkin suikast planı

Müşrikler arasındaki en ateşli İslam karşıtı olan Ebu Cehil, Darü-n Nedve’deki toplantıda, “Kureyş'in bütün kollarından birer temsilci seçelim. Bunlar aynı anda hücûm edip Muhammed 'i bir hamlede öldürsünler. Kimin vurduğu, kimin darbesiyle öldüğü belli olmasın. Böylece kanı bütün Kureyş kabilesine dağılsın, Hâşimîler bütün Kureyş kollarına karşı çıkamayacaklarından kan davasına kalkışamazlar. Çâresiz kan bedeline râzı olurlar. Bu iş böylece kapanır” dedi. Ebû Cehil'in teklifi herkes tarafından kabul edildi. Hemen Kureyş kollarında 40 yeminli kişi seçip toplantıyı bitirdiler.

Hicret Olayı

Cebrail Peygamberimiz’e haber veriyor

Müşrikler, Peygamberimiz’in yakında öldürüleceğinden emin bir şekilde evlerine gittiler. Ancak Cebrail, Peygamber Efendimiz’e gelerek ona bu korkunç planı haber verdi. Cebrail, Peygamberimiz’e “Bu gece her zaman yatmakta olduğun yatakta yatmayacaksın, evini terkedeceksin” dedi. Bu direktif, aynı zamanda Peygamberimiz’e de hicret izninin verildiği anlamına geliyordu.

Hicret Olayı

Müşriklerin tuzağı boşa çıkıyor

Peygamberimiz, sadece Müslümanların değil, müşriklerin de güvenini kazanmıştı. Peygamberimiz’in en azılı düşmanları bile ona emanetlerini teslim ederlerdi. Peygamberimiz, kendisindeki emanetlerin sahiplerine teslim edilmesi için Hz. Ali’yi çağırarak, “Ben Medine'ye gidiyorum. Sen bu gece benim yatağımda yat, hırkamı üstüne ört. Müşrikler beni yatıyor sansınlar, onlara bir şey sezdirme. Sabahleyin şu emânetleri sâhiplerine ver. Ondan sonra sen de hemen gel" dedi.

Hicret Olayı

Bir avuç kum müşriklere yetti

Ortalık kararmaya başlayınca, müşriklerin seçtiği süikastçiler, Peygamberimiz’in evinin etrafını sardılar. Plana göre sabahleyin evinden çıkarken hep birlikte saldırıp öldüreceklerdi. Hz. Ali, Peygamberimiz’in yatağında yattı. Peygamberimiz ise eline bir avuç kum alarak evini sarmış olan müşrüklerin üzerine saçtı. Saçılan kumlar süikastçilere isabet ettiği için her biri derin bir uykuya daldı. Peygamberimiz uyuyan müşriklerin arasında geçerek evinden çıktı.

Hicret Olayı

Müşrikler panik içinde

Müşrikler sabah uyandıklarına Peygamberimiz’in hala yatağında uyuduğunu sanıyorlardı. Ancak yatakta yatanın Hz. Ali olduğunu gördüklerinde hem şaşırdılar hem de paniklediler. Öfkelerinden çıldıracak hale gelen müşrikler, her tarafta Peygamberimiz’i aramaya başladılar. Mekke’nin altı üstüne getirildi. Ancak Peygamberimiz çoktan Mekke’den ayrılmıştı.

Hicret Olayı

Peygamber hüznü

Peygamberimiz, evinden ayrıldıktan sonra Kabe’yi ziyaret etti. Buruk bir hüzün içinde olan Peygamberimiz, “"Ey Mekke, sen Allah katında yeryüzünün en hayırlı ve bana en sevimli yerisin, eğer çıkmak zorunda bırakılmasaydım, senden ayrılmazdım" dedi. Daha sonra Hz. Ebubekir’in evine giden Peygamberimiz, Hz. Ebubekir’e beraber hicret edeceklerini söyledi. Sevinç gözyaşları içinde kalan Hz. Ebubekir, dört aydan beri hicret için sakladığı iki deveyi gösterek, “Dilediğini seç Ya Resulallah” dedi

Hicret Olayı

Peygamber’i bulana100 deve ödül

Bu arada, Mekkeli müşrükler ise her tarafa haber salarak, Peygamberimiz’i bulana yüz deve verileceğini ilan ettiler. Bu haberi duyan bütün caniler, katiller, maceracılar ve yol kesiciler Peygamberimiz’i bulmak için etrafa yayıldılar. Mekke’den başlayarak Mekke’nin dışına kadar olan her yeri arayan müşrikler, Peygamberimiz’in Mekke’den ayrıldığını anlayınca Medine’ye giden yolları takip ederek iz sürdüler.

Hicret Olayı

Katiller iz peşinde

Mekke’den çıkan Peygamber Efendimiz ve Hz. Ebubekir, ıssız yollardan müşrikleri yanıltmak için önce Mekke’nin güneyine doğru yol aldılar. Mekke’ye 1,5 saat uzaklıktaki Sevr Dağı’nın tepesindeki mağaraya vardıklarında, burada saklanmaya karar verdiler ve müşriklerin araması bitinceye kadar üç gün boyunca bu mağarada gizlendiler. Bu arada, Hz. Ebubekir’in oğlu Abdullah ise geceleri mağaraya gelip Mekke’de olup bitenler hakkında bilgi veriyordu. Hz. Ebubekir’in kölesi Amr bin Füheyre ise koyunlarını otlatmak bahanesiyle sürüsünü Sevr Dağı’na götürüp onlara süt bırakıyordu.

Hicret Olayı

Eğilip baksalar göreceklerdi

Kalpleri nefretle dolu olan müşrikler, Peygamberimiz ve Hz. Ebubekir’i arayarak Sevr Dağı’na kadar iz sürdüler. En sonunda dağın tepesindeki mağaraya vardılar. Bu arada Peygamber Efendimiz ve Hz. Ebubekir dışardan gelen sesleri duyuyorlardı. Hz. Ebubekir, mağaradan müşriklerin ayaklarını görüyordu, heyecanla “Ya Resulallah, eğilip baksalar bizi görecekler” dedi. Peygamberimiz, “Korkma, Allah’ın yardımı bizimledir” diyerek yol arkadaşını sakinleştirdi.

Hicret Olayı

İlahi mucize

İz süren takipçiler Sevr Mağarası’na henüz varmadan bir örümcek, mağaranın ağzına ağını örmüş, bir çift güvercin ise buraya yuva yapıp yumurtlamıştı. Mağaranın ağzını kapatan örümcek ağı ve güvercin yuvasını gören müşrikler, içeriye girip bakmanın bu durumda gereksiz olduğunu, çünkü içeri birileri girmiş olsaydı örümcek ağının mutlaka bozulmuş olması gerektiğini düşündüler ve içeri girmeden geri döndüler.

Hicret Olayı

Ve nihayet “Beklenen” geliyor

Peygamberimiz’in Mekke’den ayrıldığı haberi Medine’ye de ulaşmıştı. Medineliler, Peygamberimiz’i karşılamak için şehir dışına çıkıp gün boyunca orada bekliyorlardı. 23 Eylül 622’de, Pazartesi günü öğle vakitlerinde sıcaklar bunalttığı için Medineliler evlerine çekilmişlerdi. Bu sırada, evinin tepesinde oturan bir Yahudi, beyazlar içindeki iki kişinin develerinin sırtında yaklaştığını gördü ve Medinelilere seslenerek, “İşte günlerdir yolunu beklediğiniz kişiler geliyor” diye bağırdı.