Sermaye sahiplerine orgeneral uyarısı

A Haber’de Selin Ongun’un sunduğu “Bi Sormak Lazım” yıllarca Milli Gazete’nin başyazarlığını yapan Sadık Albayrak’ı konuk etti. 28 Şubat’ın konuşulduğu programda Albayrak, dikkat çekici değerlendirmeler yaptı.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :01 Mart 2013 , 00:00 Güncelleme Tarihi :01 Mart 2013 , 15:34
Sermaye sahiplerine orgeneral uyarısı
Erbakan iktidara geldiğinde, ancak şimdiki belgelere bakınca anlaşılan senaryoların üretildiğini söyleyen Albayrak, 28 Şubat sürecinde sadece askerlerin değil sivillerin de hatalı olduğunu dile getirdi. Ordunun üst kademesinin sivillerin yalakalıklarından dolayı ortada kaldığını ifade eden Sadık Albayrak, "sermaye sahiplerinin orgeneralleri istismar etmesine üzülüyorum" dedi. Albayrak programda, herkesin merak ettiği Numan Kurtulmuş, Tayyip Erdoğan'ın yerine geçecek mi? sorusunu da cevapladı.

(Erbakan'ı tarif ederken, "Panzer gibidir, önünde ne varsa ezer" Diyen Sadık Albayrak, . "Peki Erbakan neden Erdoğan'ı ezemedi" sorusunun yanıtladı)

Ben de parti içinde çok çalıştım. Liderler hep böyledir, otoriterlerdir. Teknik direktör gibi. Benim en sevdiğim teknik direktör Fatih Terimdir. Niye? Adamın organları ne ise, takımı da o şekilde oynatır. Yani onunla yaşar. Eğer, aynı inanç, aynı duygu içinde değilseniz bu olmaz. O devirde olması mümkün değildi. O devirde Erbakan'ın Tayyip Erdoğan'ı ezmesi gibi bir şey yok ki. Tayyip Erdoğan il başkanıydı. siyasi yasaklar var. Demirel'in etrafındakilerin parası var Atatürk Havalimanı'ndan Eyüp Sultan'a Süleymancıları alır milletvekili yapar, Nurcuları alır milletvekili yapar. İlahiyatçıları alır milletvekili yapar. Ama hiç birini diyanete bakan yapmaz. Siyasi liderler böyle yapılanma içindeyken, o dönemlerde Demirel'e 750 bin liraya bir helikopter tutuluyor 3 saatliğine, Eyüp Sultan'a iniyor. Arkasından da Erbakan gelecek. Bunu kim organize edecek. İl başkanı. Kim o zaman il başkanı? Tayyip Erdoğan. Bahsettiğim tarihler 1987-1988. Kıvranıyor Tayyip Erdoğan "nereden bulacağım parayı da hocayı buraya getireceği" diye. Onlar bunu yapıyorsa bizim de yapmamız lazım. Tayyip Erdoğan böyle bir şeyden geldi. 1977 ya da 78'de, Tayyip Erdoğan Milli Selamet Partisi Gençlik Kolu Başkanıydı. Yeni Devir'de bir yazı yazdım. "MSP Gençlik Kolları Başkanı Muhterem Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşlarının Türkiye'de çok büyük bir hizmet yapacaklarına inanıyorum" diye. Bu kader birliği içinde Tayyip Bey ile hoca hiç çatışmadı. Parti kapatıldığı zaman Refah Partisi, bir televizyonda sormuşlardı kim aday olur diye, aynen şunu dedim "En az 10 tane lider adayı olacak adam var. Recep Tayyip Erdoğan, Abdullah Gül, Bülent Arınç, Melih Gökçek." İstiyorlar ki tek bir kulvar. Bu bir ekip işiydi, takım işiydi.

NUMAN KURTULMUŞ, TAYYİP ERDOĞAN'IN YERİNE GEÇECEK Mİ?
Numan Kurtulmuş'u çocukluktan beri tanıyorum. Babası ile ben çok çalıştım. Rahmetli Doktor Niyazi Kurtulmuş. Numan Kurtulmuş'un Erdoğan'ın yerine geçmesi ile ilgili düşündükeri O belli olmaz. Bakalım… çok farazi olur şimdiden..

"KANAL 7'DE MASONLAR NASIL KEÇİ KURBAN EDİYOR FİLMİ DE 28 ŞUBAT OPERASYONLARINDANDI…"
Erbakan iktidara gelince bana göre, şimdi ki belgelere bakınca gözümün önüne geliyor, çeşitli alanlarda çeşitli senaryolar üretiliyor. Kanal 7'de Ahmet Hakan Genel Yayın Müdürüydü, bir tane siyah beyaz film oynuyor. Neymiş "Masonlar keçiyi nasıl kurban ederler" diye. Bu 97'nin başlarında olan bir şey.

BAŞBAKANLIĞA İKİ VEYA ÜÇ KEZ GİTTİM, AMİGOLUĞA GEREK YOK
Şeyh dervişler gelmişler başbakanlığa. Ben biliyorum ki bir kaç ilim adamı dışında, diğerleri şeyhlikle, ilimle eser vermemiş insanlardı. Onu o zaman ben de yadırgamıştım. Siz böyle gürültüyle böyle şeyler yaparsanız olmaz. Bakın ben bu halimle başbakanlığa ya iki defa gitmişimdir, ya da üç defa. Amigoluk yapmaya gerek yok. Türkiye bir süreçten geçiyor, güçlü değilsiniz.

28 ŞUBAT SÜRECİNDE SADECE ASKER DEĞİL SİVİLLER DE HATALI
Sadece asker kabahatli değil, sivillerde de kabahat var. Hele dindarlarda daha kabahat var. Şevket Kazan Adalet Bakanı, Turan Tayan Milli Savunma Bakanı. Adalet Bakanlığı, savcıları hakimleri askeriyede topluyor. Bunlara diyorlar ki bütün delilleri toplayın, bu adamlar hakkında, solcularda nasıl 141 - 142 var, bunlar da 143-163. Adalet Bakanı diyor ki ben izin vermiyorum niye gidiyorsunuz. Kimse bunu dinlemiyor. Ama Milli Savunma Bakanı Turan Tayan şu anda milletvekili. Ben olsam 28 Şubat ile ilgili onu da çağırım ifadeye. Ben bir yazı yazdım o günlerde, dedim ki adalet Bakanı Şevke Kazan büyük bir celadet gösterdi, ama milli savunma bakanı bir başçavuş cesareti göstermedi.

YİĞİT DÜŞTÜĞÜ YERDEN KALKAR KİTABINDAKİ BAHÇEVAN, ERDOĞAN MI?
Ulema der ki: olmamış hadiseler hakkında hüküm yürütülmez. O devirdeki misyon, o devirdeki tartışma aynı bugün de tartışılıyor. Kitapta var. Ben de diyorum ki asırlar boyu bu bahçede, bir sürü ağaç yetişmiş, kırmışlar, kesmişleri köklerini söküp atmışlar, ama bu bahçede mutlaka bir bahçıvan olacak ve 100 sene sonra bu çıkacak diyorum ben. Bugünkü jenerasyonun çektiği hasret o zamanlarda da vardı. İpucunu yakalayan şu andaki iktidardır. bahçıvana o yönden bakmak lazım.

ORDUNUN ÜST KADEMESİ SİVİLLERİN YALAKALIKLARINDAN DOLAYI ORTADA KALDI
Herkes askerlik yaptı, ben de yaptım. Piyade okulundayım 89. Dönem. Kıbrıs Olayları var. Bizde Bedri Buluş diye bir yarbay vardı, Allah rahmet eylesin. Yedek subay tabur komutanı. İlahiyat mezunu arkadaşlarımızın hepsine diyordu ki, Siz İstanbul'da imamlık vaizlik yaptınız, imkânımız yoktur, gidin vaaz edin Cuma günleri. İzin veriyor. Falan hacıdan demir çimento falan ve 89. Dönem biz orada cami yaptık. Daha önce tahtalar üzerinde kılınıyor ya da izin verilmiyor. Askerin ibadeti talimdir deniliyor. Bu iş meşrutiyet dönemine dayanıyor. O devirde bile var. Biz cami yaptık. Sonra kapattılar onu. Millet orduyu böyle görüyor. Ordunun da üst kademesi sivillerin yalakalıklarından dolayı ortada kaldılar.

SERMAYE SAHİPLERİNİN ORGENERALLERİ İSTİSMAR ETMESİNE ÜZÜLÜYORUM
Sermaye çevrelerinin, medyaya el atan kapitalistlerin o generalleri alıp da yönetim kurullarında 50-100 dolarla istismar etmelerine de üzülüyorum.

SADIK ALBAYRAK'TAN RUHBAN OKULU AÇILMALI ÇIKIŞI
Ben İstanbul'a geldiğim zaman Ruhban Okulu vardı. 71'de kapattılar. Bu da aykırı bir karar. Ermenilerin mesken olduğu mahallede çocuk ermeni kızına aşık oluyor ona Türkü atıyor. "Ya Müslüman ol açık, ya ben olam Ermeni." Açık güzel kız manasında Ermenice bir kelime. Bu Müslüman bir çocuktur. Onun için azınlıklar memlekette hür özgür yaşadılar, bundan sonra da niye yaşamasınlar. Çünkü militan laiklerin hakim olduğu memleketlerde, kiliseye de yer yoktur, bilmem neye de yer yoktur. Bunların uzantıları ta Rusya'dan kalma.