GİZEMLİ MERMER...
Vatikan, bu planı devreye soktu. Büyük bir mermer blok içerisine, dışarıdan belli olmayacak şekilde 'Haç' döktürdü. Papazlar ve din adamlarından oluşan bir heyet, Sultan Süleyman'a, "Muhteşem mabedinize bizimde bir katkımız olsun" diyerek kırmızı renkli büyük mermeri teslim etti. Ardından taşı caminin kıble cihetindeki, namaz kılınan yeri olan mihraba yerleştirilmesi konusunda nazikçe ısrarlarını dile getirdi. Vatikan'da taş ustalarının, ortasına bir haç koydukları iki mermer bloğu öylesine ustalıkla birleştirdiler ki dışarıdan fark edilmesi mümkün değildi. Plan gerçekten oldukça sinsiydi ki, Müslümanlar, hiç farkında olmadan haça karşı ibadet edeceklerdi.
HAÇ'A KARŞI NAMAZ!
Sultan Süleyman, taşın tam da istenilen şekilde yerleştirilmesi için Mimar Sinan'a talimat verdi. O gece Mimar Sinan gördüğü bir rüya üzerine taşı ikiye böldürdü. İçinden 'Haç' şeklinde dökülmüş başka bir taş ile karşılaştı. Bu durumu hemen padişaha haber verdi. Padişah, bu taşın iki parçasını da Süleymaniye Camii'in tam iç avlu girişinde bulunan karşılıklı iki kapının zeminine yerleştirilmesini emretti. Böylelikle bundan böyle avluya girecek olanlar 'Haç'ı çiğneyip içeri öyle gireceklerdi. Taş iki ayrı kapının giriş zeminine yerleştirildikten sonra papazlara haber gönderildi: "Hediyenizi aldık, kabul ettik, doğru yere yerleştirdik." Böylece Hristiyan dünyası, kendi kurduğu tuzağa düştü. Çünkü Süleymaniye Cami'ne giren herkes, 455 yıldır bu iki haçlı mermerin üzerinde geçerek içeride ibadetini yapıyor.
Mevlüt Yüksel